DHA YURT BÜLTENİ - 12

Son Güncelleme:

Kayıp çiftçinin 37'nci günde cansız bedeni bulundu (2)CENAZESİ MORGA KALDIRILDIMersin'in Erdemli ilçesinde, kaybolduğu Musabozulduğu Yaylası'nda 37 sonra cansız bedeni bulunan Ali Kaçar'ın (63) cenazesi, Erdemli Devlet Hastanesi morguna götürüldü.

Kayıp çiftçinin 37'nci günde cansız bedeni bulundu (2)

CENAZESİ MORGA KALDIRILDI

Mersin'in Erdemli ilçesinde, kaybolduğu Musabozulduğu Yaylası'nda 37 sonra cansız bedeni  bulunan Ali Kaçar'ın (63) cenazesi, Erdemli Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Kaçar'ın cenazesi Adana Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak otopsi işlemlerinin ardından toprağa verilecek.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------

Cenazenin getirilmesi

Cenaze aracından tabutun çıkarılması

Cenazenin tabuta konulması

Cenaze aracına yerleştirilmesi

Ekiplerden genel görüntü

Cenaze aracının gidişi

Haber-Kamera: Mehmet DOĞANER/ERDEMLİ,(Mersin),

================================

Otomobilini yıkayan sürücüye silahlı saldırı

KARAMAN'da, akaryakıt istasyonunda otomobilini yıkayan sürücüye, 2 kişi av tüfeğiyle ateş açtı. Saldırganlar bölgeden kaçarken, yaralanan sürücü de otomobiline binip, uzaklaştı. Polis, 3 kişinin de bulunması için çalışma başlattı.

Olay, saat 13.30 sıralarında Karaman- Konya yolundaki akaryakıt istasyonuna meydana geldi. Kimliği henüz belirlenemeyen sürücü, 42 GD 134 plakalı otomobiliyle, akaryakıt istasyonu geldi. Yakıt alan sürücü ardından otomobilini yıkamaya başladı. Bu sırada akaryakıt istasyonuna gelen kimliği belirsiz 2 kişi, sürücüye tüfekle ateş açtı. Sürücü yaralanıpken, saldırganlar olay yerinden kaçtı. Sürücü de otomobiline binip, uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Polis, olay yerinde yaptığı incelemede tüfekten çıkan saçmalardan bazılarının akaryakıt pompalarına isabet ettiğini belirledi. Saldırgan ve yaralının kimliğinin belirlenmesi için çalışma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------

Ambulansların petrolden çıkışı

Polisin petrolde inceleme yapması

İsabet alan pompadan detay

Haber- Kamera: Muammer ŞEN KARAMAN

=================================

Yardım için gönderilen montun cebinden çıkan not, depremzede aileyi duygulandırdı

ELAZIĞ'da cuma günü meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremde, oturdukları binanın hasar görmesinden dolayı eşi ve iki çocuğuyla evinden çıkmak zorunda kalan Filiz Yıldırım Varol (33), depremzedelere gelen yardımların arasından çocuklarına aldığı iki montun cebinden çıkan notları görünce gözyaşlarına hakim olamadığını söyledi.

24 Ocak günü saat 20.55'te Elazığ'da Sivrice merkezli yaşanan 6.8 büyüklüğündeki depremin ardından kentteki bazı binalar çökerken, birçok bina da kullanılmaz hale geldi. O binalardan biri olan İcadiye Mahallesi'ndeki Güngör Apartmanı'nda oturan 2 çocuk annesi Filiz Yıldırım, ailesiyle birlikte deprem gecesi evlerinden çıkmak zorunda kaldı. Bir akrabalarının evine yerleşen Yıldırım ailesi, Türkiye'nin birçok noktasından Elazığ'a depremzedeler için gönderilen kıyafetlerden almak için yardımların toplandığı yere gitti. Burada çocukları Elif İkra (8) ve Yiğit Efe'ye (2) iki mont alan anne Filiz Varol, montların cebine bakınca içindeki notları gördü. Notlarda 'Bu mont sihirlidir, giyenin her dileği gerçek olur' yazısını buldu.

'ONUNLA TANIŞMAK İSTİYORUZ'

Deprem günü eşi ve çocuklarıyla evde oturduklarını ve hızlıca evden çıkarak canlarını zor kurtardıklarını söyleyen anne Varol, daha sonra yetkililerin evin yıkılması kararı alındığını kendilerine ilettiklerini söyledi. 3 gün içinde eşyalarını toparlayıp akrabalarının evine yerleştiklerini belirten Varol, "Biz depremzedelere kıyafet yardımı göndermişler. Bana da 2çocuğumun giymesi için yardımların içinde iki mont verdiler. Çocuklarıma montları giydirdim. Daha sonra her iki montun da cebinden not çıktı. O notlar bizi çok duygulandırdı. Yaşadığımız felaketin ortasında içimizi ısıttı. Çocuğum ilk etapta notta yazan sihirli kelimesinden dolayı korktu. Ama daha sonra notun tamamını okuyunca mutlu oldu ve hemen dilek tuttu. Hüngür hüngür ağladık. Neyse ki hala iyi insanlar var. Ben bu notları yazan kişiyle tanışmak istiyorum. Çocuklarım onlar sayesinde bir nebze de olsa mutlu oldu. Buradan o kişiye sesleniyorum. Biz onunla tanışmak istiyoruz" dedi.

Montun cebindeki sihirli kelimesinden dolayı korktuğunu fakat tamamını okuyunca çok mutlu olduğunu söyleyen ilkokul 2'nci sınıf öğrencisi Elif İkra Varol ise montu giyer giymez yeniden evlerinin olmasını ve odasında ders çalışmayı dilediğini belirtti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------

-Monttan çıkan notlardan detay

-Anne ve çocuklarından detay

-Anne ile röp.

-Elif İkra ile röp.

-Çocukların montu giymesi

Haber: Can ÇELİK Kamera: Eser PAZARBAŞI/ELAZIĞ,

================================

Anne ve babasının bıraktığı torunlarına 10 yıldır gözü gibi bakıyor

BOLU'da yaşayan Ayşe Karadavut(65), eşinden boşanan oğlunun, kendisine bırakıp gittiği 2 torununa, 10 senedir gözü gibi bakıyor. Yokluk ve zorluklar içinde torunlarını büyüten Karadavut, "İkisi de beni hem anne hem de baba biliyor. Küçük çocuk 'Benim annem de yok babam da yok. Annem de sensin babam da sensin' diyor. Onları kimseye vermem. Ölünceye kadar bakacağım" dedi.

Bolu Ovadüzü Mahallesi'nde torunları ile yaşayan 65 yaşındaki Ayşe Karadavut'un oğlu Halis ile gelini yaklaşık 10 sene önce boşandı. Boşanma esnasında mahkeme daha 6 aylık olan A.K. ile 2 yaşındaki A.K.'nin velayetini babaya verdi. Boşandıktan sonra, 2 kız çocuğunu babanneleri Ayşe Karadavut'a bırakan baba Halis Karadavut, Bolu'dan ayrıldı. Oğlunun kendisine bıraktığı 2 torununun bakımını üstlenen babaanne Ayşe Karadavut, 10 yıldır onlara gözü gibi bakıyor.

Daha oğlu boşanmadan önce eşinin kaybeden ve bu nedenle Gerede'den Bolu'ya çalışmaya gelen Ayşe Karadavut, girdiği geçici işler ve komşularının yardımları ile küçük torununu 11 büyük torununu ise 12 yaşına getirdi.

YETİŞTİRME YURDUNA VERDİ, DAYANAMAYIP GERİ ALDI

İlk yıllarda bakamayacağını düşündüğü torunlarını yetiştirme yurduna veren ancak gönlü razı olmadığı için 1 hafta sonra geri alan Ayşe Karadavut, hem Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nden kendisine bağlanan bakım maaşı hem de eşinden kalan yaklaşık bin liralık emekli maaşıyla torunları ile yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Karadavut, 2 torunu ile birlikte, merkeze bağlı Ovadüzü Mahallesi'nde kiraladığı cam yerine naylonla kaplı 2 gözlü sobalı evde yaşamlarına devam ediyor.

Ayşe Karadavut, oğlu ve eski gelininin çocuklarla ilgilenmediğini ifade ederek, "Şimdi ikisinin de bana hiç faydaları yok. Görmüyorum da. Gerede'de bir oğlum daha var. O bazen ilgilenir çocuklarla ve benle. Sağdan soldan komşular yardım ediyor. Onların yardımlarıyla idare ediyorum. Kömürümü eski çalıştığım fabrika getirdi. Ramazan ayında da komşularım ve beni tanıyanlar yardım ediyor. Onlarla idare ediyorum." dedi.

"ÖLÜNCEYE KADAR BAKACAĞIM ONLARA"

Ömrü ve sağlık şartları elverdiği sürece torunlarına bakmaya devam edeceğini de dile getiren Ayşe Karadavut, "Çocuklara bakacağım. Onları kimseye vermem. Ölünceye kadar bakacağım onlara. Çocukları bu hale getirdim büyüttüm kimseye vermem. Annesinin de babasının da nerde olduklarını bilmiyorum. Haberim yok ikisinden de. Gittikleri günden sonra bir daha hiç görmedim. Ne oğlumu gördüm ne de gelinimi. Küçüğü zaten bilmiyor annesiyle babasını, gittiklerinde beşikte 6 aylıktı. Öteki de hiç sormuyor. İkisi de beni hem anne hem de baba biliyor. Küçük çocuk 'Benim annem de yok babam da yok. Annem de sensin babam da sensin' diyor." diye konuştu.

"KİME BOYUN BÜKECEĞİM?"

6 ay önce çalıştığı bir beyaz et firmasından bacağının kırılması nedeniyle ayrılmak zorunda kaldığını anlatan Ayşe Karadavut, "Benim bacağım kırıldı da ikisi de yanıma oturup 'Babaanne sana bir şey olursa biz ne yapacağız' diye ağladılar. Sabah 6'da kalkıyorum. Onların karnını doyuruyorum. Büyük kız 7'de servise biniyor. Küçüğü de evin yakınındaki okula gidiyor. Öyle böyle büyüteceğim. Benim ihtiyacım var. Ama kimden isteyeceğim. Kime boyun bükeceğim ki. Bu şekilde idare edeceğim artık. Bunlar böyle büyüyüp gidecek işte." dedi.

"YURTTA KALMALARINA DAYANAMADIM"

Karadavut, torunlarını kendine ilk bıraktıkları dönemde yetiştirme yurduna verdiğini ama sonradan dayanamayıp aldığını da söyleyerek, şöyle konuştu:

"Çocuklar yurtta 1 hafta durdular. Ben iş yeriyle anlaşma yaptım. Çocuk getireceğim arabaya alır mısınız? dedim. Onun için bir hafta verdim yurda çocukları. Ondan sonra aldım çocukları. Yurtta kalmalarına dayanamadım. Çocuklar evden gidiverince tek başıma kalınca üzüldüm. Mecbur geri aldım. Kendim verdim kendim aldım. İşe gidip gelirken yanımda götürdüm çocukları. Çalışırken de arabanın kenarıma koyardım orada dururlardı. Öyle öyle büyüttüm onları."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

-Ayşe Karadavut ile röportaj

-Camları olmayan evin görüntüsü

-Soba yakması

-Yemek yapması

-Odun kesmesi

-Ev işleriyle uğraşması

-Detaylar

Haber: Murat KÜÇÜK/BOLU,

===============================

Yerli ve milli yüksek hızlı tren Eskişehir'de üretilecek

ULAŞTIRMA ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Türkiye'nin ilk yerli ve milli yüksek hızlı trenlerinin Eskişehir'deki TÜLOMSAŞ bünyesinde üretileceğini açıkladı. Bu alanda dünyada söz sahibi olmaya kararlı olduklarını ifade eden Bakan Turhan, "Şu anda bu fabrikanın Ar-Ge merkezinde 100'ün üzerinde mühendisimiz çalışıyor. İnşallah bu mühendislerimizin yaptığı çalışmalar, üreteceği projeler ve bunların imalata dönüşmesiyle yollarımızdaki insanımızı taşıyacak olan, yüksek hızlı tren teknolojisiyle taşıyacak olan milli yüksek hızlı trenimizi de burada inşa etmiş olacağız" dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Ankara'dan yüksek hızlı trenle Eskişehir'e geldi. Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı tarafından karşılanan Bakan Turhan, Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayi A.Ş. (TÜLOMSAŞ) fabrikasına geçti. Burada tesisleri ve üretim alanlarını inceleyen bakan Turhan, Türkiye'nin ilk yerli ve milli dizel elektronik (DE 10 001) manevra lokomotifinin ilk prototipini kullanıp, test etti.

TÜLOMSAŞ tarafından üretilen araç yük vagonu hakkında bilgi alan Bakan Turhan, ardından Türkiye'nin ilk yerli otomobili olan Devrim müzesini gezdi. Sergilenen beyaz renkli Devrim otomobilinin direksiyonuna geçen Bakan Turhan, "Devrim'in seri imalatını yapamadık ama inşallah TOGG'yi yapacağız" dedi.

'YÜKSEK HIZLI TRENİ TÜLOMSAŞ ÜRETECEK'

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, TÜLOMSAŞ ziyaretinin ardından Eskişehir Valisi Özdemir Çakacak'ı makamında ziyaret etti. Valilik şeref defterini imzalayan Bakan Turhan, burada yaptığı açıklamada, Türkiye'nin yerli ve milli yüksek hızlı trenlerini Eskişehir TÜLOMSAŞ fabrikasında üreteceğini sölmedi. Fabrikanın Ar-Ge merkezinde 100'ün üzerinde mühendisin bu konuda çalışmalara başladığını ifade eden Bakan Turhan, şöyle konuştu:

"Bugün Eskişehir'de TÜLOMSAŞ fabrikasını, yaptığı imalatı yerinde gezdik, gördük ve inceledik. Eskişehir ve TÜLOMSAŞ Türkiye tarihinin hatta milletimizin tarihinin çok önemli, anlamlı iki kelimesi. Eskişehir Nasrettin hocanın, nasihatleriyle milleti aydınlattığı, Yunus Emre'nin duygulu dörtlükleriyle ilahileri ve güzel sözleriyle milletimize yön verdiği bu şehrin yetiştirdiği insanlar. Milletimizin tarihinde Eskişehir'in çok büyük önemi var. Eskişehir bir eğitim, kültür, turizm merkezi ve sanayi merkezi. Tabii bu sanayinin de temellerinin atılmasında çok önemli görevler üstlenmiş olan, Devlet Demir Yollarımızın döneminde temelleri atılmış, imalata, üretime başlamış olan milletimizin endüstriyel manada önemli tesislerinden biri olan TÜLOMSAŞ. Biz bu ülkede ülkemizin ulaştırma alt yapısında çok önemli yatırımlar yaptık. Bölünmüş yollar, hava alanları, limanlar yaptık. Tabi çok eski kara ulaşımında Osmanlıdan kalan demir yolları da yaptık. Onunda endüstrisini Osmanlı döneminde işte TÜLOMSAŞ'da Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayii'nin kurulduğu Eskişehir'de başlattık. Şimdi hızlı trenler yapıyoruz, hızlı tren yolları yapıyoruz. Yüksek hızlı tren yolları inşa ediyoruz. Bunlar için kullanılacak olan tren setlerimizi, trenlerimizi, lokomotiflerimizi, inşallah burada, bu tesiste yapıp demiryollarımızda hizmete sokacağız."

'BU SEKTÖRDE, DÜNYADA SÖZ SAHİBİ OLACAĞIZ'

Şu anda hızlı tren ve yüksek hızlı tren setlerini yurt dışından getirildiğini hatırlatan Bakan Turhan, TÜLOMSAŞ'ın demiryollarında yük ve yolcu taşıyan vagonları, lokomotifleri ürettiğini belirterek, "Sadece yurt içi ihtiyaçları karşılamıyor, bunları yurt dışına da ihraç ediyor. Bu noktaya geldi. Milli hızlı trenimizin de üretimiyle ilgili çalışmaları da burada başlatmış oluyoruz. Bu bizim için önemli bir adımdır. Geleceğimiz için çok önemlidir, şu anda bu fabrikanın Ar-Ge merkezinde 100'ün üzerinde mühendisimiz çalışıyor. İnşallah bu mühendislerimizin yaptığı çalışmalar, üreteceği projeler ve bunların imalata dönüşmesiyle yollarımızdaki insanımızı taşıyacak olan, yüksek hızlı tren teknolojisiyle taşıyacak olan milli yüksek hızlı trenimizi de burada inşa etmiş olacağız. Bu fabrikada üretilen trenlerin parçalarının önemli bir kısmı ülkemizin tüm coğrafyasına yayılmış, 27 şehrimizde yan sanayisi var. Bu fabrikada 1400 üzerinde işçi çalışıyor ama yan sanayiyle beslediği işçi sayısı 20 binin üzerinde. Bu geleceğin teknolojisi ve önemli bir sanayi kolu, sektörü. Biz sadece Eskişehir'de değil, Adapazarı'nda, Sivas'ta ve hatta özel sektörümüzü de bu alanda teşvik ederek onlarında bu alanda yatırım yapmalarının önünü açarak, 11'inci Kalkınma Planı'mızda öncelikli sektörler arasında olan yüksel hızlı tren teknolojisini inşallah geliştireceğiz. Dünyada bu alanda söz sahibi olmaya kararlıyız, emin adımlarla yürüyoruz" diye konuştu.

Bakan Turhan ve beraberindekiler valilik ziyaretinin ardından AK Parti İl Başkanlığı'na geçerek partililerle basına kapalı olarak görüştü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-----------------

-Bakan Turhan'ın TÜLOMSAŞ'a gelişi

-Tesisleri ve üretim merkezilerini gezmesi

-Ar-Ge Merkezi'ni gezmesi ve bilgi alması

-Dizel elektrikli ilk lokomotifi test etmesi

-Yük vagonlarını incelemesi

-Devrim otomobili ziyareti

-Direksiyona geçmesi

-Valilik ziyareti

-Bakanın açıklaması

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Hakan TÜRKTAN/ESKİŞEHİR,

===============================

Cumayeri'nde TOKİ heyecanı

DÜZCE'nin Cumayeri ilçesinde, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından yaptırılan 127 konutun hak sahiplerinin belirlenmesi için kura çekimi yapıldı. Kurada isimleri çıkarak ev sahibi olanlar büyük sevinç yaşadı.

TOKİ tarafından Cumayeri Çevrik Mahallesi'nde 95'i 2+1, 32'si ise 3+1 olmak üzere 127 konut yapıldı. Yüzde 80-85 oranında bitirilen konutların sahiplerini belirlemek amacıyla Cumayeri Belediyesi'nin konferans salonunda noter huzurunda kura çekimi yapıldı. Kuraya katılan vatandaşlar heyecanlarını saklayamazken, kurada ismi çıkanlar büyük sevinç yaşadı.

Ev sahibi olmanın mutluluğunu yaşayan Sinan Albayrak, "Uzun yıllardır herkes ev alma hayali kurar. TOKİ'nin de Cumayeri'nde böyle konut yapması iyi oldu" dedi.

Cumayeri Belediye Başkanı Mustafa Koloğlu ise ihtiyaç duyulması halinde TOKİ'nin ilçeye ikinci etap konut yapabileceğini belirterek, "Çevrik Mahallesi'nde 127 konut TOKİ tarafından yapılmış durumda. Bunlar yüzde 80-85 seviyesine kadar geldi. Çevre düzenlemeleri yapıldı. Ufak bazı eksiklikleri var. Zannediyorum 1,5- 2 ay içerisinde yapılacak. Tekrar ihtiyaç olursa TOKİ ile birlikte ikinci etap başlayabiliriz. Bunda herhangi bir sıkıntı yok. Gelen talepleri birlikte değerlendirip karar vereceğiz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------

TOKİ kura çekiminden görüntü

Kura çekimi bekleyen vatandaşların görüntüsü

Kurada adı çıkan vatandaş ile röp

Belediye Başkanı ile röp ve detaylar

HABER-KAMERA: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE,

===============================

7,5 milyon yıllık dev fosil özenle temizleniyor

KAYSERİ'de Yamula Barajı kıyısında sürdürülen kazı çalışmalarında, tek parça halinde bulunan fillerin atası olarak bilinen 7,5 milyon yıllık 'Choerolophodon' cinsine ait fosil üzerinde temizlik ve güçlendirme çalışmaları devam ediyor. Uzman Antropolog Ömer Dağ, "Fosilin temizlik ve güçlendirmesini özenle yapıyoruz" dedi.

Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle geçen yıl Ağustos ayında Kocasinan ilçesinde bulunan Yamula Barajı kıyısında sürdürülen kazı çalışmalarında, tek parça halinde, 7,5 milyon yıl önce yaşadığı tahmin edilen 2 metre 70 santim boyunda 'Choerolophodon' cinsine ait fosil bulundu. Kafatası ve alt çenesi tam halde bulunan fosil, bir ay sonra bulunduğu yerden özenle çıkartılarak kent merkezindeki Bilim Merkezi'ne getirildi. Bölgedeki kazı çalışmalarının bu yılki bölümünün tamamlanmasının ardından Uzman Antropolog Ömer Dağ ile 8 kişilik ekip, fosil üzerine temizlik ve güçlendirme çalışması başlattı. Yaklaşık bir aydır devam eden çalışmalarda, fosilin yüzeyindeki toprak temizlenirken, zarar gören kısımları ise yapıştırıcı ile güçlendiriliyor.

'DÜNYANIN EN BÜYÜK FOSİLLERİ ARASINDA'

Uzman Antropolog Ömer Dağ, fosil üzerinde temizlik ve güçlendirme çalışması yaptıklarını söyleyerek, "7,5 milyon yıl öncesine dayanan fillerin atası olarak bilinen 'Choerolophodon' canlısının kafatası temizliğini 30 gündür sürdürüyoruz ve halen tamamlanamadı. Kafatası ve alt çenesi tam halde bulunan fosilin boyut olarak dünyanın en büyük fosilleri arasında. Fosilin temizlik ve güçlendirmesini özenle yapıyoruz.  Fosil temizliği ve güçlendirilmesi bittikten sonra Arkeoloji Müzesinin eski yerleşkesinde kurulacak Paleontoloji ve Fosil Müzesinde sergilenmeye hazır olacak" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------------

-Fosilden genel görüntü

-Fosillerin temizlenmesi

-Uzman Antropolog Ömer Dağ ile röportaj

-Diğer görüntüler

Haber: KAYSERİ,

================================

Piyanonun yıldızları Bursa'da

BURSA Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve 6 farklı ülkeden 250 piyano sanatçısının katıldığı Uluslararası Bursa Piyano Festivali başladı. 1 Şubat'a kadar devam edecek olan festivalde, tüm resital ve gala konserleri halka açık olarak ücretsiz sunulacak.

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen, Tayyare Kültür Merkezi'nde yapılan ve 1 Şubat'a kadar devam edecek olan etkinlikler, 09.00- 18.00 saatleri arasında izleyiciye açık olacak. Festival kapsamında 6 farklı ülke ve 25 şehirden piyano sanatçıları Bursa'ya gelecek. Devlet Sanatçısı Gülsin Onay, ABD'den Prof. Dr. Tamara Poddubnaya, İsveç'ten Natalia Kazimirovskaia ve çok sayıda genç piyano sanatçısı sahne alacak. Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ve Eskişehir Devlet Konservatuarı'ndan akademik kadrolar ile Bursa Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi ve Elena Çekiç Müzik Akademisi'nden öğretmenler de yine organizasyon kapsamında performanslarını sergileyecek. Toplam 250 piyanist, hazırladıkları eserlerle Bursalı sanatseverlerin karşısına çıkacak.

'GENÇLER İÇİN BÜYÜK FIRSAT'

Festivalin, gençlerin tecrübe sahibi olmasında önemli katkı sağlayacağını söyleyen Devlet Sanatçısı Gülsin Onay, "Bursa'da ilk defa yapılan 'Piyano'nun yıldızları Uluslararası Festivali' büyükşehir belediyesi tarafından düzenlenmiş ve 250 pırıl pırıl çocuk 6 ülkeden katılıyor. Hem bizlerle çalışmalar yapıyorlar hem de kendilerini sahnede gösteriyorlar. Böylece çok önemli bir tecrübe sahibi oluyorlar. Örnek alınabilecek bir etkinlik. Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Çok yetenekli çocuklarımız var. Onlara biraz olsa da katkıda bulunabilmek benim için çok önemli, çok büyük bir mutluluk" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------

-Piyano çalan öğrencilerden detaylar

-Genel detaylar

-Devlet sanatçısı Gülsin Onay röportajı

-Öğrenci röportajları

-Genel detaylar

Haber-Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA,


Kaynak: DHA