Keseb'deki çatışmalar -

Suriye Türkmen Meclisi Üyesi İzzet Zohta, "Bazı yabancı medya organlarında, 'Keseb'teki kiliseler talan oldu' gibi çeşitli yazılar görüyoruz. Muhalifler, Keseb'teki kiliselerin halılarına bile dokunmadı" dedi.

Zohta, AA muhabirine, Keseb kasabası, sınır kapısı, Karaduran köyü ile Kırkbeş Tepesi ve Kartal Solağı olarak bilinen stratejik noktaların muhaliflerin eline geçtiğini anımsattı.

Muhaliflerin, Keseb'de kiliselere zarar verdiği yönünde dış basında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığına işaret eden Zohta, "Bazı yabancı medya organlarında 'Keseb'teki kiliseler talan oldu" şeklinde yazılar görüyoruz. Muhalifler, Keseb'teki kiliselerin halılarına bile dokunmadı. Bu iddiaların tamamı yalan ve asılsızdır. Bunu savunanlar gelip, kendi gözleriyle her şeyi görebilir" diye konuştu.

Keseb'te 3, 4 kilise olduğunun altını çizen Zohta, "Keseb'in Karaduran ve Samra köylerinde 3, 4 kilise var. Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), muhalifler, kiliseleri korumak için ellerinden geleni yapmaktadır. Zaten son halleriyle ilgili elimizde içeriden gelen görüntüler ve fotoğraflar da var" dedi.

- "Alevi veya Ermenilerle sorunumuz yok"

Ermeni ve Alevilerle yıllardır komşuluk yaptıklarını anlatan Zohta, bunun ömür boyu süreceğini vurguladı.

Esed rejimine bağlı birliklerin Keseb'e saldırısında bir Ermeninin yaralandığını ifade eden Zohta, şunları söyledi:

"Bu Ermeniyi muhalifler ameliyat ettirdi. Şu an sağlıklı şekilde hayatına devam ediyor. Ayrıca 2 Ermeni kadın Türkiye'ye gitmek istedi. Onlar da muhalifler tarafından Türkiye sınırına getirildi. Türkiye'de de çok güzel ağırlandılar. İstedikleri yere gitmekte serbestler. Bizim Alevi veya Ermenilerle sorunumuz yok. Rusya, İran veya bazı Avrupa ülkeleri, Keseb'te katliam olduğunu iddia ediyor. Gelsinler, tek bir Ermeninin öldürüldüğünü göstersinler. Yazık, günah. Bunların hepsi uydurma. Niye yalan yazıyorlar, iyice araştırsınlar. Biz özgürlük istiyoruz. Başka kimseyle sorunumuz yok."

İddiaları, Esed rejimine bağlı birliklerce yayıldığını öne süren Zohta, rejimin, bazı Alevi ve Ermenileri kışkırtarak ayaklandırmaya çalıştığını, bu şekilde gruplar arası çatışma ortamı yaratılmak istendiğini savundu.

Zohta, Keseb'in, rejim tarafından tank ve topla bombalandığını, kilise ya da konutlara verilecek zarardan Esed rejiminin sorumlu olacağını sözlerine ekledi.