Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, BDP Milletvekili İbrahim Binici'nin Şanlıurfa Viranşehir'de çıkan olaylar sırasında polise yönelik silah çekmeye yeltenmesi olayını kınadı.
Bozdağ, "Uluslararası Braille Kur'an Konferansı" için geldiği Esenyurt Belediyesi Kültür Merkezi'nde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
BDP Milletvekili İbrahim Binici'nin Şanlıurfa'da polise silah çekmeye yeltendiğinin hatırlatılması üzerine Bozdağ, şunları söyledi:
"Çok çirkin bir fotoğraf. Çok çirkin bir hareket. Kendini bilmez bir yaklaşım, haddini bilmez yaklaşım olarak görüyorum. Milletin vekilleri, millete örnek olması lazım. Polis, hepimizin can ve mal emniyetinin bekçisidir, muhafızıdır, bizi koruyandır. Görevlerini canları pahasına yapan insanlara karşı böylesi bir yaklaşımı şiddetle kınıyorum, lanetliyorum. Bu bir noktada bilinç altının dışa vurumu gibi bir yaklaşım da kabul edilemez çirkin bir yaklaşımdır."
BDP'nin bu konudaki tutumunun nasıl olacağının da önemli olduğunu kaydeden Bozdağ, "BDP'nin bu milletvekilinin çirkin yaklaşımı karşısında nasıl bir tavır takınacağı da ayrı bir konu. Umarız onlar bu çirkin davranışa pasif durarak ortaklık etmezler. Gereğini yaparlar. Yapmazlarsa zaten milletimiz bu yaklaşımları değerlendiriyor. Sandıkta bunun cevabını verir ama kabul edilemez çirkin bir yaklaşım" ifadelerini kullandı.
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün de polislere karşı "kabul edilemez ve çirkin bir yaklaşım" ortaya koyduğunu kaydeden Bozdağ, ancak CHP'den bu konuda herhangi bir sesin yükselmediğini ifade ederek, "Ben hem Hüseyin Aygün'ü hem de İbrahim Binici'yi kınıyorum. Bu tutumlarını çirkin bulduğumu bir kez daha ifade ediyorum. Bunu kendini bilmez kişilerin yaklaşımı olarak görüyorum" diye konuştu.
-Anayasa tartışmaları-
"Yeni Anayasa çalışmalarının uzaması veya gecikmesi ihtimali olabilir mi-" şeklindeki soruya karşılık da Bozdağ, yeni anayasanın, 1982 Anayasası yürürlüğe girdiği günden bu yana milletin talebi olduğunu vurguladı.
Bozdağ, "Bu, Türkiye'nin bir anayasa sorunu olduğunu gösteriyor. Bizim bu sorunu aşmamız, bu sorunu çözmemiz lazım. O yüzden de mecliste bir uzlaşma komisyonu kuruldu. Bütün partiler eşit temsil ediliyor. Oy birliğiyle karar alınıyor. Bizim arzumuz, bu uzlaşma komisyonunun başarılı bir çalışma yaparak yeni anayasayı uzlaşmayla milletin huzuruna getirmesidir" diye konuştu.
TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun 31 Aralık 2012 tarihinde dolan süresinin 3 ay uzatıldığını hatırlatan Bozdağ, sözlerine şöyle devam etti:
"Önümüzdeki üç ay içinde Meclis Uzlaşma Komisyonu görevini başarıyla tamamlarsa, bu uzlaşmayla yeni bir anayasa yapma başarısı olarak ortaya çıkacaktır. Biz böylesi bir başarıyı arzu ediyoruz. Bu çalışmaların ucu açık olursa o zaman bu yeni anayasa konusunda bizim başarılı olamayacağımız anlamı da çıkar. Çünkü bunu zamana yaymak bir anlamda ipe un sermek gibi halk tabiriyle karşılık bulan bir yaklaşımdır. Biz yeni anayasa konusunda hazırlıklıyız. Herkes hazırlıklı. Öyleyse bir araya gelip, uzlaşıp, yaklaşmak lazım ve komisyon da bunun için bir yıllık süreyi kendine biçti. 'Bir yıllık sürede ben bu işi yaparım' diyen komisyonun bir yıllık sürede bu işi yapamaması ve ek süre talebi oldu. Bu da makul karşılandı, 'olabilir' dendi, bir kez daha böyle bir imkan verildi. Bu sürenin uzaması halinde 2014'e doğru baktığınızda mahalli idareler seçimi, arkasından Cumhurbaşkanlığı, arkasından milletvekilliği seçimi var. Bu kadar seçimin olduğu bir ortamda, 'Bu işi yaparız' diyenler yanlış söylüyorlar. Başka türlü bir ifadeye dilim varmıyor. Öyleyse bizim elimizdeki takvim belli. Biz bu takvim içinde bunu yapmamız lazım. Bu da 2013'ün içinde diyelim ilk 3 ayda bittikten sonra da bitmiyor. Kamuoyu bunu tartışacak, arkasından Anayasa Komisyonu'na gelecek, arkasından TBMM'de görüşülecek ve arkasından halk oyuna gidecek. Baktığınızda bu işi biraz daha ötelemek, biraz daha ileri taşımak,
'Esasında kibarca biz bu işin yapılmasını istemiyoruz, masadan da kalkmıyoruz ama böyle uzatarak yapılamaz, fiilen imkansız hale getirmek istiyoruz' gibi bir anlam taşır. O yüzden bu noktada samimiyiz."
Bozdağ, belirtilen sürede uzlaşma sağlanamaması halinde, Türkiye'nin yeni anayasa talebinin ortadan kalkmış olmayacağını belirtti.
Yeni anayasanın muhatabının tüm siyasi partiler olduğunu kaydeden Bozdağ, şöyle devam etti:
"Biz AK Parti olarak bundan sonra, Başbakanımızın ifade ettiği gibi, uzlaşabildiğimiz partilerle bir araya gelerek, iki partiyle olur iki partiyle uzlaşabiliriz, bir partiyle uzlaşabiliriz ya da başka formüller olabilir, uzlaştığımızda yeni anayasa talebini beraber hayata geçirebiliriz. Bu kapıları kapatmıyoruz ama uzlaşamadık hiçbir şey olmadı, o zaman yeni anayasa talebinden vaz mı geçeceğiz- Hayır vazgeçmeyeceğiz. Türkiye yeni anayasa talebinden vaz mı geçecek- Hayır vazgeçmeyecek. Bu sorun sona ermiş olacak mı- Siyaset kurumu, bu sorunu ortadan kaldırmakla vazifeli bir kurumdur. Biz üzerimize düşeni yapacağız. Milletimizin huzuruna yeni anayasayla çıkabilmek için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Umarız bütün partiler bu noktada kendileri için öngörülen süre içinde yeni anayasayı uzlaşmayla çıkarma başarısı gösterirler. Bizim dileğimiz, temennimiz odur. Böyle bir başarı ortaya çıkmazsa yeni anayasa konusunda milletimize verdiğimiz sözü hayata geçirmek için vazgeçmeyeceğiz. Yeni anayasayı hayata geçirmek konusunda yolumuza devam edeceğiz."
Muhabir: Etem Geylan
Yayıncı: Erdal Turanlı - İSTANBUL
Son Dakika › Güncel › Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?