Antalya ve Muğla'da kuşkonmaz hasadı ihracat sevinciyle başladı

İstanbul'daki bir şirkette pazarlama müdürüyken kariyerini bırakıp Antalya ve Muğla'da kuşkonmaz üretimine başlayan Aslı Aksoy, ürünlerini başta Almanya olmak üzere yurt dışına da satıyor.

İstanbul'da bir gıda firmasında pazarlama müdürü olarak çalışırken New York'ta iş gezisinde tattığı kuşkonmazla hayatı değişen, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İşletme Bölümünden mezun ve Koç Üniversitesinde yüksek lisansını tamamlayan Aksoy, kariyerini bırakıp memleketi Muğla'ya yerleşti.

İlk etapta 2,5 dönümlük arazide üretime başlayan ve sonuçlardan memnun kalan Aksoy, mahalleli kadınların da desteğiyle üretim kapasitesini önce 20, ardından da 40 dönüme çıkardı.

Yılda yaklaşık 20 tonluk üretime ulaşan Aslı Aksoy, ortağı Buğra Türker ile Antalya'nın Aksu ilçesinde Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) Boztepe Tarım İşletmesinden 210 dönümlük yer daha kiraladı. 2,5 dönüm arazide başladığı üretimi Muğla ve Antalya'da 250 dönüme çıkaran Aksoy, Almanya ile başladığı ihracatta ülke sayısını artırmak istiyor.

Hasat sabahın ilk ışıklarıyla başlıyor

Muğla'nın kırsal Yeşilçam Mahallesi'nde köylü kadınlar Aksoy'un kiraladığı tarlalarda üretime devam ediyor.

Sabahın ilk ışıklarıyla tarlalara gelerek hasat yapan kadın çiftçiler, topladıkları ürünleri ihracat için Antalya'ya gönderiyor.

Tarlada çalışan kadınlardan Sevcan Yaylalı, üretime katkı sağlamaktan dolayı mutlu olduklarını söyledi.

Yeşilçam'ın kadınları ile 5 yıldır kuşkonmaz hasadı yaptıklarını ve aile bütçelerine katkı sağladıklarını ifade eden Yaylalı, "Sabah günün ilk ışıklarıyla tarlaya geliyor ve kuşkonmaz topluyoruz. Topladığımız ürünler, kasalarla taşındıktan sonra yıkanıp paketleniyor. Akşama kadar burada çalışıyoruz ve aile bütçemize katkı sağlıyoruz." dedi.

Daha önce hayvancılık yaptığını anlatan Yaylalı, tarlada çalışmayı sevdiğini kaydetti.

Songül Bağcıoğlu ise 2 yıldır kuşkonmaz tarlasında çapa yapıp hasat çalışmalarına katıldığını dile getirdi.

Aynı zamanda arıcılık ve hayvancılık da yaptığını, kuşkonmaz üretiminin başlamasıyla tarlada çalışmaya başladığını anlatan Bağcıoğlu, elde ettikleri gelirle evlerinin ihtiyaçlarını karşılamanın mutluluk verici olduğunu, hasadın yaklaşık 3 ay sürdüğünü ifade etti.

"İhracat açısından değerli bir sebze"

Girişimci Aslı Aksoy, AA muhabirine, baharın müjdecisi olarak tanımladığı kuşkonmaz hasadına başlamaktan memnuniyet duyduklarını söyledi.

Türkiye'de yaklaşık 1100 dekar kuşkonmaz dikili alan bulunduğunu belirten Aksoy, "Bunların çoğu da son 2 yıl içerisinde dikildi. Kuşkonmaz hem ülkemiz hem de sahip olduğu ihracat potansiyeli açısından çok katma değerli, sağlık üzerine etkileri de olan çok değerli bir sebze. Hızlı bir büyüme beklentisi içerisindeyiz." diye konuştu.

Dekardan bir tondan fazla ürün alındığını ve aynı tarlada 10 yıl boyunca hasadın devam ettiğini aktaran Aksoy, üretimle birlikte tüketimin de arttığını vurguladı.

İç tüketimin yanında ihracata da başladıklarına işaret eden Aksoy, "Biz kendi üretimimizi bu sezon itibarıyla yarı yarıya ihracata yönlendirmeye başladık. Çünkü kapasitemiz ve üretim miktarımız artıyor. Şu an erkenci üretimle beraber Almanya ağırlıklı satışlarımız başladı. Singapur'a da ürün gönderdik. Avrupa'nın perakende zincirlerine, direkt marketlere satışlarımız var. İnşallah verimli, güzel bir sezon geçireceğiz." ifadesini kullandı.

Kuşkonmazın sağlık açısından önemli bir gıda olduğuna değinen Aksoy, gastronomi alanında da mutfağa değer katan bir sebze olduğunu vurguladı.

Aksoy, kuşkonmazın gen kaynağının Anadolu coğrafyası olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:

"Anadolu'da nereye gitseniz kuşkonmazın yabani türleri ile karşılaşırsınız. Fakat üretim çok yeni. Atatürk zamanında Yalova Devlet Çiftliği'nde 15 dekar alanda ilk üretime başlanmış ama daha sonra vazgeçilmiş. Ben 7 yıldır bu işin içerisindeyim. Üretim son 2 yıldır belli bir büyüme içerisinde. Yurt dışında potansiyeli olan, ihracat açısından değerli bir sebze. Çünkü kuşkonmazın en büyük tüketim yeri Avrupa. Erkenci üretim ve uzun sezonumuzla çok büyük fırsatlara sahibiz. Dolayısıyla üretim arttıkça iç tüketimde daha çok bilinir hale gelecek, aynı zamanda ihracatın da önü açılmış olacak."