Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,"Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günu¨" kapsamında Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi'nde düzenlenen programda konuştu.
Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun kadına şiddetle ilgili sözlerine tepki göstererek "Ana muhalefetin başındaki zatın her seçim yenilgisinden sonra evde neler yaptığını düşünmek bile istemiyorum." dedi.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
"Kadınlarımız kendi meselelerine sahip çıktıkça bizler de daha cesur, etkin adımlar attık. Atmayı da sürdürüyoruz. Kadına yönelik bu şiddet asla kabul edilemez. Kadına şiddeti insanlığa ihanet olarak ilan etmiş bir Cumhurbaşkanı sıfatıyla diyorum ki, bu ihanetin içine giren herkes cezasını çekmelidir. Bu mesele sadece ülkemizin değil, tüm dünyanın sorunudur. Araştırmalar bu meselenin eğitim düzeyi ile maddi gelir ile çok da ilişkili olmadığına işaret ediyor. Doğu toplumlarına münhasır olduğu yönünde oluşturulmaya çalışılan ART niyetli algı da doğru değildir. Batı toplumları da aile içi şiddet konusundan muzdariptir. Asıl mesele cinsiyetten öte, insana bakış meselesidir. İnsana verilen değer meselesidir.
"ZİHİN KODLARINDA SORUN VARDIR"
Her kim, kadınlarla ilgili şiddeti öven bir söz söylüyor, bir tavır içine giriyorsa bilin ki onun zihin kodlarında bir sorun vardır. Bu kişinin bir çoban olması veya bir üniversite hocası olması, bir ilahiyatçı veya bir ateist olması arasında fark yoktur. Annelerin konumu çok farklı. Ayaklarının altına annenin cenneti seren bir inancın mensupları olarak kadınlarla ilgili yanlış algıların dinimizle ilişkilendirilmesini asla kabul edemeyiz. Ne demişiz, anavatan demişiz. Kadını yar olarak, canan olarak tarif eden bir kültürün şiddet üretmesi de işin tabiatına aykırıdır. Ülkemizde insana ve kadına dair yanlış algılar, kabuller varsa bunun sebebini dinimizde veya kültürümüzde değil, daha derinlerde aramak durumundayız. Biz aslında tüm milletimizin, hatta tüm insanlığın dertlerine derman aramış oluyoruz. Kadınların, eğitim, şiddet gibi sorunlarını çözememiş bir toplumun hedeflerine ulaşamayacağını da biliyoruz. Çünkü kadın yoksa toplumun yarısı da yoktur.
BAKANLIK 20 BİN KADININ DAVASINA MÜDÜHİL OLDU
Kadınların asli unsuru, temel taşıyıcısı haline getirmenin mücadelesini verdim. Bugün burada sizlerle birlikteliğim sadece bir protokol görevi değil, kadınların mücadelesine verdiğim samimi desteğin bir nişanesidir. AK Parti'nin iktidara geldiği günden beri, kadınlarımızın önündeki engelleri kaldırmak için tarihi reformlar gerçekleştirdik. Bunların en önemlilerinden biri ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanundur. Gerçekten tarihi bir dönüm noktasıdır. Bakanlığımız şu ana kadar şiddete uğramış 20 bin kadının davasına müdahil olarak mağdur kadınlarımızın yalnız olmadığını göstermiştir. Kadına yönelik şiddetle mücadele için hazırlanan eylem planlarını hassasiyetle uyguluyoruz. Eğitim çalışmalarında yüzbinlerce kamu görevlisine ve askerimize ulaşıldı. Şiddeti önleme merkezlerini, kadın konukevlerini 81 ile yaygınlaştırdık.
"YENİ BİR EYLEM PLANI HAZIRLANDI"
Ekonomik ve sosyal hayattaki etkinliklerinin artırılması konusunda da önemli adım attık. Yılbaşından itibaren uygulanmaya başlanacak yeni bir eylem planı hazırlandı. Erken yaşta ve zorla evlilik artık geride bırakmamız gereken önemli bir sorundur. Ülkemizde günümüz şartlarında erken sayılabilecek 14,15,16 yaşlarındaki evlilik oranı yüzde 4'lere kadar geriledi. Burada ortaöğretimdeki kız çocuklarımızın oranının yüzde 85'e çıkmasının çok önemli katkısı bulunuyor.
Ana muhalefetin başındaki zat çıkmış konuşuyor. Öğretmenlerle ilgili bir şeyler anlatıyor. Sen ne anlatıyorsun? Okuma yazma oranlarının yüzde yüzlere doğru yürümesi iktidarımız döneminde oldu. Bizim ordumuzun bayanlar ayağı da çok sağlamdır. Yükseköğretim öğrencileri arasındaki kız öğrencilerimizin oranının yüzde 13.5'tan yüzde 44.5'a çıkmış olması da sevindiricidir.
Esasen 2005 yılından bugüne kadar istihdam sayımızı 9 milyon 200 bin artırmış olmamıza rağmen işsizliğin halen çift haneli rakamlarda geziyor olmasının sebebi kadınlarımızın iş gücüne katılımdaki artıştır.
Sadece mikro kredi uygulamasından 160 bin kadın yararlanmıştır. Daha yüzlerce, binlerce örnek sayabilirim. Bu irade devam ettikçe diğer sorunların da çözümü sadece zaman meselesidir. Kadınlarımızdan tek istediğimiz bizim bu mücadelemize destek olmaları. Kadın haklarının ideolojik saplantılarının istismar aracı olmasına dönüştürmek isteyenler en büyük zararı verenlerdir. Kadın meselesini de bize saldırmak için kullananlara da eyvallah etmeyiz.
"KILIÇDAROĞLU'NUN EVDE NELER YAPTIĞINI DÜŞÜNMEK BİLE İSTEMİYORUM"
Ana muhalefetin başındaki zatın skandal ifadeleri bunlardan biridir. Üstelik de kadınlara yönelik toplantıda bu zat: Erkek işsizse, eve yeteri kadar para gelmiyorsa, akşam tencere kaynamıyorsa, bu erkek de gelir hıncını karısından alır.
Bunu diyen Bay Kemal. Böyle çarpık bir zihniyet olur mu? Böyle yoz bir bakış açısı olabilir mi? Bu kadına şiddeti alenen meşru gören bir anlayıştır. Ana muhalefetin başındaki zatın her seçim yenilgisinden sonra evde neler yaptığını düşünmek bile istemiyorum. "
Son Dakika › Güncel › Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na Çok Sert Kadına Şiddet Cevabı: Evde Neler Yaptığını Düşünmek İstemiyorum - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?