Başbakan Binali Yıldırım, pazar günü yapılacak "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"ne CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yerine partiden bir heyetin geleceğine yönelik açıklamaya ilişkin, "Keşke kendileri gelseydi. Yani parti başkanları gelse, orada vatandaşa hitap etselerdi çok daha güzel birlik beraberlik görüntüsü olurdu. En azından temsilci göndermeleri partilerinden, o da bir anlamda birliğe beraberliğe verdikleri önemi gösterir diye düşünüyorum." dedi.
Yıldırım, CNN Türk- Kanal D ortak yayınındaki "Gündem Özel" programında açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Tarih boyuca birçok medeniyetin hedefi olan Türkiye'nin dinamik bir coğrafyada bulunduğuna dikkati çeken Yıldırım "O yüzden başkalarının bir tehdidi varsa, bizim 10 tehdidimiz var ama bu bölgenin bize verdiği bir sorumluluk da var. Bu sorumluluk nedir? Bölgesel istikrarı, huzuru, barışı sağlamak. Burada da umut Türkiye." diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, programa katılmadan önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edildiği belirtilerek, yeni bir kanun hükmünde kararname hazırlığının olup olmadığının sorulması üzerine, olağanüstü hal kapsamında bugüne kadar üç kanun hükmünde kararname çıktığını hatırlattı.
Bundan sonra da çıkacak kanun hükmünde kararnamelerin olduğunu belirten Yıldırım, "Önümüzdeki günlerde yeni bir kanun hükmünde kararname yayımlanacak, onunla ilgili hazırlık çalışmaları devam ediyor. Dahil edilecek konuların ne olacağı hususunda uzmanlar, bakan arkadaşlarımız çalışıyorlar. Zannediyorum birkaç güne kadar toparlanmış olacak." şeklinde konuştu.
Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da yaşanan terör olaylarını da ele aldıklarını ifade eden Yıldırım, Yüksek Askeri Şura sonrasında Türk Silahlı Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlığında terfi ve tayinlerin olduğunu hatırlattı.
Hem şuranın tarihinin erkene alındığını hem de ataması yapılanlara göreve başlamak için 48 saat tanındığını anımsatan Başbakan Yıldırım, geçmiş yıllarda devir teslimlerin 30 ağustoslarda yapıldığını belirtti.
Atanan personele görev yerlerine gitmeleri için tanınan sürenin yarın itibarıyla tamamlanacağına işaret eden Yıldırım, şöyle konuştu:
"Bütün atanan komutanlar görev yerlerine gidecekler ki bir zafiyet oluşmasın. Görevlerine hızlıca başlamış olacak. Bu hafta sonu gelmeden herkes görev yerinde başlamış olacak ve operasyonlar bir güvenlik zafiyeti ortada olmasın diye bu tedbirleri aldık. Bunların detaylarını görüştük. Yarın Cumhurbaşkanımız Genelkurmay'a bir ziyarette bulunacak, geçmiş olsun ziyaretinde bulunacak. Ayrıca Pazar günü 'Demokrasi ve Şehitler Mitingi' var İstanbul'da. Bunu konuştuk. Burada siyasi partilere de Sayın Cumhurbaşkanımız davet yaptı. CHP Genel Başkanı katılmayacak ama bir heyet gönderecek. MHP'den de bu akşam cevap geleceğini düşünüyor."
"Keşke kendileri gelseydi"
Başbakan Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun mitinge katılmayacağı, onun yerine partisinden bir heyetin geleceğinin açıklanmasına yönelik değerlendirmesi sorulması üzerine, "Keşke kendileri gelseydi. Yani parti başkanları gelse, orada vatandaşa hitap etselerdi çok daha güzel birlik beraberlik görüntüsü olurdu ama en azından temsilci göndermeleri partilerinden, o da bir anlamda birliğe beraberliğe verdikleri önemi gösterir diye düşünüyorum." yanıtını verdi.
Yeni kanun hükmünde kararnamenin MİT'in yeni yapılanmasına ilişkin olup olmayacağı sorulan Başbakan Yıldırım, istihbaratla ilgili bir çalışmanın yapıldığını belirtti.
Yıldırım, bunun nasıl olacağına dair verilmiş tam bir kararın olmadığını, çeşitli alternatifler, seçenekler üzerinde çalışmaların sürdüğünü söyledi. Başbakan Yıldırım, bunların tamamlanmasının ardından konunun Cumhurbaşkanı Erdoğan ile de değerlendirileceğini ve ona göre karar verileceğini anlattı.
"İstihbaratla ilgili bir dağınıklık olduğu söz konusu." diyen Yıldırım, MİT'in yanı sıra Emniyet'in ve Jandarma'nın da istihbarat birimlerinin olduğuna dikkati çekti. Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Bütün bunlar olurken genel anlamda da istihbaratla ilgili sorunlarımızın olduğu da ortada, bu bir sır değil. Son, 15 Temmuz olayında da bunu net olarak gördük. İstihbarat bir ülkenin güvenliği, geleceği için olmazsa olmaz öneme sahip bir iştir. Bilgiye sahip olmazsanız başınıza gelecek olaylara tedbir alamazsınız, almakta geç kalırsınız. Bizim 15 Temmuz'da yaşadığımızın izahı, özeti budur. Eğer yeterli istihbarat alınabilseydi, bu istihbarat vakitlice elde olabilseydi, belki de bu mesele bu noktaya gelmeyebilirdi. Bunlar ayrı meseleler, bunların sağlıklı bir ortamda değerlendirmesi elbette yapılıyor, yapılacak. Yapacağımız istihbarat yeniden yapılanması iç ve dış tehditleri aynı derecede ele alacak ve onlara yönelik etkin operasyonel tedbirler, olayları önleme, istihbarata karşı koyma tedbirleri gibi birçok tedbiri içerecek. Modern gelişmiş ülkelerin sahip oldukları bir istihbarat alt yapısı gibi bizim de var. Tabii nasıl MİT var, diğerlerinin de birikimleri var, ama önemli olan buradaki koordinasyonsuzluğu, dağınıklığı ortadan kaldırıp, bilgi kirliliğine meydan vermeden görev tanımlarını net olarak yaparak istihbaratın içeride ve dışarıda sağlıklı işlemesini sağlamak."
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Başbakan Yıldırım: (1) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?