Küçükçekmece'deki Cinayet

Küçükçekmece'de toplanan bir grup kadın, Nurcan Arslan'ın erkek arkadaşı tarafından silahla vurularak öldürülmesini protesto etti.

İkitelli Cem ve Kültür Evi önünde toplanan Atakent-İkitelli Kadın Dayanışması üyesi bir grup, "Tacize ve tecavüze karşı yaşam hakkımızı savunuyoruz" yazılı pankart açarak, "Yaşasın kadın dayanışması", "Nurcan Arslan ölümsüzdür" ve "kadınlar için gerçek eşitlik" şeklinde slogan attı.

Daha sonra yürüyüşe geçen gruptakiler, Arslan'ın öldürüldüğü sokağa geldi. Burada da slogan atan ve ellerindeki tencere ve tavaları çalarak bir süre daha yürüyen grup, basın açıklaması yaptı.

Grup adına konuşan Filiz Özdemir, Türkiye'de son birkaç yıl içerisinde kadın cinayetlerinin artığını belirterek, öldürülen kadınların katillerinin çoğu zaman en yakınları, kocası, eski kocası, sevgilisi, eski sevgilisi, abisi ya da babası olduğunu vurguladı.

Arslan'ın geçen cumartesi sevgilisi tarafından öldürüldüğünü hatırlatan Özdemir, "Tıpkı diğer kadınlar gibi kendi hayatlarına dair karar vermek, ayrılmak istediği için öldürüldü. Unutmayalım ki erkek şiddeti bir tokatla başlayıp cinayete kadar uzanan bir süreçtir. Bu şiddete karşı bireysel ve örgütsel tepkimizi yükseltmediğimiz sürece mahallemize kadar giren kadın cinayetlerinin evimize girmesi uzak bir ihtimal değildir" ifadelerini kullandı.

Bu arada, Özdemir'in açıklamasında cinayet zanlısı için, "Nurcan Arslan"ın sevgilisi tanımını yapması üzerine, Arslan'ın yakınları, şüphelinin Arslan'ın sevgilisi olmadığını belirterek, tepki gösterdi.

Grup, açıklamanın ardından dağıldı.

Halkalı Atakent Mahallesi bir sitede oturan Nurcan Arslan (40), 5 gün önce A.M.B (35) tarafından açılan ateş sonucu yaralanmıştı. Vücudunun çeşitli yerlerine 10 kurşun isabet eden Arslan, Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülürken, yolda hayatını kaybetmişti.