İzmir Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Ahmet Güldal, kentte gıda denetimi sayısının 2014 yılında yüzde 52 artmasına rağmen bu denetimlerde alınan numune ve kesilen ceza sayısının azaldığını, bunun gıda işletmelerinin kanuni düzenlemelere uymaya daha fazla özen gösterdiği anlamına geldiğini belirterek İzmir'de güvenli gıda konusunda ülkenin varmaya çalıştığı noktaya yaklaşıldığını söyledi.
İl Müdürlüğü'nün 2014 yılı performansı ve yeni yıl hedeflerine ilişkin basın toplantısı düzenleyen Güldal, 61 milyar dolarlık tarımsal hasılaya ulaşan Türk tarımı içinde İzmir'in özel bir konumunun bulunduğunu, Türkiye'de Gediz, Bakırçay ve Küçük Menderes gibi üç verimli havzayı birden barındıran başka bir kent olmadığını, sanayi, turizm, liman gibi alanların daha ön planda gibi gözükmesine rağmen İzmir'in gerçek anlamda bir tarım kenti olduğuna dikkati çekti.
İzmir topraklarının verimlilik açısından da dünyada örnek gösterilen yerlerden biri olduğunu yılda 3,5 ürüne kadar üretim yapılabilen topraklardaki faaliyetlerden elde edilen katma değerin hızla arttığını söyleyen Güldal, İzmir ve Ege Bölgesi'nde diğer bölgelerden farklı olarak genç neslin tarıma daha fazla sahip çıktığını ifade etti.
Türk tarımının ortalama yüzde 2,3'lük büyümeyle AB ortalamasından 10 kat daha fazla büyüdüğünü bildiren Güldal, ekonomik büyüklük anlamında Avrupa birincisi olan Türk tarımının 61 milyar dolarlık hasılayla dünya 7'incisi olduğunu vurguladı.
Denetimler yüzde 52 arttı
Son dönemde tarımın öneminin yeniden anlaşıldığını kaydeden Güldal, çok geniş bir sorumluluk yelpazesi bulunan gıda tarım ve hayvancılık il müdürlüklerinde kamuoyunun en fazla ilgisini çeken konunun denetimler olduğuna belirtti.
İzmir'de gıda ve yem üretim ve satış yerlerine yönelik yaptıkları denetim sayısının geçen yıl 2013'e göre yüzde 52 artışla 41 bin 602'ye yükseldiğini anlatan Güldal, alınan numune sayısı 3 bin 353'e gerilediğini, bunlardan 220 tanesinin gıda kodeksine uygun olmadığının saptandığını ifade etti. Denetimlerde uygulanan cezai işlem sayısının da bir miktar gerilemeyle 898 olarak gerçekleştiğini dile getiren Güldal, "2014'de denetim sayısı artarken alınan numune ve cezai işlem sayısında gerileme yaşandı. Bu gerilemeler gıda üretimi, servisi ve satışı yapan işletmelerin artık kanuni düzenlemelere uymaya daha fazla özen gösterdiği anlamına geliyor. Güvenli gıda konusunda ülkemizin varmaya çalıştığı noktaya yaklaşmış durumdayız. 2015 yılında 50 bin denetim hedefliyoruz. Tabii ki beklentimiz alınan numune ve kesilen ceza miktarının gerilemeye devam etmesi yönündedir" dedi.
En iyi cezayı halk veriyor
Güldal, Alo 174 hattına gelen ihbar sayısında geçen yıl 3 bin 439'a ulaştığını, 3 bin 295 ihbarın sonuçlandırıldığını, 144'ünde işlemin devam ettiğini belirterek 2014'de taklit ve tağşiş yaptığı gerekçesiye açıklanan firma sayısının 16, ürün sayısının ise 32 olduğunu, süt ve süt ürünlerinin 12 firma ve 19 ürünle ilk sırada yer aldığını, sıralamada bal, kahve, aromalı içecek, bitkisel yağ, takviye edici gıda sektörlerinden de firmalar bulunduğunu belirtti.
Kamuoyunun açıklamaları dikkatle izlediğini ve usulsüzlük yapan firmalara da en güzel cezanın yine halk tarafından verildiğini kaydeden Güldal, ismi açıklanan bazı firmaların isim ve adres değişikliği yapmaya çalıştığını ancak il müdürlüğünden yine onay almak zorunda oldukları için yaptırımdan kaçamadıklarını belirtti.
Özellikle süt konusunda Türkiye'nin en önemli üretim merkezi olan İzmir'de bu alana yönelik denetimlere ağırlık verildiğini kaydeden Güldal, 130 tesiste yapılan denetimlerde taklit ve tağşiş saptanan işletme oranının yüzde 10'u geçmediğini ifade etti.
Süt ve organik tarımda merkez
İl Müdürü Ahmet Güldal, İzmir'in organik tarım ve sütte Türkiye'nin merkezi olduğunu, organik tarımda 2014'de 3 bin 211 üreticinin 23 bin hektarda, 184 çeşitte 75 bin ton üretim yaptığını, en çok incir, zeytin, üzüm ve yabani elmanın organik olarak üretildiğini, 218 üreticiye 4,4 milyon liralık organik tarım desteği ödeneceğini açıkladı.
Organik üretimin yanında zirai ilaçların kontrollü kullanımı kapsamında başlattıkları proje kapsamında 171 bin ton ürün elde edildiğine dikkati çeken Güldal, hayvancılık konusunda da 50 büyükbaş ve 3 küçükbaş ari işletmesine sahip İzmir'de 11 AB onaylı süt işletmesinin bulunduğunu, ülkede en fazla sütün İzmir'de üretildiğini anlattı.
Geçen yılın ilk 10 ayında 807 bin ton süte 42 milyon 880 bin liralık süt destekleme primi ödendiğini, bunun yıl geneli itibarıyla 50 milyon lirayı geçeceğini söyleyen Güldal, "4-5 yıl evvel süt fiyatları çok gerideydi, sütler derelere dökülüyor, inekler kesiliyordu. Son üç yılda fiyatlarda istikrarlı bir yükseliş var. Hem süt miktarı 18 milyon tona ulaştı hem fiyatlar arttı. İzmir de bunda en çok yararlanan kent oldu" dedi.
Son olarak Rusya'ya ihracat konusunda toplam 43 işletmenin başvuru yaptığını, bunlar arasında 15'nin süt, 7'sinin yumurta, 4'ünün kırmızı et ve 4'ünün kuluçkahane işletmesi bulunduğunu anlatan Güldal, "Rusya'nın yayınladığı listeye girerek ihracata başlayan firmalar var. Özellikle süt ürünlerinde kısa bir süre önce ihracata başlandı. Rusya'ya ihracatın giderek artmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
Güldal, ildeki su ürünleri potansiyelini gözönünde bulundurarak balıkçılık ve su ürünleri şube müdürlüğü kurulduğunu, 2014'de 16 bin 952'ye ulaşan denetimleri daha etkin kılabilmek için de bir dizi çalışma yürütüldüğünü ifade etti.
-Don etkilemedi
İzmir'de geçen yıl bitkisel üretim için 113 milyon lira, hayvansal üretim için 271 milyon lira destekleme yapıldığını kaydeden Güldal, İzmir'de son dönemde etkili olan dondan dolayı çok büyük bir tarımsal kaybın oluşmadığını söyledi.
Güldal, "Şu anda dalda ürün yok. Menderes'teki seraların zarar görmesi sonucu çiçek ve sebze üretiminde bir nebze etkilenme var. Meyve ağaçlarının ise şu anda uyku durumunda olması nedeniyle olumsuz bir etkilenme beklenmiyor" dedi.
Kırsalda Kadın Girişimciliğinin Desteklenmesi projesi kapsamında 60 çiftçi kadının eğitilerek yurt dışındaki tarım tesislerinde inceleme yaptığını, bu çalışmadan çok verimli sonuçlar aldıklarını kaydeden Güldal, 2015 için 60 kadına yönelik "Balıkçılıkta Hanım Eli" başlıklı bir proje başlatacaklarını söyledi.
2015 yılında arazi toplulaştırma konusunda aktif faaliyetler yapılacağını, bir Arazi Edindirme Şube Müdürlüğü kurulacağını da açıklayan Güldal, İzmir'de tarım arazilerinin büyüklüğünün ortalama 14 dönüm olduğunu, tarım arazilerinin ölçek büyüklüğünün artırılmasının gerektiğini, satışlar yoluyla arazi bölünmesini engellemek için tarım arazisi alım satımının artık bölge müdürlüğünden alınacak onayla yapılmasını öngördüklerini ifade etti. - İzmir
Son Dakika › Güncel › Gıdada Denetim Arttı Ceza Azaldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?