Akciğer Kanserine Bağlı Ölümlerin Beşte Biri Önlenebilir!

Dünyada yapılan son bilimsel çalışmalar, risk gruplarında yapılacak akciğer kanseri taramalarıyla bu ölümcül kanserin erken tanı ve tedavi imkanının olduğunu gösteriyor. Hatta bu taramalar, ABD, Avustralya başta olmak üzere çeşitli ülkelerde devlet sigortaları tarafından karşılanmaya başladı bile.

Akciğer kanseri farkındalık ayı sebebiyle Şişli Belediyesi ve Kanser Savaşçıları Derneği işbirliğiyle düzenlenen seminerde uzmanlar düşük dozlu bilgisayarlı tomografi taramasının önemi ve sigara – akciğer kanseri ilişkisiyle ilgili çarpıcı bilgiler paylaştı. Amerikan Hastanesi Göğüs Cerrahisi Bölümü başkanı Prof. Dr. Şükrü Dilege'nin açılış konuşmasını yaptığı Akciğerlerimi Seviyorum başlıklı seminer 30 Kasım günü Amerikan Hastanesi'nde gerçekleştirildi.

Prof. Dr. Dilege açılış konuşmasına şu sözlere yer verdi: "Kanser bizim için mücadele edilmesi ve önlenmesi mümkün olan bir hastalıktır. Önlenmediği taktirde, başımıza geldiğinde tedavisi mümkün olan bir hastalıktır, sonuçlar giderek yüz güldürmeye başlamıştır."

"Balkonda içiyorum diye kendinizi kandırmayın"

Seminerin ilk konuşmacısı göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Elif Altuğ, akciğer kanserinden korunmak için en etkili yolun sigaradan uzak durmak olduğunu belirtti. 10 akciğer kanseri olgusundan 9'unun sigarayla bağlantılı olduğuna dikkat çeken Dr. Altuğ, sigaranın en çok dumana maruz kalanlara zarar verdiğini belirtti: "Özellikle balkona çıkıp sigara içen ebeveynler, çocuklarıma zarar vermiyorum diye kendini kandırmasın. Sigaranın zararlı partikülleri 2 saat boyunca üzerinizde kalıyor ve siz sigara içip, eve girseniz bile o zararlı dumana çocuklarınız da maruz kalıyor" dedi.

"Taramayla yılda 12 bin kişinin hayatı kurtulabilir."

Özellikle risk gurubunda düşük dozlu BT ile taramanın hayati önem taşıdığını vurgulayan Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Sinem İliaz ise akciğer röntgenine göre düşük dozlu BT taramayla, akciğer kanserine yol açabilecek nodüllerin tespit edilme şansının 4 kart daha artırdığını belirtti. Dr. İliaz 30 yıl günde bir paket sigara içenlerin ya da 15 yıl boyunca günde bir paket sigara tüketmenin yanında artı bir risk faktörü bulunanların risk grubuna girdiğini söyledi: "Akciğer kanseri olgularının yüzde 87'si ancak geç evrelerde tanı alıyor. En son araştırmalara göre düzenli düşük dozlu BT taraması yoluyla, akciğer kanserini erken evrede tespit edebilmek mümkün. Bu da akciğer kanserine bağlı ölümlerin yüzde 20'sini önleyebilmek demek. Böylece her yıl 12 bin insanın yaşamı kurtulabilir" dedi.

"Küba aşısının başarısı +7 ay"

Akciğer kanseri tedavilerinde güncel uygulamalardan söz eden göğüs cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Yusuf Bayrak ise tanı alan hastaların yarıdan fazlasının uzak metastazla geldiğini belirtti. "Günümüzde akciğer kanserine karşı çok güçlü tedavi yöntemlerimiz bulunuyor. Genel kanının aksine uygun koşullarda 4. evredeki hastaları bile cerrahi yöntemlerle tedavi etmek mümkün." Halk arasında büyük yankı uyandıran ve Küba Aşısı olarak bilinen tedavi hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Bayrak,"bu aşı sanki akciğer kanserinde çok önemli bir tedavi umudu gibi görünse de aslında artık hiç bir tedaviye yanıt vermeyen ileri evrelerdeki hastaların beklenen 11 aylık yaşam sürelerini 7 ay kadar uzattı. Ama yeni ilaçlar ve tedaviler sayesinde elimiz her geçen gün daha da güçleniyor. Yine de akciğer kanserine karşı en güçlü silahımız, sigaradan uzak durmak" dedi.

Kanser ve beslenme konusunda bilgi veren uzman diyetisyen Bercis Güner ise her gün basında kansere karşı en güçlü silah başlığıyla pek çok haber yayımlandığını, ama kanser olmayı engelleyen ya da kanserleri yüzde yüz tedavi edebilecek herhangi bir besinle ilgili hiç bir bilimsel araştırma bulunmadığını belirtti:"Hastalar çiğ gıdalardan uzak durmalı, dışarıda gıda tüketmemeye özen göstermeli, yediği sebze ve meyvelerin yıkanmış olmasına dikkat etmelidir. Ayrıca hastalar asitli içeceklerden uzak durmalı."

KANSER SAVAŞÇILARI DERNEĞİ HEPİMİZ BİRİMİZ İÇİN

Kanser Savaşçıları, Amerikan Hastanesi doktorlarının ve Türkiye'nin dört bir yanından uzmanların, hastalığı atlatmış kişilerin ve hasta yakınlarının destek verdiği ve gönüllü olduğu bir sivil toplum organizasyonu. Amacımız, kanser tanısı alanlara tüm süreç boyunca destek olmak, onları bu süreci deneyimlemiş ve sağlığına kavuşmuş hastalarla bir araya getirmek, psiko-onkologlar denetiminde destek grupları oluşturmak ve ihtiyacı olan hastanelerin çocuk onkoloji servislerine yardım götürebilmek.