Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Çubarov Açıklaması

Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Rifat Çubarov, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko'nun, "Kırım Tatarlarına milli ve kültürel özerklik verilmesi yoluyla haklarının iadesine" ilişkin düşüncesine katılmadığını belirterek, Kırım Tatarlarının milli devlet statüsü istediğini belirtti.

Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı ve Ukrayna Milletvekili Çubarov, AA muhabirine, Poroşenko'nun Kırım Tatarlarına milli ve kültürel özerklik verileceğine ilişkin açıklamaları konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Çubarov, Poroşenko'nun meclise sunduğu, yetkilerin yerel yönetimlere verilmesine ilişkin anayasa değişikliği tasarısının yakın zamanda parlamentoda görüşüleceğini kaydederek, bunun yetkilerin yerel yönetimlere verilmesine ilişkin anayasa değişikliğindeki ilk aşama olduğunu ve Kırım Özerk Cumhuriyeti ile ilgili konunun bu çerçevede daha sonra görüşüleceğini vurguladı.

Poroşenko'nun Kırım Tatarlarına milli ve kültürel özerklik verileceğine ilişkin açıklamasını hatırlatan Çubarov, "Poroşenko, açıklamasında 'Kırım Tatarlarına çok borcumuz var. Onlara milli ve kültürel özerklik hakları verilecek' şeklinde açıklama yaptı. Fakat bizim istediğimiz bu değil. Biz, Kırım Özerk Cumhuriyeti'nin Kırım Tatar Milli Devleti statüsüyle hakkımızı istiyoruz. Uluslararası hukuka göre böyle bir hakkımız var" ifadesini kullandı.

Poroşenko'dan, yakın zamanda bununla ilgili daha detaylı bir açıklama beklediklerini dile getiren Çubarov, "İnşallah yakın zamanda Devlet Başkanı Poroşenko, bununla ilgili daha geniş bir açıklama yapar ve konuya açıklık getirir" diye konuştu.

Ukrayna Devlet Başkanı, yetkilerin yerel yönetimlere verilmesiyle ilgili, anayasada yapılacak değişiklik hakkında önceki gün yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Kırım Tatarlarına büyük bir borcunun bulunduğunu ve daha önce de milli kültürel özerkliklerinin verilmesi doğrultusunda karar alındığını hatırlatmıştı. Poroşenko, Kırım ve yasa dışı ilhakı sorunu ile Kırım Tatarlarının milli ve kültürel özerkliğinin sağlanması meselesinin diplomatik çabalar sonucunda çözüleceğini umut ettiğini ifade etmişti.