4. Uluslararası Halk Kültürü Sempozyumu

Ankara'nın Kazan ilçesinde başlayan "4. Uluslararası Halk Kültürü Sempozyumu" sunulan bildirilerle devam etti.

Kazan Aile Yaşam Merkezinde, Hacettepe Üniversitesi ile Kazan Belediyesi organizasyonunda düzenlenen sempozyumun üçüncü gününde Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Zehra Kaderli, "Her Bulgaristan göçmeninin evinin bir yerlerinde saklı bir gofreti vardır" konulu bildiri sundu.

Kaderli, sunduğu bildirinin ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, gofretin Bulgaristan'dan Türkiye'ye gelen göçmenlerin hayatındaki çok önemli bir yeri olduğunu belirterek, "Gofret, bu insanlar için o kadar önemlidir ki zaman içinde kültürlerinin bir parçası olmuştur. Bu öyle bir şey ki evlerinde en önemli yerinde saklarlar. Saha araştırmam sırasında görüştüğüm kadınlardan birisi bana 'Şimdi gofretin yerini bir tek sana söyleyeceğim, yatak odasındaki komidinin içinde' demişti. Oysa insanlar en kıymetli eşyalarını burada saklarlar. İşte gofret de onlar için bu kadar değerlidir." diye konuştu.

Bulgaristan'da yaşayan Türklere yönelik dini ve etnik baskıların 1989 yılında en yüksek noktaya ulaştığını anımsatan Kaderli, şunları kaydetti:

"1989 yılında Türkiye'nin sınır kapılarını açmasıyla Bulgaristan'dan çok büyük bir göç meydana geldi. Bu göçmen Türkler çoğunlukla da yerleştirildikleri Marmara, Trakya ve İstanbul'da yeni bir yaşantı kurmaya çalıştılar. Ancak her göç insan psikolojisinde çok derin yaralar açar. Dolayısıyla göçmen kültürüne bakarken buna çok dikkat edilmesi gerekiyor. Gofret normalde baktığınızda sıradan bir yiyecektir. O yıllarda Bulgaristan sosyalist bir rejim olduğundan ancak birkaç tane tatlı üretilip satılıyordu ve bunlardan biri de gofret idi. Dolayısıyla da göç edene kadar ki süreçte yaşantılarında yedikleri tek şey gofretti. Çocuklukları bu gofretle geçmiş, evliliklerinde bu gofreti yemeye devam etmişler, sevgililer buluşmaya giderken hediye olarak gofret almışlar, diş çıkaran çocuğa gofret vermişler, düğünde, mevlitte gofret ikram edilmiş. Dolayısıyla bu koku ve tat hafızalarında önemli yer tutmuştur."