Bahçeli: Erdoğan Uyuyamıyor

Yalan Üzerine Yalanlar

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Kırıkkale'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ak Parti Genel Başkanı Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu eleştirdi. Bahçeli, "Bir tarafta Cumhurbaşkanı, öbür tarafta Başbakan, beraberce yalan üzerine yalan, iftira üzerine iftira her gün yeni bir şeyler uydurmak suretiyle Adalet ve Kalkınma Partisi'nin tek başına iktidar olmasını sağlayacak gayretler ortaya koyacaksınız" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Amasya ve Çorum'dan sonraKırıkkale'de partisinin milletvekili adayları tanıtım toplantısına katıldı. Partililerin "Devletin başına Devlet Gelecek" tezahüratları ile karşıladığı Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın muhtarlar toplantısına da değinerek şöyle konuştu:

"Bir tarafta Cumhurbaşkanı, öbür tarafta Başbakan beraberce yalan üzerine yalan, iftira üzerine iftira her gün yeni bir şeyler uydurmak suretiyle Adalet ve Kalkınma Partisinin tek başına iktidar olmasını sağlayacak gayretler ortaya koyacaksınız. Biraz evvel söylediğim gibi devletin tüm imkanlarını seferber edeceksiniz. Örtülü ödeneğin hem başbakanlık, hemde cumhurbaşkanlığı tarafından ne kadarı ne maksatla kullanıldığını kimseye söyleyemeyeceksiniz. Tesislerin açılışına devam edeceksiniz. Bir de muhtarlar toplantısı usulu çıktı. Seçiyorlar, davet ediyorlar. Sayın muhtarlarımız halkımızın seçtiği en yetkili olan şahsiyetlerdir. Muhtarlık önemli bir müessesedir. Muhtarlık istismar edilemez, Cumhurbaşkanı da şimdi halk tarafından seçiliyor. Ondan evvel seçilen muhtardır. Muhtarlar 200 yıla yakın var olan müesseselerdir. Şimdi siz bunları topluyorsunuz. Onlara konuşma yapıyorsunuz, konuşmanın yarısından çoğu propagandaya dayalı. Muhtarlara iki güzel cümle söylüyorsunuz. Sonra gelin bir yemek yiyelim diyorsunuz. Ondan sonrada alkışlatıyorsunuz. Aralarına bir iki kişiyi serpiştirmişler 'en büyük sensin' diyor. İki cümle daha söylüyor. Türkiye'nin en zeki, en kurnaz insanı muhtarlardır. İçinizde muhtar varsa bunları bilir. Bir köy topluluğunun zekice yönetebilmek köyde oluşan insanlarımızın aralarındaki her türlü gerginliği gideren, akrabalık bağını kuvvetlendiren onları dengede ve kaynaşmış halde tutan muhtardır. Köye kim gelen olursa misafir eden muhtardır. Aşı yoktur AŞ bulur yine gelenin karnını doyurur. Yeterki köye hizmet olsun diye öyle insanların muhtarlık hizmetini daha verimli kılabilecek. Her türlü vaat de bulunuyorsun da muhtarlar için vaat de bulunmuyorsun, 12 muhtarlık toplantısını yapıyorsun onlardan gelenlerin siyasi amaçlarını da propaganda amacı olarak kullanmaya çalışıyorsun Bu muhtarların ağrına gider. Ama bugünkü şartlarda sesini çıkartamayan bir durumdur. Bu ve buna benzer bir çok olaylar yaşanmaktadır. Şimdi buna rağmen oy kaybına uğruyorsunuz."

Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ak Parti Genel Başkanı Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu eleştiren Devlet Bahçeli, "400 milletvekili istiyorsun veren yok. Sonra bunlar üzerinde çok yönlü çalışıyorsun. Başka imkanlar seferber etmeye çalışıyorsun. Parlamenter rejimi değiştirip bir başkanlık sistemi kurmaya hevesleniyorsun onunda 7 Haziran seçimlerinde mümkün olmadığını görünce fiili durum yaratıyorsun. Serol Ahmet de ne diyorsan, vesayet altında olduğu için ağzından çıkan ilk cümle 'baş üstüne' diyerek başka bir kelimeyi Recep Tayyip Erdoğan karşısında kullanamıyor. Bunlar anayasaya aykırıdır, bakanlar kuruluna yakışmaz. Ben Başbakan mıyım yoksa yalan adı altında bir başbakanlık yapıp sana vesayet altında bulunan bir zavallı mıyım diyemiyor" dedi.

Devlet Bahçeli, kendisini herşeye hayır diyen bir siyasetçi gibi gösterilmeye çalışıldığını ima ederek, koalisyon için Başbakan Davutoğlu'nu sunduğu 4 şartı partililerle de anlattı. Bahçeli, şöyle konuştu:

"7 Haziran seçimlerinden bir hükümet çıkarmamak için elden gelen gayreti gösterdiler. Bunu suçlarken de görüyor musunuz. 'MHP'liler Bahçeli hayır dediği için hükümet kurulamıyor' dediler. Sen hangi maksatla AKP ile MHP'nin koalisyon kurulmasını istiyorsun. Önce gel bir anlat ben sizlere söylüyorum. Şimdi de tekrar ediyorum. MHP'nin herhangi bir parti ile özellikle de kurmasının dört şartı vardır. Nitekim 17 Temmuz Pazartesi günü 14.30'da başlayıp 2 saat 26 dakika süren toplantıda bu ceketimin cebindeki notumu çıkarttım. Başbakan'a okudum. Her biriniz Serol Ahmet'ten önemlisiniz, size de okuyorum. MHP'nin koalisyon kurulmada öncelikleri ve ilkeleri şunlar; Bir; Anayasanın ilk dört maddesine tereddüte mael bırakmayacak derecede işten bağımlılık ve saygının berrak bir mizaç ve beyanatta ispati vaz geçilmez ön şartımızdır. Yani milli devlet, toprak bütünlüğü. Bayrağımızın Albayrak, başkentimizin Ankara, resmi dilimizin Türkçe olduğu maddelerdir bunlar. İkinci; Türkiye nin yıkım ve çözülmesine hizmet eden, çözüm sürecinin eksiksiz bahanesiz, herhangi bir kafa karışıklığına meydan vermeden tümüyle tasfiyesi müzakere kabul etmeyen talep ve beklentimizdir. Çözüm buzdolabında ise, buzdolabının fişi çekilerek çürümeye terkedilmesini samimi ve dürüstlük olarak talep ediyoruz. Üçüncü madde; Tüm devlet ve toplum hayatını felç eden adalet ve ahlak kurallarını hiçe sayan rüşvet ve yolsuzluk vakalarının 17-25 Aralık kapsamında tekrar ele alınarak ucu kime dayanırsa dayansın üzerine gidilmesi, tartışmasız isteğimizdir. Dördüncü madde: Anayasal ve sorumluluklarının inat ve ısrarla çiğneyen hiçbir kural ve ilke tanımayan Cumhurbaşkanının görevinin gerektirdiği meşru ve hukuki zemine bulunmasının yanında kuvvet ayrımı prensibinin parlamenter demokrasi ile muhafazası istikrarlı ve sağlıklı bir koalisyon için aradığımız temel kriterdir."

MHP lideri Devlet Bahçeli, vatandaşlardan da oy kullanmaları ve kullandıkları oya sahip çıkmalarını istedi. Sessizliğin öfkeyi beraberinde getireceğğini ve bunun da öfke patlamasına yolaçağını ileri süren Bahçeli, bu patlamanın sandıkta olması gerektiğini söyledi. Bahçeli, "Sandıkta öfkeyi patlatmalıyız. Bu patlama bir demokrasi patlamasıdır. Sandığa gidecek ve oyunuzu kullanacaksınız. Kullandığınız oyu namus kabul edecek ve koruyacaksınız. Kimseye çaldırmayacaksınız" diye konuştu.