Deik 2015 Yılı Olağan Genel Kurulu

Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, "Yapılan hesaplamalara göre (Bu yıl)  parite farklılığından dolayı ortaya çıkan ihracat eksilmesi rakamsal olarak 11 milyar dolara tekabül etmiş. Miktar cinsinden herhangi bir azalma yokken, cüzzi miktarlarda bir artış olduğunu gözlemliyoruz" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımıyla düzenlenen DEİK 2015 Yılı Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Elitaş, Türkiye ekonomisinin ihracat odaklı büyümesini çeşitlendirerek sürdüreceğini söyledi.

Türkiye ekonomisinin 2009 yılında negatif büyüdüğünü, sonraki yıllarda ise bunu telafi ettiğini anlatan Elitaş, "Türkiye ekonomisi geçen yıl 157 milyar doları aşan bir ihracat hacmine ulaşarak tarihteki en önemli rekorlarından birini ortaya koymuştur. 2002 yılında 36 milyar dolardan aldığı ihracat hacmini 2014 yılında 157,6 milyar dolara çıkaran başarı, ihracatçılarımızın, iş adamlarımızın büyük çabaları, hükümetimizin destekleri ve Türkiye'deki 13 yıllık siyasi istikrarın sonucunda ortaya çıkan önemli kazanımlardır" ifadelerini kullandı.

"Parite etkisinden dolayı 11 milyar dolarlık ihracat eksikliğiyle karşı karşıyayız"

Küresel piyasalarda geçen yıl başlayan ve bu yıl da devam eden emtialardaki değer kaybının diğer ülkeler gibi Türkiye'yi de etkilediğini anımsatan Elitaş, "Geçen yılın başında 1 avro 1,35 dolar ederken, 2015 yılının bugünlerinde 1 dolar 1,8 ila 1,11 avro arasında değişen bir pariteye ulaşmıştır. Türkiye'nin ihracat yapısındaki döviz dengesinin parite farklılığından dolayı ortaya çıkan bu seneki rakamlara göre beklentilerimiz muhtemelen 143 milyar dolar civarında olacağı" diye konuştu.

Parite kaynaklı ihracat kaybı tahminlerini paylaşan Elitaş, "Yapılan hesaplamalara göre parite farklılığından dolayı ortaya çıkan ihracat eksilmesi rakamsal olarak 11 milyar dolara tekabül etmiş. Miktar cinsinden herhangi bir azalma yokken, cüzzi miktarlarda bir artış olduğunu gözlemliyoruz ancak parite etkisinden dolayı 11 milyar dolarlık ihracat eksikliğiyle karşı karşıyayız. Parite etkisinin üzerine ilave ettiğimizde geçen yılın ihracat rakamlarına hemen hemen ulaşma noktasında bir seviyeye gelmiş olacağımızı ümit ediyorum" değerlendirmesini yaptı.

"Dünya ticaretinden yüzde 1'e yakın bir pay almışız"

Bu yıl dünya ticaret hacminin 18,7 trilyon dolara ulaştığını aktaran Elitaş, Türkiye'nin dünya ticaret hacminden yüzde 1,5 pay almayı hedeflediğini söyledi ve bu doğrultuda sağlam ticari ilişkiler  ve ülkelerle ticaret köprüleri kurmayı hedeflediklerini belirtti

Elitaş, "Bu süre içerisinde bizim ihracat yaptığımız ülkelerin esas itibarıyla gelir kaynaklarının enerjiye dayalı sektörler olduğunu görüyoruz. 2014 yılında 140 dolarlara ulaşan petrol fiyatlarının bugünlerde 40 doların altına düşmesi, ülkelerin sadece dış ticaret gelirlerinin büyük bir kısmı enerjiden kaynaklanan gelirlerinde hakikaten olağanüstü bir azalış görüyoruz. Buna rağmen dünya ticaret hacmindeki ve ihracatta gösterdiğimiz performans ortadadır." değerlendirmesini yaptı.

"Türkiye küresel çevrelerde sempati görüyor"

Elitaş, iki gün önce Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Bakanlar Konferansı'nda yaptığı temaslarda Türkiye'nin küresel çevrelerde sempati gördüğünü belirtti.

Konferansta gözlemlediklerini paylaşan Elitaş, Türkiye'nin artık Orta Doğu'ya sıkışmış bir ülke olmadığını belirterek şunları söyledi:

"1 Kasım seçimlerinin sonuçlarını büyük bir dikkatle izleyen fakir ülkeler vardı. Mazlum ülkeler vardı, en az gelişmiş ülkeler vardı, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler vardı. Bu bölgenin en önemli aktörlerinden biri haline gelen Türkiye'nin istikrarlı şekilde ekonomik-siyasi adımlar atabilmesinin, hedeflerine ulaşabilmesinin önemini muhatabım bakanlardan dinlediğimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Sadece Türkiye'deki iş alemi değil, sadece Türkiye'de yaşayan insanlar değil, dünya ekonomisiyle yakından ilgilenen bütün ülkelerin Türkiye'deki istikrarın devam etmesi konusunda önemli bir beklentilerinin olduğu ve bu beklentiden dolayı Türk milletini tebrik ettiklerini paylaşmak istiyorum."

"DEİK çatısı altında koordineli şekilde dünyayı fellik fellik dolaşma vaktidir"

ABD Merkez Bankası'nın faiz artırımının ardından girilen yeni döneme ilişkin değerlendirmeler de yapan Elitaş, "Önümüzdeki dönem geçmişteki likidite bolluğu dönemiyle değil, likidite kıtlığı dönemi ile karşı karşıya kalacağız ama bu süreçte geçmişte olduğu gibi, 2002 yılında başlattığımız ihracat hamlesi, büyüme hamlesiyle birlikte, üretimlerimizin yapısı, ihracat mallarımızın inovatif bir şekilde yükte hafif pahada ağır mallar üreteceğimiz konusunda gerçekleşecek adımlar atmanın tam zamanı diye düşünüyorum" diye devam etti.

Türkiye ekonomisindeki iş çevrelerinin koordineli çalışmasının hayati önemde bulunduğunu kaydeden Elitaş, "Bir taraftan X kurumu, öbür taraftan Y derneği, diğer taraftan Z derneğinin faaliyetleri ile değil DEİK çatısı altında koordineli bir şekilde dünyayı fellik fellik dolaşıp Türk iş adamlarının mallarını pazarlayabilmek, yatırım ortamını gözetleyebilmek için gayret göstermeliyiz. Bundan sonraki süreç 'durmak yok yola devam' süreci. Dört nala koşma süreci" diye konuştu.

DEİK üyeleriyle, kuruluş ve iş konseyi başkanlarının yanı sıra çok sayıda iş adamının katıldığı genel kurulda, DEİK Başkanı Ömer Cİhad Vardan tarafından Başbakan Davutoğlu'na, etkinlik anısı olarak 1071 fidanın dikildiği hatıra sertifikası da hediye edildi.