"Sözlerden Eyleme: Sürdürülebilir Kalkınma Nasıl İvme Kazanır?" toplantısı

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Simone Kaslowski, "Türkiye'nin en öncelikli aksiyon alması gereken alanlar iklim değişikliği ile mücadele, cinsiyet eşitsizliği ile mücadele ve eğitim alanında ilerleme. İklim değişikliğinin yol açtığı doğal afetlerden kaynaklanan yıllık ekonomik kayıp ortalama 250 ila 300 milyar dolar arasında." dedi.

TÜSİAD'ın düzenlediği "Sözlerden Eyleme: Sürdürülebilir Kalkınma Nasıl İvme Kazanır?" başlıklı toplantının açılışında konuşan Kaslowski, günümüzde insanlık tarihinin en zengin çağının yaşandığını söyledi.

Eski nesillere göre çok daha sağlıklı, daha uzun yaşandığına, daha iyi beslenip, daha iyi eğitim alındığına işaret eden Kaslowski, şunları kaydetti:

"Bebek ölümleri, yoksullukla mücadele, temiz suya ve sağlığa erişim gibi konularda önemli ilerlemeler sağladık. Teknolojik gelişmeler bizleri daha önce hayal bile edemeyeceğimiz noktalara getirdi. Bunca ilerlemeye rağmen hala yoksulluk hala sona ermedi, küresel eşitsizlik tüm tarihteki en üst seviyeye erişti. Dünya nüfusunun yüzde 1'i, küresel gelirin yüzde 50'sini yönetiyor.

Cinsiyet eşitsizliği devam ediyor. Kadınlar eğitimden iş hayatına birçok alanda eşit hak ve imkanlara sahip değil. Doğal kaynaklar üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı karşılamaya yetmiyor. Gittikçe artan kuraklıklar ve aşırı hava koşulları nedeniyle yaşanan ekonomik zarar son 30 yılda 3 kat artış gösterdi. Küreselleşme ve küreselleşmenin getirdiği kalkınma, yeterli kapsayıcılıktan uzakta."

Kaslowski, 4 yıl önce Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda kabul edilen "Küresel Hedefler"i anımsatarak, bu çerçevede bugün yapılan araştırmaların 4 senede beklenenden daha az yol kat edildiğini gösterdiğini aktardı.

Bu çerçevede yapılması gerekenlere dikkati çeken Kaslowski, yapılması gerekeni, iklim aktivisti Greta Thunberg'in "Eviniz yanıyormuş gibi hareket etmenizi istiyorum, çünkü yanıyor ve siz büyükler bu yangını söndürmekte geç kalıyorsunuz." sözleri ile açıkladı.

Kaslowski, "Gelinen durumdan hepimiz sorumluyuz. Bizler aksiyon almadıkça, riskler, acil sorunlar olarak karşımıza çıkıyor." dedi.

"Eğitimin hem kapsayıcılığını hem niteliğini geliştirmek durumundayız"

Kaslowski, Türkiye'nin bu yıl sunduğu "2. Gönüllü Gözden Geçirme Raporu"nu hatırlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Rapor, Türkiye'nin 17 hedef doğrultusunda kaydettiği ilerlemeyi ortaya koyuyor. Ülkemiz, zorlukların üstesinden gelmek için ulusal ve uluslararası iş birliği konusunda önemli adımlar atıyor. Özellikle sürdürülebilir kalkınmaya yönelik kamu-özel sektör iş birliği projelerinde önde gelen ülkelerden biri olduk. Ancak hala uzun bir yolumuz var. TÜSİAD olarak diyoruz ki, Türkiye'nin en öncelikli aksiyon alması gereken alanlar iklim değişikliği ile mücadele, cinsiyet eşitsizliği ile mücadele ve eğitim alanında ilerleme.

Dünya Ekonomik Forumu tarafından yapılan 2017 ve 2018 Küresel Risk Araştırması, iklim değişikliğini önümüzdeki 10 yılda dünyayı tehdit eden en önemli 5 risk arasında gösteriyor. Yapılan son çalışmalara göre, iklim değişikliğinin yol açtığı doğal afetlerden kaynaklanan yıllık ekonomik kayıp ortalama 250 ila 300 milyar dolar arasında."

Kaslowski, TÜSİAD olarak, iklim değişikliği ile mücadele konusunu çalışma alanlarımız içinde öncelikli gördüklerini, Paris Anlaşması'nı, ulusal ve uluslararası tüm paydaşların çabasını ve yapıcı katkısını önemsediklerini bildirdi.

TÜSİAD bünyesinde bu alanda yapılan çalışmalar ile ilgili bilgi veren Kaslowski, Dünya Ekonomik Forumu çalışmalarına göre 2020 yılında en önde gelecek becerilerin problem çözme, eleştirel düşünme ve yaratıcılık olduğunu belirterek, özgür düşünen, bilim-kültür-sanat alanlarında iyi yetişmiş, yaratıcı ve sosyal sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmek gerektiğini kaydetti.

Kaslowski, "Okul öncesinden mesleki eğitime, yükseköğretimden hayat boyu öğrenmeye kadar eğitimin hem kapsayıcılığını hem de niteliğini geliştirmek durumundayız. TÜSİAD olarak, dijital çağda eğitim sisteminin yeni nesilleri hem bilimsel hem de sosyal yönden donanımlı kılması için çalışmalar ve projeler yapıyoruz. Bu konu ülkemizin en önemli meselesidir. Bu alanda ülke olarak yapacak çok işimiz var." ifadelerini kullandı.

"Toplumsal cinsiyet eşitliği, sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez unsuru"

TÜSİAD Başkanı Kaslowski, toplumsal cinsiyet eşitliğini, demokratik gelişmişlik, kapsayıcı büyüme ve sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez bir unsuru olarak gördüklerini dile getirdi.

Toplumun yarısını oluşturan kadınların eğitim, çalışma hayatı, siyaset başta olmak üzere hayatın her alanına eşit erişimini sağlamanın, dünyanın başarması gereken bir hedef olduğunu belirten Simone Kaslowski, şu ifadeleri kullandı:

"Bu hedefin önündeki engellerin kaldırılmasına katkı sunmak üzere TÜSİAD olarak iş ve özel yaşamı dengeleyici mekanizmaların yaygınlaştırılması, kadınların yönetim kademelerine hazırlanması, şiddete sıfır tolerans anlayışının yerleşmesi ve toplumsal cinsiyet dönüşümünün medya ve iletişim araçlarıyla desteklenmesi gibi konularda araştırma, farkındalık ve proje çalışmaları sürdürüyoruz. Tek kanatla yükselemeyiz,uçamayız."

Kaynakların sınırlı olduğunu, zamanın daraldığını hatırlatan Kaslowski, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için ihtiyaç duyulan finansman, altyapı, kapasite gibi konuların güçlü iş birlikleriyle karşılanabileceğine dikkati çekti ve bu iş birliğinin yerel ve küresel düzeyde sağlanması gerektiğini söyledi.