Ikby'deki İslami Hareket Partisi'nden Rusya'ya Tepki

HEMN BABAN-MUHAMMET KURŞUN- Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki (IKBY) İslami Hareket Partisi (Bizotnava) Lideri İrfan Ali Abdulaziz, Rusya'nın, Suriye'ye terör örgütü DAEŞ'i vurmak için girmediğini ve "kirli bir plan" peşinde olduğunu savunarak, "Rusya, Ukrayna sorununu çözdü mü ki Suriye'ye giriyor? Moskova, Suriye'de kirli bir plan peşinde" dedi.

Abdulaziz,  Rusya'nın, Suriye'deki hava saldırıları ve IKBY'deki başkanlık tartışmalarına ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

Moskova yönetiminin, Suriye'deki hava saldırılarının DAEŞ'i hedeflemediğini söyleyen Abdulaziz, " Beşşar Esed, son 4 yılda yüzbinlerce insanı öldürdü. Fakat Esed'e 'bunu neden yapıyorsun' diyebilen bir devlet yok. Eğer siyasi çözüm istiyorlarsa neden Esed'i durdurmuyorlar? Rusya, hangi hakla Suriye'ye giriyor? Rusya, Ukrayna sorununu çözdü mü ki Suriye'yi kurtarsın? Moskova, Suriye'de kirli bir plan peşinde. Hedefi Suriye'yi daha fazla karıştırmak ve içinden çıkılmaz bir hale sokmak" diye konuştu.

Abdulaziz, Rusya, Irak, Suriye ve İran arasındaki istihbarat işbirliğinin, Iraklı Kürtler için iyi olmadığını belirterek, "Bu ülkeler, 'pastanın tamamını yiyemiyorsam bir parçasını yerim' düşüncesinde. Rusya, Suriye'nin bir bölümünü bölmeyi ve Kırım gibi kendine bağlı bir devlet halinde getirmeyi hedefliyor. Burada Aleviler yaşayacak ve kendisine bağlı olacak" dedi.

IKBY'deki "başkanlık krizi"

Abdulaziz, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (KYB) başkanlık seçimi konusunda anlaşmaması durumunda bölgenin iki idareli bir yönetime doğru gideceğini savundu.

Bölgedeki siyasi partilerin, başkanlık tartışmasını birbirini dize getirme kavgasına dönüştürdüğüne işaret eden Abdulaziz,  "Taraflar, başkanlıkla ilgili bir uzlaşmaya varamazsa Kürdistan bölgesinde iki idareli yönetim ve iç savaş çıkar. Bundan en büyük zararı da Süleymaniye görür. Çünkü Süleymaniye idari ve siyasi olarak daha çok baskı altında. Burada güçlü olan bir parti yok ve siyasi hareketlilik daha fazla" ifadelerini kullandı.

IKBY'deki 5 büyük siyasi partinin birbirine güveni kalmadığını ileri süren Abdulaziz, "KDP ve KYB, başkanlık krizine mutlaka bir çözüm bulmalıdır. Kendileriyle bu hususta konuştuk. Çünkü güç, realitede bu 2 partinin elindedir. Goran Hareketi, muhalefet yaptığı normaldir. Fakat KYB, iktidar partisidir ve askeri güce sahiptir" açıklamasında bulundu.

İslami Hareket Partisi Lideri İrfan Ali Abdulaziz, siyasi partilerin erken seçime hazırlık yaptığını, söz konusu partilerin "milletin menfaatlerini partisel hesaplara kurban ettiğini" iddia etti.

Abdulaziz, bağımsızlık tartışmasına ilişkin ise IKBY'deki tüm tarafların ve partilerin "bağımsız devletten" ve "Irak'tan ayrılmaktan" yana olduğunu ifade ederek, "Kürdistan bölgesinde, bağımsızlıktan ve ayrılmaktan yana olmayan tek bir kişi bile yoktur. Fakat bölge devletleriyle ABD, bağımsızlıktan yana değil. Kürtlerin açık bir strateji uygulaması gerekiyor. Konfederalizm orta bir yol olabilir. Çünkü ne Şiiler, Sünnilerden, ne de Sünniler Şiilerden razıdır. Kürtler de ikisinden razı değildir. O yüzden konfederalizm en uygun olanıdır" şeklinde konuştu.

Komşu ülkelerin başkanlık tartışması ve IKBY'nin iç sorunlarına dahil olduğunu söyleyen Abdulaziz, "Sadece komşu ülkeler değil, ABD ve Batı da içişlerimize dahil oluyor. ABD ve İran, şu an için Bağdat'ı çekişmenin merkezi olarak kullanıyor. Erbil'e henüz sıra gelmedi" dedi.

İslami Hareket Partisi Lideri İrfan Ali Abdulaziz, Bağdat-Erbil ilişkilerine ilişkin ise şu değerlendirmede bulundu:

"Kürtlerin Bağdat'taki temsiliyetleri semboliktir. Bunun hakikatte bir karşılığı yoktur. Eski Başbakan Nuri el-Maliki'nin kötü yönetimi hiç güven bırakmadı. Cumhurbaşkanı Fuat Masum da selefi Celal Talabani gibi değildir. Talabani, Bağdat'ta bir denge unsuruydu. Güneydeki Şiiler, batıdaki Sünniler ve kuzeydeki Kürtler arasında bir denge kurabiliyordu. Masum, onu yapamaz. O nedenle Talabani'nin yokluğu Erbil ile Bağdat ilişkilerini farklı bir sürece soktu."

"PKK Türkiye'deki Kürtlere zarar veriyor"

Terör örgütü PKK'nın son saldırılarına da değinen Abdulaziz, şunları kaydetti:

"Hiçbir örgütün elinde silahla burada bulunmasını doğru bulmuyoruz. PKK, komşu ülkelerle olan ilişkilerimize zarar veriyor ve topraklarımızın çatışma bölgesi olmasına yol açıyor. Silahlı mücadele, Türkiye'deki Kürtlere zarar verir. Ayrıca Kürdistan bölgesinin asayişine de olumsuz etki yapıyor."