28 Şubat'tan 15 Temmuz'a" Konferansı

Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Genel Başkan Yardımcısı Arif Çelenk, "15 Temmuz bir FETÖ hareketinin devleti ele geçirmeye veya ihtilal hareketi değildir. 15 Temmuz, bir plan ve organizasyonun gereği, devleti ele geçirme harekatının görüntüsünde bu ülkeyi istila etme planının ilk ayağıdır." dedi.

Kocaeli İmam Hatip Liseleri Mezunları Derneği (KİHMED) tarafından Sekapark Dernek Binası'nda düzenlenen " 28 Şubat'tan 15 Temmuz'a" konferansında konuşan Çelenk, 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul'da olduğunu belirterek, abdest ve nüfus cüzdanını alarak sokağa çıktığını söyledi.

O gece yaşadıklarını anlatan Çelenk, "Bir tohumda hangi ağacın meyvesi içinde saklıysa insanın da belki içindeki şehitlik duygusu insanda o şekilde saklı olmuş olmalı ki insan şehit olmak için ileri doğru gitti. Dillerde tekbir, o ses, atılan mermileri unutturuyordu. 28 Şubat'tan 15 Temmuz'a gelin. Dün sokağa dahi çıkması yasaklanan insanlar, o gün sokağa çıkıyor külli iradenin belki daha farklı etkenlerin de etkisiyle o gün devletin itibarını kurtarıyordu. Dün Genelkurmay Başkanlığı'nın bölgesine dahi girmesi yasak olan insanlar, Genelkurmay'ın demirlerini kırarak içerideki insanların itibarını kurtarıyorlardı." şeklinde konuştu.

Çelenk, o gün ordunun içindeki bazı hainlerin Meclis'e ve insanların üzerine ateş açarak onları yok etmeye çalıştığını dile getirerek, şöyle konuştu:

"O gece tekbir seslerine sala sesleri eklendi. Hangi şehir de olursanız olun ne uçaklardan atılan ses bombasını duyduk, ne tankları, ne topları, ne atılan mermileri gördük, o gece tekbir ve salanın sesi, diğer seslerin hepsini bastırdı. 15 Temmuz bir FETÖ hareketinin devleti ele geçirmeye veya ihtilal hareketi değildir. 15 Temmuz, bir plan ve organizasyonun gereği, devleti ele geçirme harekatının görüntüsünde bu ülkeyi istila etme planının ilk ayağıdır. 15 Temmuz'da bugün ümmetin değil, mazlum milletlerin umudu haline gelen Türkiye'de Tayyip Bey'i bitirme ve arkasında istila hareketiyle imamenin koparılarak bütün ümmetin bitirilme hareketidir."

"15 Temmuz'da salalar ve tekbirler kaderi değiştirdi"

15 Temmuz'da sala ve tekbirlerin olayın kaderi değiştirdiğini anlatan Çelenk, bunun ümmete yeni bir ufuk açtığını kaydetti.

Çelenk, onun için sala ve tekbirle yakalanan bu gücün canlı tutulması gerektiğini belirterek, "15 Temmuz'da yeniden asli unsuruna göre formatlanan bir milletin o canlılığını diri tutmak zorundayız. Ne kadar topunuz, tüfeğiniz olursa olsun 28 Şubat'taki günleri tekrar yaşamamamız için 15 Temmuz'daki ruhu canlı tutmak zorundasınız. 2. bir 15 Temmuz'u bu ülke kaldıramayabilir. Biz bu özelliğimizi kaybedersek." ifadesini kullandı.