9. Küresel Güney-Güney Kalkınma Fuarı 2017

Birleşmiş Milletler (BM) organizasyonunda Türkiye'nin ev sahipliğinde Antalya'da düzenlenen, "9. Küresel Güney-Güney Kalkınma Fuarı 2017" çerçevesinde, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye Ofisince, Suriye Krizinin Sosyal, Ekonomik ve Mekansal Etkilerinin Azaltılmasında Dayanıklılık başlıklı özel oturum yapıldı.

Oturumun moderatörlüğünü yapan UNDP Türkiye Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Büyüme Portföy Yöneticisi Bülent Açıkgöz, bir otelde düzenlenen organizasyonda, Suriye mülteci krizinin yedinci yılına yaklaştığını, bugüne kadar yaklaşık 5,5 milyon Suriyelinin yerinden edildiğini söyledi.

Ekim 2017 itibarıyla Türkiye'nin 3,2 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yaptığını vurgulayan Açıkgöz, Türkiye'nin dünyadaki en büyük mülteci nüfusuna sahip olduğunu dile getirdi.

Türk hükümetinin son altı yılda 30 milyar dolardan fazla harcama yaptığını aktaran Açıkgöz, "Bu, şimdiye kadar temin edilen uluslararası desteğe göre oldukça anlamlı. Suriye nüfusunun ağırlıklı bulunduğu bölgelerde belediye ve kamu hizmetlerinde yük yaratıyor. Ayrıca, bu nüfus yerel ekonomi, iş piyasasını da etkiliyor." dedi.

UNDP dayanıklılık danışmanı Leontine Specker ise "dayanıklılık kabiliyetinin" bireysel, toplumsal, ulusal seviyede toparlanma sürecini ifade ettiğini bildirdi. UNDP olarak Türkiye'de 60'tan fazla ortakla çalıştıklarını belirten Specker, kurumun bölgesel mülteci ve dayanıklılık planları hazırladığını kaydetti.

GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı Ekonomik Kalkınma Genel Koordinatörü Nusret Mutlu ise GAP projesi çerçevesinde Suriyeli mültecilere yönelik bazı projelere destek verdiklerini söyledi.

50 bin konutun temeli atıldı

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Abdullah Aksoy da 400 bini aşkın kişiyle Türkiye'de en fazla Suriyeli mültecinin kentlerinde yaşadığını vurguladı.

Bunun da çok ciddi altyapı, üstyapı, park, bahçe, su, katı atık yönetimiyle ilgili yerel yönetimlere külfetler getirdiğine değinen Aksoy, göç yönetimi konusunda yerel yönetimlerin hem yasal olarak yetkisiz olduklarını hem de bütçe olarak zorluklarla boğuştuklarını söyledi.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak 2011'de Suriye krizinin başladığı günden itibaren ilk etapta insani yardım boyutuyla müdahale ettiklerini, daha sonra sosyal adalet ve insan haklarını temel alan insani bir yaklaşık sergilediklerini belirten Aksoy, eğitimden sağlığa önemli çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.

Kentte en büyük sıkıntılardan birinin yüksek konut kiraları olduğunu ifade eden Aksoy, bunun çözümü için de 50 bin konutunun temelinin atıldığını bildirdi.

Gaziantep Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Adnan Ünverdi de Suriyelilere nitelik kazandırıp ekonomiyi büyütmeye çalıştıklarını söyledi. Yeni yapılan Polateli Organize Sanayi Bölgesi'nin Suriye'den başka ülkelere giden özel sektör için açtıklarını anlatan Ünverdi, "Suriye'den başka ülkelere giden iş adamlarını buraya çekmeye çalışıyoruz. Böylece hem kendi ülkelerine yakın çalışabilecekler hem de Suriyelilere istihdam sağlayabilecekler." dedi.