Başbakan Erdoğan: Bu Davada, Dava Arkadaşını Yolda Satmak Yoktur

Cumhurbaşkanı Adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim davamızda "ben' yoktur, bizim davamızda "biz' vardır "biz'. Bizim davamızda koltuk hırsı, makam hırsı, rütbe hırsı yoktur. Bu davada, dava arkadaşını yolda satmak yoktur. Bizim davamızda sinsilik yoktur, arkadan hançerleme yoktur, arkadan kuyusunu kazmak yoktur" dedi.

Erdoğan Cumhurbaşkanlığı seçim çalışmaları kapsamında 30'uncu il mitingini Kayseri'de yaptı. Pazar günü sandığa gidileceğini anımsatan Başbakan Erdoğan "Milletin adayını cumhurbaşkanlığına taşıyoruz" dedi.

Kayseri Cumhurbaşkanlığı makamının da, cumhurbaşkanlığı seçiminin de ne anlama geldiğini en iyi bilen, en yakından takip eden illerden biri olduğunu kaydeden Erdoğan, "2007 yılındaki süreci siz yakından izlediniz, çok yakından takip ettiniz. 10'un cumhurbaşkanının görev süresi dolunca 11'inci cumhurbaşkanımızı seçmek üzere hazırlıklarımıza başladık. Bir grup toplantımızda adayımız açıkladık. Cumhurbaşkanı adayımız kardeşim Abdullah Gül'dür dedik. Geçmişte cumhurbaşkanlığı seçim süreçleri nasıl işlediyse aynısını yaptık. TBMM'de anayasa, yasalar, içtüzük çerçevesinde seçim turlarını başlattık. O esnada demokrasiden milli iradeden ve milletten haz etmeyenler devreye girdiler. Cumhuriyet tarihi boyunca yaptıklarını yaptılar seçimleri kilitlemeye çalıştılar. AK Parti içinden biri cumhurbaşkanı seçilemez dediler. AK Partiye Cumhurbaşkanı seçtirmeyeceğiz dediler. 267 diye bir garabeti ortaya çıkardılar" şeklinde konuştu

Anayasa mahkemesinin 367'şartını dayatması ile seçimin sonuçsuz kaldığını belirten Başbakan Erdoğan, statükoya, vesayete, çetelere, mafyaya, hukuksuzluğa karşı geldiklerini aktardı.

-"TÜRKİYE'DE CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINI BİR VESAYET MAKAMI OLMAKTAN ÇIKARDIK"-

Danıştay saldırısı ile kendilerine gözdağı verilmek istendiğini belirten Başbakan Erdoğan açıklamalarına şöyle devam etti:

"Tahditlere aldırmadık. Bildiri yayınladılar, buruşturduk çöpe attık. Hukuku çiğnediler öyle ise hodri meydan dedik. Önce seçim kararı aldık 22 Temmuzda milletim yüzde 47 ile yanımızda olduğunu gösterdi. Seçimin ardından TBMM'ye geldik cumhurbaşkanlığı seçim sürecini yeniden başlattık. Abdullah Gül kardeşimizi Türkiye Cumhuriyetinin 11. Cumhurbaşkanını seçtik. Ama durmadık. 1938'den beri Türkiye için kriz sebebi olan, kaos sebebi olan her seferinde büyük tartışmalara yol açan cumhurbaşkanlığı seçimini artık parlamentodan alalım millete verelim. Millete gittik. Millet Yüzde 69 oy oranı ile vekiller değil biz seçeceğiz dedi. Ona da itiraz ettiler, onu da engellemeye çalıştılar. Dönemin Cumhurbaşkanı tarafından veto edildi. Halk oylamasını aşamadılar. Böylece bir dönemi kapattık. 2007'de attığımız bu adımla Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı makamını bir vesayet makamı olmaktan çıkardık.

-"AMA BUNU YAPACAK İRADE SENDE YOK"-

Bu süreci hazmedemeyenler devamlı nifak tohumlarını ektiler. Ülkemiz için, milletimiz için, bayrağımız, devletimiz için yaptıklarımızdan dolayı hep fitne sokmaya çalıştılar. Bunlardan bir tanesi de bu Bahçeliydi. Cumhurbaşkanımızı çok seviyor biliyor musunuz? Bana da nasihatte bulunuyor. Orada dur işte diyor. Biz bu makamlara milletle geldik. Sana ise milletim bırakın bu makamları hale yüzde 13'te kaldın sende zerre kadar yüz olsa bir defa 15-16 yıldır o koltukta oturuyorsun çeker gidersin, ben bu işi başaramadım buraya başkası gelsin dersin ama bunu yapacak irade sende yok. Onlar bu yola başarılı olmak için çıkmıyorlar ki, iktidara talip olmak için çıkmıyorlar ki. Onlar bu yola sadece partilerinin koltuğunda oturmak için çıkıyorlar. Çünkü onlarda hizmet siyaseti yok, onlarda başarıya kilitlenmek yok.

-"BU DAVADA DAVA ARKADAŞINI YOLDA SATMAK YOKTUR"-

Biz bu yola çıktığımız andan itibaren birileri pusuya yattılar. Partimizi içinde nifak çıksın diye çok uğraştılar. Partimiz içine fitne yerleştirmek için çok uğraştılar. Hiç bir zaman bunu başaramadılar. Çünkü o pusuda yatanlar bizim nasıl bir davanın, nasıl bir dava ahlakının, nasıl bir dava kültürünün sahipleri olduğumuzu hiçbir zaman anlamadılar. Biz kökü Selçukluda olan ulu bir çınarın kollarıyız. Biz cihanı titreten Osmanlı çınarının dallarıyız. Biz bu yola dün çıkmadık, biz asırlardır bu kutlu yolda yürüyenlerin takipçileriyiz. Bizim davamızda 'ben' yoktur, bizim davamızda 'biz' vardır 'biz.' Bizim davamızda koltuk hırsı, makam hırsı, rütbe hırsı yoktur. Bu davada, dava arkadaşını yolda satmak yoktur. Bizim davamızda sinsilik yoktur, arkadan hançerleme yoktur, arkadan kuyusunu kazmak yoktur. Biz millete hizmetkârlık uğruna yol çıkmış dava arkadaşlarıyız. Millete hizmet yolunda bencillik yoktur."

-"BİZ YIKILMADIK"-

Haçlılar geldiler. Bu toprakları işgal ettiler umudumuzu yitirmedik. Moğollar geldiler bu toprakları işgal ettiler asla umudumuzu yitirmedik. Çanakkale'ye en modern, en güçlü ordularla geldiler tek bir adım bile geri adım atmadık. Mondros dediler, Serv dediler boyun eğmedik. Ezanımızı susturdular ama biz susmadık. Camilerimizi yıktılar ama biz yıkılmadık. Kızlarımızın başlarını, zorla açtılar yılmadık. Defalarca partilerimizi kapattılar vazgeçmedik. İşte biz böyle bir kültür ile böyle bir sabır ile böyle bir teslimiyetle bugünlere uğraştık. İnşallah bu dava bu şekilde istikbale yürüyecek.

-"İSİMLER FANİDİR, BAKİ OLAN DAVADIR"-

İsimler fanidir, baki olan davadır. Asırlar boyunca isimler üzerine bina edilmiş, fani davaların peşinden gitmedik. Bizim dava sancağımızı omuzlayacak, en yüksek burçlara dikecek nice genç Osmanlarımız var. Biz nifak için, fitne için, pusuda yatanları sevindirmeyeceğiz. AK Parti içinde sorun çıksın diye elini ovuşturanlara, Bahçelilere malzeme vermeyeceğiz. Kılıçdaroğlu gibi tiplere prim vermeyeceğiz."DEVAM