18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105. yılı - Son Dakika
Güncel

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105. yılı

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi\'nin 105. yılı

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Şanlı ordumuzun maneviyatını daima güçlü kılan ve en yüksek motivasyon kaynağı olan şehitlik ve gazilik makamları, bizi biz yapan değerlerimizin en yüceleridir.

17.03.2020 19:02

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Şanlı ordumuzun maneviyatını daima güçlü kılan ve en yüksek motivasyon kaynağı olan şehitlik ve gazilik makamları, bizi biz yapan değerlerimizin en yüceleridir." ifadelerini kullandı.

Akar, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, kutsal vatan topraklarının güvenliği ve bütünlüğü, asil milletin egemenlik ve bağımsızlığı uğruna canlarını feda eden aziz şehitleri rahmet ve minnetle yad etti ve Çanakkale Zaferi'nin 105. yıl dönümünü kutladı.

Vatan savunmasının eşsiz bir örneği olan Çanakkale Muharebelerinin asil milletin fedakarlığını, her ne pahasına olursa olsun milli manevi değerlerini koruma azmini ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesi ile "Türk askerinin ruh kudreti"ni gösteren büyük bir başarı abidesi olduğunu belirten Akar, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Sonuçları itibarıyla tarihi bir dönüm noktası olan Çanakkale Zaferi, asil milletimizin makus talihini değiştirmiş, milletimize geleceğini inşa etme iradesi ve özgüveni kazandırmıştır. Çanakkale'de tezahür eden milli ruh ve şuur, aynı hedefte birleşmenin, bir olmanın adıdır. Bunun en açık göstergesi sadece Anadolu'dan değil aynı kültür, inanç ve gönül coğrafyamız olan topraklardan gelerek vatanın selameti uğruna canlarını feda eden kahramanlardır. Milli Mücadele'nin kazanılmasını, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasını sağlayan milli ruh ve şuur, dün olduğu gibi bugün de var oluş şartımızdır. Asil milletimiz için en büyük tehlike, bu ruhtan yoksun kalmaktır."

Akar, Çanakkale ruhunu anlamak ve gelecek nesillere aktarmanın herkesin boynunun borcu olduğunun altını çizerek, "Çünkü bir millet, tarihine sahip çıktığı kadar millettir. Zira geçmişini bilmeyen, tarihini iyi özümsemeyen milletler için gelecek belirsizdir. Ecdadımız, Orta Asya'dan Anadolu'ya uzanan tarihi süreç içerisinde, kanını ve canını feda ederek bu toprakları bizlere 'vatan' kılmış ve emanet etmiştir. 1071 Malazgirt Zaferi'nden itibaren ebedi vatanımız olan bu toprakların bedeli, 'Vatan sana canım feda' düsturunu benimseyen şehit ve gazilerimizin mübarek kanlarıyla ödenmiştir. İşte bu nedenle şanlı ordumuzun maneviyatını daima güçlü kılan ve en yüksek motivasyon kaynağı olan şehitlik ve gazilik makamları, bizi biz yapan değerlerimizin en yüceleridir." ifadelerini kullandı.

"Milletimizin hak ve menfaatlerini korumaktayız"

Aziz şehitlerin ve kahraman gazilerin milli bilinci oluşturan temel değerlerin, vatan sevgisinin, birlik ve beraberliğin en önemli timsali olduğunu belirten Akar, şunları kaydetti:

"Bugün, cennet vatanımızda milletçe başımız dik, onurlu, rahat ve huzur içinde özgürce yaşamamızı önce Allah'a sonra da aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize borçluyuz. Dün Malazgirt'te, Çanakkale'de, Milli Mücadele'de, Kore'de, Kıbrıs'ta ve 15 Temmuz'da nasıl azimle ve kararlılıkla mücadele ettiysek bugün de aziz şehitlerimizden ve kahraman gazilerimizden aldığımız ilhamla terörle mücadelenin yanı sıra Suriye'de, Libya'da, Doğu Akdeniz'de ve dünyanın çeşitli coğrafyalarında mücadele etmekte, asil milletimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumaktayız. Bizler aynı zamanda yedi iklim üç kıtaya barışı, huzuru, adaleti ve istikrarı götüren atalarımız gibi bölge ve dünya barışına katkı sağlamaya da devam ediyoruz.

Bu kapsamda hem ülkemizin ve milletimizin güvenliğini sağlamak hem de Suriyeli kardeşlerimizin evlerine güvenli, gönüllü ve saygın bir şekilde dönebilmeleri için Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatlarını gerçekleştirdik. Bu harekatlarla terörle mücadeledeki kararlılığımızı, her ne pahasına olursa sınırlarımızda bir terör koridoruna müsaade etmeyeceğimizi ve yerli/milli savunma sanayi ürünleriyle donatılmış ordumuzun gücünü tüm dünyaya gösterdik. Harekatlarda elde edilen başarılarda en büyük pay, aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize aittir."

Bakan Akar, yurt içi ve sınır ötesinde icra edilen operasyonlarda şehit düşen ve gazi olan kahramanların tek damla kanını bugüne kadar yerde bırakmadıklarını ve bundan sonra da bırakmayacaklarını, sevdiklerinin gözyaşlarının hesabını sorduklarını, sormaya devam edeceklerini vurguladı.

"Ölürsem şehit, kalırsam gazi"

Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman mensuplarının ülkenin ve asil milletin güvenliğine yönelecek her türlü tehdit ve tehlikeye karşı "ölürsem şehit, kalırsam gazi" anlayışı içerisinde üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirdiğine ve bundan sonra da getireceğine bundan kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğine işaret eden Akar, "Bu anlamlı gün vesilesiyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, kutsal vatan topraklarımızın, mavi vatanımızın, semalarımızın güvenliği, asil milletimizin egemenlik ve bağımsızlığı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi, ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle yad ediyorum." ifadesini kullandı.

Akar, hayatta olan kahraman gazilere, şehit ve gazilerin değerli ailelerine, şu anda karada, denizde, havada, yurt içinde ve sınır ötesinde yüksek vazife bilinciyle görevlerini ifa eden silah arkadaşlarına ve onların ailelerine sağlık ve esenlikler diledi.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105. yılı - Son Dakika


Advertisement