Beşiktaş'taki Terör Saldırısı Davası

Beşiktaş- Bursaspor arasında 10 Aralık 2016'da oynanan maçın ardından terör örgütü PKK tarafından Vodafone Park çevresinde gerçekleştirilen ve 39'u emniyet mensubu 46 kişinin şehit olduğu, 243 kişinin de yaralandığı terör saldırısına ilişkin haklarında dava açılan sanıkların yargılamaları sürüyor.

İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki binada yapılan duruşmada, Beşiktaş saldırısını gerc¸ekleştiren canlı bombalar Kadri Kılınç ve Burak Yavuz'u, saldırı o¨ncesi sakladıgˆı iddia edilen tutuklu sanık Yakup Şahin savunma yaptı.

Sanık Şahin, Beşiktaş patlamasını cezaevindeyken öğrendiğini savunarak, iddianamede adının birlikte geçtiği kişilerle hiçbir ilgisinin olmadığını söyledi.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinde "terör örgütü üyeliği" suçundan yargılandığını anlatan sanık Şahin, "Hakkımda atılan iftiralar nedeniyle yargılanıyorum. Ben tekstil işinde çalışıyorum. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesindeki ifademi tekrar ediyorum. Bu bir utançtır." dedi.

Mahkeme başkanı, sanık Şahin'e, dava kapsamında tanık olarak dinlenilen başka dosyadan tutuklu İhsan Köçeroğlu'nun ifadesini hatırlattı.

Başkan, İhsan Köçeroğlu'nun ifadesinde, Yakup Şahin'i kırsaldayken aktif bir milis olarak bildiğini söylediğini aktararak, şöyle konuştu:

"İhsan Köçeroğlu, 'İstanbul'a yanına geldik. Bize kalma yeri temin edecekti' demiş. Kendisine 'Senin canlı bomba Burak Yavuz ile irtibatını olup olmadığını' sorduk. 'Kırsaldan eylem için gönderildi ama nereye gönderildi bilmiyorum. İkisi de beraber (Burak Yavuz ve Kadri Kılınç) Diyarbakır'da kırsaldaydı. Yakup Şahin, kendilerine yer temin ettiğini söylemişti.' demiş. Sen, 'Biz sağlamız, Beşiktaş'a gelen arkadaşları misafir ettik, biz sağlamız, güvenilir yurtseverleriz' demişsin. Bir de örgüt sana küçükbaş hayvan beslemen için 40 bin lira para vermiş, yine silah alman için para vermişler. İddianamede, saldırıyı yapan iki teröristle Esenyurt'ta görüştüğün, senden bidon istedikleri, özellikle amonyum nitrat ve kalacak yer temin etmeni istemişler. Bu konudaki savunman nedir?"

Sanık Şahin, "Hepsi iftiradır. Hiçbir zaman örgütle bir bağım olmamıştır. Benim bildiğim tek Burak, Burak Yılmaz var. O da Trabzonspor'un oyuncusuydu. Bunları asla kabul etmiyorum. Mağdurum." dedi.

Duruşmada son olarak, dava konusu terör saldırısının planlayıcısı olduğu iddia edilen tutuklu sanık Zozan Kutum'dan savunma yapması istendi.

Tercüman eşliğinde Kürtçe beyanda bulunan sanık Kutum, "Böyle bir ortamda nasıl savunma yapabilirim? Bize sürekli hakaret ediliyor. Bu hakkı kim veriyor? Bu dava kiminle açılıyor?" dedi.

Daha sonra konuşmasına Türkçe devam eden Kutum, "Bazı şeyler daha iyi anlaşılsın diye Türkçe konuşacağım. Bu davayı yürüten mahkeme heyeti mi, İstanbul Emniyeti mi, savcılık mı? Müştekilerin arasında bile Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü polisleri var. Bu nasıl bir psikoloji oluşturuyor bizler üzerinde? Bu koşullar altında savunma yapamam. Yoksa bu ortam provokasyona çok açık olur." ifadelerini kullandı.

Mahkeme başkanı, "Davayı heyet olarak biz yürütüyoruz." diyerek, İstanbul Barosundan Kutum'a atanan avukata bir sözünün olup olmadığını sordu.

Bunun üzerine araya giren Kutum, "O benim avukatım değil, sizin avukatınız." yanıtını verdi.

Söz alan sanık avukatı da, müvekkilinin savunma yapmak için uygun ortam oluşturulması talebinin yerine getirilmesini istedi.

Duruşma, taleplerin alınmasıyla devam ediyor.