Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni

Adana, Mersin, Hatay ve Osmaniye'de, şehit aileleri ve gazilere Devlet Övünç Madalyası verildi.

Adana'da Ramazanoğlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Törende şehit polis memuru Hacı Canan Coşkun'un oğlu Erdem Eren Coşkun da "Çanakkale" isimli şiiri seslendirdi.

Vali Mustafa Büyük, burada yaptığı konuşmada, bugünlerin herkesin hassasiyetlerinin arttığı, manevi duyguların yükseldiği özel günler olduğunu belirterek, şehitleri en samimi duygular, rahmet ve minnetle yad ettiklerini, gazilere sağlık, sıhhat dilediklerini kaydetti.

Türk milletinin tarih boyunca kendisine karşı yapılan her türlü saldırıya kahramanca cevap verdiğini, bağımsızlığını hiçbir zaman kaybetmediğini ve milli birlik ile beraberliğini hiçbir dönemde bozmamış asil bir millet olduğunu ifade eden Büyük, "Hiçbir zaman bu milletimiz kendisine canıyla emek vermiş, canıyla korumuş insanını unutmayacak, her zaman itibarla, izzetle onu yüceltecektir. Bu çerçeve içerisinde de şehitlerimizin yakınları ve gazilerimiz her zaman bizim minnetle andığımız hizmetinde olmaktan gurur duyduğumuz insanlardır" dedi.

Konuşmanın ardından, 16 Eylül 1995'te şehit olan Üsteğmen Murat Erdem ve 11 Haziran 2014'te şehit olan polis memuru Hacı Canan Coşkun ile gazi polis memurları İsmail Ertok, Murat Keskin, gazi piyade er Cem Erman Eşsiz'in öz geçmişleri okundu.

Vali Büyük, şehit üsteğmen Erdem'in annesi Mualla Erdem ile polis memuru Coşkun'un oğlu Erdem Eren Coşkun'a, gaziler Ertok, Keskin ve Eşsiz'e Devlet Övünç Madalyası ve beratlarını verip, şehit yakınları ile gaziler ve aileleriyle fotoğraf çektirdi.

Tevcih törenin ardından Mualla Erdem, oğlu için yazdığı duygularını okuyarak, "Hani ormanlar yanar ya hani mangallarda kömür kor olur ya işte annenin yüreğine kor ateş koydular. 27 yaşında bir komutan murad almamış, evladım damat olmamış. Benim yüreğime bu ateşi koyanları da Allah affetmesin" ifadesini kullandı.

Zaman zaman duygusal anlar yaşayan Erdem, konuşmasının ardından başı döndüğü için sahneye getirilen sandalyeye oturdu.

Törene 6. Mekanize Piyade Tümen Komutanı Tümgeneral Osman Erbaş, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Aytekin Şahin, Emniyet Müdürü Cengiz Zeybek ile davetliler katıldı.

Mersin

Mersin'deki Devlet Övünç Madalyası tevcih töreni, Mersin Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.

Vali Özdemir Çakacak, törendeki konuşmasında, şehitlerin ve gazilerin, fedakarca yaptıkları çalışmalarla milletin ve vatanın sonsuza kadar var olacağı iradesini tüm dünyaya bir kez daha gösterdiğini söyledi.

İslam dininin, vatan uğruna mücadele eden şehitleri cennet mertebesiyle ödüllendirdiğini vurgulayan Çakacak, "Şehitlik ve gazilik mertebesine yükselmiş evlatlarımızı, bizler de millet ve devlet olarak asla unutmayacak, onların vatan ve millet uğruna gösterdiği bu büyük fedakarlıkları asla karşılıksız bırakmayacağız" dedi.

Vali Çakacak, birlik ve beraberlikle bugüne kadar karşılaşılan bütün sıkıntıların üstesinden gelindiğini belirterek, "Atalarımızın bizlere kutsal emaneti olan vatanımızı göklerinde dalgalanan şanlı bayrağımızı ve minarelerinden yankılanan ezan seslerini sonsuza kadar yaşatmak için birlik, beraberlik ve kardeşlik içerisinde daima var gücümüzle birlikte olacağız, çalışacağız" diye konuştu.

Özdemir Çakacak, konuşmasının ardından şehit polis memuru Fatih Çevik'in eşi Hilal Çevik ile gazi polis memurları Hasip Kara, Yahya Aydın, Batuhan Göz, Erkan Kartal ve Hasan Bastık'a Devlet Övünç Madalyası takdim etti.

Duygu dolu anların yaşandığı törende eşinin madalyasını 20 aylık kızı Elif Sena ile alan Hilal Çevik gözyaşı dökerken, Vali Çakacak, şehit eşini teselli etti. İl Emniyet Müdürü Rahmi Baştuğ da şehidin küçük kızına oyuncak hediye etti.

Törene, Çakacak ve Baştuğ'un yanı sıra, şehit ve gazilerin yakınları, protokol üyeleri, askerler ve öğrenciler katıldı.

"Emaneti için yaşıyorum, ayaktayım"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Gümüşhane gezisinde görevli Malatya Emniyet Müdürlüğüne bağlı polisleri taşıyan otobüsün devrilmesi sonucu 13 Ekim 2014'te şehit düşen polis memuru Fatih Çevik'in eşi Hilal Çevik, tören sonunda AA muhabirine hislerini anlattı.

Çevik, acısının hala taze olduğunu dile getirerek, "Törende adı anıldığında, içimden 'keşke burada olmasaydım' dedim ama bir o kadar da 'iyi ki buradaymışım' dedim. O bana şehit eşliğini tattırdı, gururluyum ve mutluyum. 'O hiç ölmedi' diyorum. Bizi burada görmüştür o, biliyorum" ifadesini kullandı.

Eşi şehit olduğunda kızının 2 ay 25 günlük olduğunu anlatan Hilal Çevik, "Göreve giderken bana 'Allah'a ısmarladık, kızıma iyi bak' dedi. Onun bana emaneti var. Onun için yaşıyorum, ayaktayım" şeklinde konuştu.

Hatay

Hatay'da düzenlenen törenle de 4 şehit yakınına, bir gazi ve görev malulüne Devlet Övünç Madalyası ve beratları verildi.

Vali Ercan Topaca, Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Ankara'daki terör saldırısında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralananlara da acil şifa dileğinde bulundu.

Şehit ve gazilerin memleket, millet ve devlet için en çok sakınılan, kıymet verilen hayatını feda ettiğini belirten Topaca, şöyle devam etti:

"Bir millet şehidine, yakınına, gazisine sahip çıkabiliyorsa, devletinin, ülkesinin bekasına sahip çıkmıştır. Bir ülkenin şehit, gazi olmayı isteyecek evladı yoksa, o ülkenin geleceği aydınlık değildir. Geleceği sağlam temeller üzerine oturmamıştır, çünkü küçük bir tehlike anında bu tür evlatları yoksa herkes gemiyi terk eder, başka birileri gelir o topraklara, devlete sahip olur. Başkasının kölesi durumuna geliriz. Biz her zaman her an şehit olmayı isteyen, canını feda etmekten çekinmeyecek evlatlara sahibiz. Ne kadar şükretsek azdır."

Ülkenin birlik ve beraberliğini bozmak için uğraşanların olduğuna dikkati çeken Vali Topaca, şöyle konuştu:

"Bunları milletimiz, devletimiz biliyor. Bu tür durumlarda bize düşen birliğimizi, beraberliğimizi daha da kuvvetlendirmek. Ayrılığa, gayrılığa, kavgaya, tartışmaya bu tür zamanlarda çok fazla yer olmamalı. Birlik olalım ki bizim varlığımıza, devletimize, milletimize saldıranlar korksun. Onların karşısında sımsıkı kale gibi birbirine kenetlenmiş şekilde duralım. Bizim duruşumuz bile onları korkutacaktır."

Ercan Topaca, birlik ve beraberliğin en güzel örneğinin Çanakkale Zaferi kazanılırken verildiğini de sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından 25 Ekim 2014 tarihinde şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Ramazan Gülle, 1 6 Ekim 2013 şehit olan polis memuru İsmail Yıldırım, 4 Ekim 2011 tarihinde şehit olan polis memuru Murat Bulkan, 26 Eylül 2014 tarihinde şehit olan polis memuru Mustafa Arslan'ın ailesine, 2009 yılında gazi olan polis memuru Mehmet Soydan ve görev malulü Musa Kobilay'a Devlet Övünç Madalyası ve beratları verildi.

Osmaniye

Osmaniye'deki tören ise Ahmet Cevdet Paşa Salonu'nda düzenlendi.

Vali Kerem Al, burada yaptığı konuşmada, vatan uğruna canını feda eden şehitleri rahmet, minnet ve şükranla andığını belirtti.

Devlet Övünç Madalyalarını takdim etmekten onur duyduğunu kaydeden Al, "Şehit yakınları bu millete ve devlete emanettir. Şehit yakınlarımıza ve gazilerimize bugün Cumhurbaşkanımız adına madalyalarını takdim etmekten onur duyuyorum. İnanıyorum ki takdim edeceğimiz madalya, onlar için çok değerli bir hatıra ve çocuklarına emanet edeceği çok önemli bir miras olacaktır" dedi.

Bin yıldır coğrafyayı vatan yapma mücadelesi veren aziz milletin şehitler verdiğini, terörün amacının milleti umutsuzluğa sürüklemek olduğunu dile getiren Vali Al, şöyle devam etti:

"Tarih boyunca bu coğrafyaya göz diken bir takım unsurlar her zaman olmuştur. Dün bedel ödendi, bugün de ödenmektedir. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Yoksa bu coğrafya kuru toprak parçası olur. Bu asil millet, bayrağı, inancı, değerleri uğruna canlarını feda eden, yardan ve serden geçen yiğitlerini hep minnet ve şükranla anacaktır. Bugün de anıyoruz. Bu vesile ile bir takım cinayet çevreleri, ruhları satın alınmış hatta uluslararası bir takım güçlerin maşaları olan şebekelerin hiçbir zaman emellerine ulaşamayacaklarını hepimiz biliyoruz. Terörün amacı umutsuzluk oluşturmaktır. Biz buna izin vermeyeceğiz. Son terör olaylarını da şiddetle kınıyoruz."

AK Parti Osmaniye Milletvekili Mücahit Durmuşoğlu da al bayrağın dalgalanması, ezanların dinmemesi için tarih boyunca mücadeleler verildiğini anımsatarak, "Devletimiz bu terör örgütü ve yandaşlarının başını ezecek, gencecik evlatlarımızın kanını yerde bırakmayacaktır. Ne yaparsak yapalım sizlerin hakkını ödeyemeyiz. Çok şehitler verdik. Fakat bu vatan geçmişte olduğu gibi bugün de müdafaa etmeye değerdir" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Vali Kerem Al, şehit polis memuru Mehmet Sert'in oğlu İbrahim Murat Sert'e, şehit polis memuru Mustafa Baytak'ın babası Kemal Baytak ile gaziler Jandarma Uzman Çavuş Arif Büyükakçalı, Piyade Uzman Çavuş Gökhan Biçer ve polis memuru Duran Gürlek'e Devlet Övünç Madalyası ve beratlarını verdi.