ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen "100. Yılında Sykes-Picot Anlaşması: Modern Ortadoğu Haritasını Yeniden Düşünmek" konulu panelde konuşma yapan uzmanlar, bu anlaşmanın "yapay sınırlar ortaya çıkardığı ve bugün bile kalıcı çözüm bulunamayan sorunlara neden olduğu" görüşünde birleşti.
Önemli düşünce kuruluşlarından Amerikan Girişimcilik Enstitüsü'nde (AEI) yapılan panele, Dış İlişkiler Komitesi'nden Elliot Abrams, ABD'nin eski Irak ve Suriye büyükelçilerinden Ryan Crocker, Miami Üniversitesi'nden Adeed Dawisha ve Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü'nden Olivier Decottignies konuşmacı olarak katıldı.
Abrams, Sykes-Picot Anlaşması'nın bölgedeki asli kimlikleri yok etmediğini, sadece bunların arasına "yapay" sınırlar ördüğünü belirterek, özellikle Sünni-Şii geriliminin daha uzun yıllar ana tartışma konusu olacağını ifade etti.
Anlaşmanın 100. yılında Obama yönetiminin Ortadoğu'ya yönelik yaklaşımının "sorunlu" olduğunu savunan Abrams, "Suriye'de yaşananlar bir gecede olmadı, bunların olacağı belliydi ama Washington oturup izlemeyi tercih etti." dedi.
Dawisha ise anlaşmanın 100. yılından geriye bakarak Ortadoğu'da her zaman ayrışmaların olduğunu düşünmenin "anakronik" bir yaklaşım olduğunu aktararak, 1980'lerde Irak'ın Şii askerlerinin İran'ın Şii ordusuna karşı savaştığı örneğini dile getirdi. Ortadoğu'da bir dönem güçlü bir Arap milliyetçiliğinin olduğunu anlatan Dawisha, o dönemdeki ayrışmaların bugünkünden farklı çizgilerle okunduğuna işaret etti.
Bölgede bugün kendi başına bağımsız bir Kürt devletinin ancak Türkiye ile ilişkilerini iyi tutabilen Irak Kürt Bölgesel Yönetimi gibi bir yöntemle mümkün olacağına vurgu yapan Dawisha, "Türkiye'ye rağmen bağımsız bir Kürt devlet kurulamaz" değerlendirmesinde bulundu.
"Sykes-Picot bölgedeki dengeleri bozmaktan başka bir işe yaramadı"
Eski diplomat Crocker da Sykes-Picot'un bölgedeki dengeleri bozmaktan başka bir işe yaramadığını savunarak, bugün DAEŞ'in bir bakıma bu anlaşmayı ortadan kaldırmak için çalıştığını anlattı. 33. ABD Başkanı Harry Truman'dan bu yana tüm Amerikan başkanlarının doktrinlerinde Ortadoğu'nun başat etken olduğunu kaydeden Crocker, "Genelde yaklaşım 'müdahale' üzerineydi; bugün Obama yönetimi ise 'müdahalesizlik' üzerine bir doktrin kurguladı" ifadelerini kullandı.
Anlaşmanın 100. yılında Ortadoğu'dan Avrupa'ya 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan en büyük mülteci göçünün görüldüğünü dile getiren Crocker, "ABD bu konuda 'nasılsa bizim sorunumuz değil' diye davrandı." yorumunu yaptı.
"Türkiye, İran ve Suudi Arabistan bölgesel güçler"
Decottignies ise Sykes-Picot'nun ardından bölge coğrafyasına bakıldığında Türkiye, İran ve Suudi Arabistan'ın bölgesel güçler olarak şekillendiğini belirterek, Ortadoğu'da esas önemli faktörün iç istikrar olduğuna işaret etti.
Anlaşmanın 100. yılında Kürtlerin bir devletinin bulunduğunu ve bu devletin ekonomik anlamda çok büyük oranda Türkiye'ye bağımlı olduğunu ifade eden Decottignies, "Bölgesel denklemde Türkiye en önemli kurucu aktörlerdendir" diye konuştu.
"ABD'nin Ortadoğu'yla ilgili müdahil olmak ile kayıtsız kalmak arasında lüksü olabilir ancak Avrupa'nın böyle bir lüksü yok." diyen Decottignies, AB ile Ortadoğu'nun her anlamda komşu olduğunu kaydetti.
Ayrıca konuşmacılar, yeni seçilecek ABD başkanının Ortadoğu'yla ilgili politikalarını samimiyetle gözden geçirmesi ve bölgesel müttefikleriyle ilişkilerini yeniden düzenlemesi gerektiğini dile getirdi.
1. Dünya Savaşı sırasında 16 Mayıs 1916'da Britanya ve Fransa arasında yapılan ve Osmanlı Devleti'nin Ortadoğu'daki topraklarının paylaşılmasını öngören gizli anlaşma Sykes-Picot, Rusya'da gerçekleşen "1917 Bolşevik Devrimi"nden sonra, Çarlık diplomasisinin gizli belgelerinin açıklanmasıyla öğrenilmişti.
Son Dakika › Güncel › 100. Yılında Sykes-Picot Anlaşması' Paneli - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?