İstanbul'daki 3. "Kck" Davası

Terör örgütü PKK'nın üst yapılanması KCK'ya ilişkin, aralarında gazetecilerin de bulunduğu 22'si tutuklu 46 sanığın yargılandığı davada, cumhuriyet savcısı, sanıkların yurt dışına çıkış yasağının kaldırılması ve duruşmalardan vareste tutulma taleplerinin reddini, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.

İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi dışında oluşturulan büyük salonda görülen duruşmada, Türkçe savunma yapan tutuksuz sanık Çağdaş Ulus, davanın yakalamalı sanığı İsmet Kayhan ile aralarındaki ilişkinin hiyerarşik bir bağ taşımadığını, tamamen gazeteci-haber kaynağı ilişkisi olduğunu ifade ederek, "Zira tutuklandığım günden 4 ay gerisine gidilip telefon tapelerinin tamamı emniyetten istendiğinde benim Habertürk, Sabah, Zaman, Akşam, ATV, NTV, Milliyet, Hürriyet gibi birçok kurumda çalışan gazetecilerle gerçekleştirdiğim görüşmelerde de İsmet Kayhan ile yaptığım gibi görüş alışverişinde bulunduğum görülecektir" dedi.

Ulus, yazılı savunmamın tamamının incelenip suçsuz olduğuna kanaat getirileceğine inandığını, duruşmalardan vareste tutulmayı ve beraatini talep etti.

Tüm sanıkların avukatı Nazan Yaman da emniyetin tomar halinde getirdiği evrakların mahkemenin önüne konulduğunu, mahkemenin de, muhakemeyi kovuşturma yapılırken yapmak zorunda kaldığını söyledi.

Avukat Yaman, soruşturmalarda leyhe ve aleyhe olan delillerin toplanılmasını gerektiğini belirterek, "Tüm sanıkların lehlerine olan hangi deliller toplanmıştır" dedi.

Yaman, tüm tutuklu sanıkların tahliyelerine ve beraatlerine karar verilmesini istedi.

Tüm sanıkların avukatı Ercan Kanar, davanın zihin okuma yöntemiyle açıldığını, iddianamenin 1990'lı yılların anlayışıyla hazırlandığını, hukuki bir değeri olmadığını dile getirerek, "Yasal faaliyetler için gizli örgüt mü kurulur ?" diye konuştu.

Tanık Besime Mordeniz'in Kandil'de yapıldığı iddia edilen toplantıya katılmadığı halde toplantıya katılanları ve konuşulanları nasıl bilebileceğini sorarak, "Adil yargılama ilkesi gereğince gizli tanık beyanlarına itibar edilemez. Abdullah Öcalan'ın muhatap alınması gerektiği söylenen görüşlere yer verilen haberler suç sayılıyor" şeklinde konuştu.

Taleplerle ilgili görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı İsmail Işık, daha önce de belirttiği gibi, iddia ve dayanakların gayet açık olduğunu, yargılama safhasında iddia ve dayanakların geçerliliğine mahkemenin karar vereceğini söyledi.

Savcı Işık, bir kısım sanık avukatlarının, polis ve soruşturmayı yürüten savcılar hakkında suç duyurusunda bulunulması talebinin usul ve yasaya aykırı olduğundan reddine karar verilmesini istedi.

Bir kısım sanık avukatları tarafından hukuka aykırı olduğu iddia edilen delillerin dosyadan çıkartılması ve sanıkların yurt dışına çıkış ile vareste tutulma taleplerinin de reddini istedi.

Savcı Işık, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.

Mahkeme, ara karar için duruşmaya ara verdi. - İstanbul