Güven: İşkenceler İnkar Edilmedi

Geniş çaplı başlatılan ve aralarında birçok HDP'linin olduğu gözaltı operasyonlarını değerlendiren HDP Urfa Milletvekili Leyle Güven, operasyonların HDP'ye dönük bir soykırım saldırısı olduğunu iddia etti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şanlıurfa Milletvekili Leyla Güven, Ceylanpınar'da polis ölümlerinin ardından ülke genelinde başlatılan göz altıları değerlendirdi.

"Gözaltına alınan arkadaşlardan 6 tanesi Ceylanpınar'da yaşamını yitiren polislerin olayından sorumlu tutularak alınmışlar" diyen Güven gözaltına alınan isimlere işkenceler yapıldığını iddia etti. İşkencelerin adli tıp raporu ile belgelendiğini söyleyen Güven, "Bu çağda bu dönemde yaşanan bu işkenceyi kabul etmek asla mümkün değil. Onlara uygulanan bu işkenceyi parlamentoya taşıyacağız ve her türlü hukuk yolunu deneyeceğiz. Bunu kabul etmiyoruz çünkü Türkiye hukukuna göre her yurttaş suçu sabit görülünceye kadar masumdur. Bu noktada masumiyet delinmiştir. Bu arkadaşlarımızdan üç tanesi tutuklandı. Tutuklanma gerekçeleri gerçekten bir hukuk skandalı. Başka bir sebep bulamadıkları için sadece o saatte cep telefonları kapalı olması gibi bir nedenle tutuklanıyorlar. Şunu biz çok iyi biliyoruz; polislerin failleri bulunamadı ve bu arkadaşlar tutuklanarak işte bunlardır gibi bir yaklaşım söz konusu. Asla bu arkadaşlar değiller ve bunu da bundan sonraki hukuk sürecinde kanıtlayacağız. Gözaltı operasyonları devam ediyor. Suruç ve Aligör'de 10 arkadaşımız daha gözaltına alındı. Bu gözaltılarla hedeflenen şey Başbakanında dediği gibi HDP'ye dönük bir siyasi soykırım olduğunu düşünüyoruz. Bu 2009'da KCK adı altında operasyon dalgasıyla ortaya konulmuştur. Bunlarla bir sonuç alınmadığını herkes gördü. Biz 50 kişi tutuklandık ama bizim yerimize yüzlerce kişi geldi görev aldı. Dolayısıyla partilerimiz hiç boş kalmadı. Biz belediye başkanları olarak tutuklandığımız zaman belediyede hizmetler hiç aksatılmadan devam etti. Bunlardan sonuç alınmayacağını tekrar göreceğiz" dedi.

'DURUMU VALİYE BİLDİRDİM'

Gözaltı olayları ile ilgili Şanlıurfa İl Emniyet Müdürü Eyyüp Pınarbaşı ile telefonla görüştüğünü de sözlerine ekleyen Güven, "Göz altından olan üç arkadaşımızın işkenceye uğradığına dair avukatlar tarafından bize haber iletildiğinde ben Urfa il emniyet müdürünü aradım. Kendisinin bu konuda bilgilendirdim ve lütfen hassas olun dedim. Müdür bey maalesef çok talihsiz bir şekilde, 'iki polisimiz öldü, biz size hesap mı vereceğiz gibi bir söylemle' karşı çıktı. Olayı inkar etmedi, çünkü kendi polisleri bunu yapmıştı. Bende kendisine saygılı olması gerektiğini tabi ki hesap vereceğini ve benim de burada seçilen bir milletvekili olduğumu, arayan kişinin bir AKP milletvekili olduğu takdirde kendisinin telefondan hazır olda olacağını, bunun için kendisine saygılı olmasını söyledim. Daha sonra vali beyi aradım bilgilendirdim. Emniyet müdürünün bu yetersizliğini ve saygısızlığını kendisine aktardım. Vali bey ilgileneceğini söyledi. Oradan da anlaşılıyordu aslında. Bunun merkezi bir karar olduğunu hepimiz biliyoruz. Başbakan çıktı kendisi bunun merkezi bir karar olduğunu söyledi. Aslında KCK'de merkezi bir karardı. Hakim ve savcılar yetkisizdi kararın merkezi olmasından dolayı. Şimdi'de aynı şey ile karşı karşıyayız. Hukuk işlemiyor, hakim ve savcılar bu noktada zorlanıyor. Delil yok ama insanlar bir yerlerde tutulup delil üretilmeye çalışılıyor" diye konuştu.

Güven, operasyonların halkı ve HDP'yi yıldıramayacağını ve bundan sonra da HDP'nin demokrasi ile siyasetini sürdüreceğini de sözlerine ekledi.
(Kaynak: Gazeteipekyol)