CHP Heyetinden Türkiye Kamu-Sen'e Ziyaret

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili "Anayasa'nın bir darbe anayasasından kurtulup demokratik, daha da özgürlüklerin genişletildiği bir anayasa olmasını biz başından beri istiyoruz" dedi.

TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nun CHP'li üyeleri ile Türkiye Kamu-Sen'i ziyaret eden Akkaya, burada yaptığı konuşmada, komisyonun çalışma hayatı içinde sendikaların sorunlarını ve tespitlerini birlikte hayata geçirmek ve Meclis'te sendikaların sesi, kulağı olmak adına çalışmalar yürüteceğini söyledi.

Devlet Memurları Kanunu'nda yapılmak istenen düzenlemeyle kamu çalışanlarının kazanılmış haklarının ortadan kaldırılmaya çalışılacağını ileri süren Akkaya, bu düzenlemeye karşı olduklarını, sendikalarla işbirliği içinde hareket edeceklerini belirtti.

Yeni Anayasa

Yeni anayasa tartışmaları ve başkanlık sistemi konularına da değinen Akkaya, CHP olarak bu konudaki tavırlarının açık olduğunu dile getirdi.

Önceki dönemde de yeni anayasa konusunda ılımlı davrandıklarını ifade eden Akkaya, "Anayasa'nın bir darbe anayasasından kurtulup demokratik, daha da özgürlüklerin genişletildiği bir anayasa olmasını biz başından beri istiyoruz.  Ama bir başkanlık sistemi Türkiye'nin şartlarına uygun değil. Parlamenter sistemin olması bizim temel hedefimizdir" diye konuştu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, Cuma namazı düzenlemesiyle ilgili açıklamasını değerlendiren Akkaya, 11 yaşından bu yana çalışma hayatının içinde olduğunu, yaklaşık 47 yıllık süreçte çalıştığı hiçbir işletmede ya da kurumda Cuma namazıyla ilgili sorun yaşamadığını aktardı. Akkaya, şunları kaydetti:

"Çalıştığım iş yerlerinin hiçbirisinde Cuma namazıyla ilgili bir problem olmamıştır. Dinin bu kadar istismar edildiği bir dönemi yaşamadık. Kamuda Cuma namazı ile ilgili hiçbir problem oldu mu? Bunun siyaset malzemesi yapılmasını çok doğru bulmuyoruz. Yıllardır bu ülkede herkes 5 vakit namazını da kılıyor, cumasına da gidiyor. Özel sektörler de dahil hiç kimse engel olmuyor."

"Darbe dönemleri de dahil biz Cuma namazımızı kıldık"

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da konfederasyon olarak milli, manevi değerlere karşı son derece hassas olduklarını söyledi.

İnsanların ibadetlerini yapmalarının önünde bir engel varsa bu engellerin kaldırılması için siyasi iktidarların her türlü tedbiri alması gerektiğinin altını çizen Koncuk, "Darbe dönemleri de dahil biz Cuma namazımızı Allah'a şükür kıldık. Bu Memur-Sen tarafından gündeme getirildi. Bu zamana kadar ben 'Cuma'ya gidemiyorum' diyeni görmedim" dedi.

Memur-Sen'in kamu çalışanları adına oturduğu toplu sözleşme masasından büyük kayıplarla ayrıldığını öne süren Koncuk, "Kamu çalışanlarının ve emeklilerimizin, toplamda 5 milyon insanımızın enflasyon farkı toplu sözleşmede çalındı ve bu toplu sözleşmeyi bu sendikanın başkanı gözü kapalı imzaladı" ifadesini kullandı.

Toplu sözleşmede yapılan bir tanım değişikliği sonucu yıllık enflasyon değerinden alınacak farkta kayıp yaşandığını savunan Koncuk, "Bütün memurlarımız, bütün emeklilerimiz tam 2,71 enflasyon farkı alacaktı. Tam 1,8 kayba sebep oldu. Böyle bir sendikanın başkanı böyle bir toplu sözleşmeye imza atıyorsa istifası gerekir. Önce bunları çözsün. Bunları çözmeden başka şeylerle uğraşmanın da sendika yönünden alemi yok" değerlendirmesini yaptı.

Devlet Memurları Kanunu'ndaki değişiklik çalışmaları

Koncuk, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun değiştirilmesiyle ilgili de kanunun içeriğini bilen, bilmeyen herkesin yorum yaptığını söyledi.

"Çalışma hayatıyla ilgili önümüzdeki süreçte ciddi problemler yaşanacak gibi görünüyor" diyen Koncuk, şöyle konuştu:

"Hayatlarında belki bir kere 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun kapağını bile açmamış insanlar var. 657'nin neresi değişmelidir diye sorsanız en ufak bir fikir beyan edecek durumda da değiller. Bunların esas meselesi iş güvencesiz bir çalışma modeli. Bunu yapabilmek kolay değil. Bunu istemeleri bunu yapabilecekleri anlamına gelmiyor. Bu geçmişte de denendi. O da Anayasa Mahkemesinden geri döndü. Anayasa'nın 128. maddesi olduğu sürece, o madde değiştirilmediği sürece devlet memurluğu kavramını öyle kaldırmak kolay bir iş değil."