Antalya Başsavcı Vekili: Soruşturma Tamamlandı, Dosya Rektörlükte

Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Cevdet Kayafoğlu, Akdeniz Üniversitesi'ndeki 37 akademisyenle ilgili soruşturmanın temmuz ayında tamamlandığını ve dosyanın Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü'ne gönderildiğini açıkladı. Kayafoğlu, "İddialar özel muayenehanesine gelen hastaların yapılması gereken ameliyatlarının hastanede yapıldığına dairdir" dedi.

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'na gelen bir ihbar üzerine başlatılan soruşturmada, Tam Gün Yasası nedeniyle üniversiteden ayrılan, bir kısmı özel hastanede görevli, bir kısmı kendi muayenehanesi olan bazı doktorların, özellikle büyük ameliyatları üniversite bünyesinde görevli akademisyen arkadaşları adına Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi'nde yaptıkları iddiaları araştırıldı. Yaptığı yüz nakilleriyle dünyada adını duyuran Prof. Dr. Ömer Özkan ile eşi Doç. Dr. Özlenen Özkan'ın da aralarında bulunduğu 37 profesör, doçent ve yardımcı doçent hakkında soruşturma başlatan savcılık, Antalya Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı Mali Büro ekiplerine talimat vererek, Akdeniz Üniversitesi'ndeki birçok hasta dosyasını aldırdı.

HASTALARIN İFADESİ ALINDI

Son olarak geçen hafta Kadın Doğum Anabilim dalında Prof. Dr. Tayup Şimşek ile Doç. Dr. Mehmet Şimşek'in ifadelerinin alındığı ileri sürüldü. Ancak bu bilginin doğru olmadığı, Prof. Dr. Tayup Şimşek ile Doç. Dr. Mehmet Şimşek'in ifadelerinin alınmadığı, ancak bu öğretim üyeleriyle ilgili hastalarından 3 kişinin ifadesinin alındığı ortaya çıktı.

BAŞSAVCI VEKİLİ AÇILADI

Akdeniz Üniversitesi ve tıp camiasında şok etkisi yapan soruşturmayla ilgili olarak Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Cevdet Kayafoğlu bugün bir açıklama yaptı. Başsavcı Vekili Kayafoğlu'nun açıklaması şöyle:

"Böyle bir soruşturma var. Bir takım soyut iddiaların bulunduğu ve isimlerin yazıldığı dilekçe ile ilgili olarak konuyla ilgili olan Cumhuriyet Savcımız soruşturmasını yapmıştır. Savcımızın bu aşamada açıklama yapmasını istemiyoruz. Bir takım soruşturmalar yapılmış ve ifadeler alınmıştır. Soruşturmanın sonunda ise hazırlanan dosyanın 2547 sayılı Yükseköğretim Kurumları Kanunu'na girdiği tespit edilmiş ve eldeki dosya Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü'ne temmuz ayında gönderilmiştir. Dilekçede yazılan iddialar özel muayenehanesine gelen hastaların yapılması gereken ameliyatlarının hastanede yapıldığına dairdir."

AKŞAM BASIN TOPLANTISI

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, dün akşam Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Bölümü'nde basın toplantısı düzenledi. Soruşturma haberini veren DHA'nın dışındaki bütün medya kuruluşlarını toplantıya çağıran Prof. Dr. Özkan, "Kahraman yaptığınız insan üçkağıtçı gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu haberlerin tek nedeni üniversitede olmamdır. Soruşturma ancak rektörlük izni ile olur. Ortada böyle bir şey yok" dedi.

Üniversite yerine özel bir kuruluşta görev yapması durumunda daha çok kazanabileceğini, nakiller nedeniyle gelen cazip bir çok daveti reddettiğini belirten Prof. Dr. Ömer Özkan, "Çirkin iftiralar geliyor. Eğer bunlar iftira değil de gerçekse, 6 ay sonra ortaya çıkacaktır. Suçluyum, suçsuzum konusuna girmiyorum" diye konuştu.

"Benim şahsımda Akdeniz Üniversitesi yıpratılmak isteniyor" diyen Prof. Dr. Özkan, "Akdeniz Üniversitesi, Türkiye'nin parlayan yıldızı. Üniversitede olduğum için bu haber yapıldı. Yargısız infaz yapıldı. Kanundan dolayı burada ameliyat yapamıyorsunuz. Özel izin verilen, hatta devletin, hükümetin en önde kişilerinin ricasıyla ameliyat yapan kişiyim" diye konuştu.

Çıkan habere çok üzüldüğünü, duygusal bir kişi olduğunu anlatan Prof. Ömer Özkan, "Hak etmediğimiz bir durumla karşı karşıya olunca daha çok üzüldük. Eşim de hiç inanamadı" derken zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı.

Savcılığın 'nitelikli dolandırıcılıkla' suçlamaya hazırlandığı 37 akademisyen hakkında Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü izin verirse akademisyenlerin ifadeleri alınacak.