Yunanistan'ın Patra Limanı'ndan İtalya'ya sefer yaparken Pazar sabahı yanmaya başlayınca yolcuların tahliye edilmek zorunda kaldığı Norman Atlantic adlı feribottan kurtarılan ve aralarında 28 Türk'ün de bulunduğu 212 kişi karaya çıkarıldı. Karaya ayak basar basmaz yaşadıklarını anlatan yolculardan Ülkü Tiryakioğlu, çaresizliklerini, "Ya yanacağız ya boğulacağız dedim. Ben acaba gazla mı zehirlensek o daha kolay bir ölüm olur dedim" sözleriyle anlattı.
İtalya'nın yürüttüğü kurtarma operasyonunda koordinasyon görevi üstlenen askeri hastane gemisi San Giorgio, olaydan sonra değişik zamanlarda kurtarılan 212 yolcu ve 5 cansız beden ile birlikte İtalya'nın güneyindeki Brindisi kentine dün akşam yerel saatle 19.00 sıralarında ulaştı.
Arnavutluk açıklarından geminin hareket etmesinin ardından, aşırı su kaybından dolayı bilincini kaybetmiş olan Türk yolcu Burhan Karakaya ile Yunanistanlı bir başka yolcunun, durumlarının ciddileşmesi üzerine helikopterle Brindisi'deki bir hastaneye gönderildiği belirtildi. Diplomatik kaynaklar, Karakaya'nın bilincinin yarı açık olduğu, hayati tehlikesinin bulunmadığı bilgisini verdi.
2 buçuk saati aşkın süre limanda bekletilen yolcuların, gemide kimlik kontrolleri yapıldı. İtalyan savcı, yine gemide olayla ilgili mürettebatın kısaca ifadesini aldı.
Daha sonra karaya ayak basan yolcular, kentteki otellere yerleştirildi. Çoğunun halen olayın şokunda olduğu gözlenen yolcuların, limanın bekleme salonuna girmesiyle etrafa yoğun bir is kokusu yayıldı.
Türk yolcular, olayın ardından bölgede çalışan Roma Büyükelçiliği Başkatibi Aytunç Menevşe, 2. Katip Eşref Gün, Konsolos Durmuş Baştuğ, Brindisi Fahri Başkonsolosu Pınar Uğursal Bolognini ve eşi Marco Bolognini ile büyükelçilik çalışanı Hüseyin Keten tarafından karşılandı.
BUGÜN TÜRKİYE'YE DÖNÜYORLAR
Daha önce getirilenlerle birlikte toplam 41 Türk yolcu İtalya'nın Brindisi kentinde toplanmış oldu.
Bu sabah Malta bandıralı bir gemiyle Taranto Limanı'na ulaşacak olan yolcular arasında 1 de Türk olduğu bildirildi.
Onun da eklenmesiyle birlikte İtalya'daki Türk kazazedelerin, Türkiye'den gönderilecek olan THY'ye ait bir uçakla öğlen saatlerinde İstanbul'a gönderileceği belirtildi.
Diplomatik kaynaklar, olaya ilişkin soruşturmayı yürüten savcılığın, kaldıkları otelde sabah saatlerinde yolcuların ifadesine başvuracağını, bu nedenle yerel saatle 12.30 olarak planlanan uçağın kalkış saatinin değişebileceğini kaydetti.
11 KİŞİ ÖLDÜ
Yapılan resmi açıklamalara göre, söz konusu kazada ölenlerin sayısı 11'e yükseldi.
Bari Başsavcısı Giuseppe Volpe, feribottaki kişi sayısının bilindiği gibi 478 değil 499 olduğunu söyledi. Gemide kaçak yolcular bulunduğunu açıklayan Başsavcı, feribotun garaj kapıları açıldığında büyük olasılıkla içeriden cesetler çıkacağını kaydetti.
Bu arada, halen 30'u aşkın kayıp olduğu belirtilirken, buna ilişkin net bir rakam verilemiyor.
Trajediye sahne olan Norman Atlantic gemisinin de yaklaşık 50 mil bir yolculuktan sonra İtalya'ya getirileceği açıklandı.
"ACABA GAZLA ZEHİRLENSEK DAHA MI İYİ OLUR DEDİM"
Bu arada gemiden inen Türk yolculardan biri olan Ülkü Tiryakioğlu, yaşadığı dehşet anlarını gazetecilere anlattı.
"Nasıl kurtulduk hala inanamıyorum?" ifadelerini kullanan Tiryakioğlu, "Korkunçtu. Dalgalar, rüzgar, yanaşamayan talisiye sandalları... Gemide sadece iki tane kurtarma botu ve yüzlerce kişi vardı. Üstümüze su sıkıyorlardı ve sığınacak bir yer yoktu. Her yer alevler içindeydi. Oradan, oraya sürüklendik. Biz de mürettebat da çaresizlik içindeydik" diye konuştu.
"KORKUNÇ BİR ÖLÜM, YA YANACAĞIZ YA DA BUZ GİBİ HAVADA BOĞULACAĞIZ"
İlk alevlerle karşılaştıkları anda, dalgalar ve fırtına da çıktığında, kurtaracak kimse de olmayınca "Bu iş bitti dedim" dediğini anlatan Tiryakioğlu, "Korkunç bir ölüm. ya yanacağız ya da buz gibi bir havada boğulacağız dedim. İki ölümden biri? Hatta ben 'Acaba gazla mı zehirlensek en iyisi o mu olur, daha kolay bir ölüm olur' dedim" sözleriyle yaşadıkları çaresizliği dile getirdi.
Yangının söndüğü söylendikten sonra 2 fırkateyn geldiğini ve gemiyi çekmeye başladığını, fakat yangının tekrar nüksettiğini söyleyen Tiryakioğlu, "Geceydi ve hiçbir yer görünmüyordu. Elektrikler yok, buz gibi bir hava ve yağmur var. Bir görevli elinde telsizle dolaşıyordu, hiçbir kurtarma olmadığını ve yangının her yerde olduğunu söylediği anda, işte o anda 'Bitti' dedim'" diye konuştu.
Vatanını özlediğini de söyleyen Ülkü Tiryakioğlu, "Sadece evime gitmek istiyorum" dedi.
Olaydan kaç saat sonra kurtarıldığı sorulan Tiryakioğlu, 'Benim zaman kavramım kalmadı artık. Hangi günde bile olduğumuzu hatırlamıyorum. Kaç gün kaldık, ne oldu hiçbir şey bilmiyorum" diye yaşadığı şokun etkisini ifade etti.
"KURTARMA OPERASYONLARI REZALETTİ"
Olayın ardından yaklaşık 36 saat sonra, en son kurtarılanlar arasında yer alan Mustafa Kemal Bilginer de karaya ayak basar basmaz yaşadıklarını anlattı.
Kurtarma operasyonlarının 'rezalet' olduğunu ifade eden Bilginer, "36 saat gemide yağmur yedik. Hiçbir ilgi görmedik. Bir damla su bile vermediler, veremediler daha doğrusu. Ne organizasyon var ne bir şey var. Allah razı olsun itfaiyecilerden onlar canla başla çalıştılar" dedi.
"O GEMİ GELMESE HER ŞEY BİTMİŞTİ"
İtalyan donanmasına ait bir geminin gelip, helikopterlerle 15'er 20'şer kişi alarak kendilerini oradan kurtardığını belirten Bilginer, "Onlara, İtalya'ya huzurunuzda teşekkür ederiz. O gemi gelmese bitmişti açık söyleyeyim. Yangın çıktıktan sonra ne menşeli olduğunu bilmediğim iki helikopter geldi. Bir iki yolcu alıp gitti göstermelik olarak. Böyle bir kurtarma rezaleti olmaz. Ben 62 yaşındayım, kazalar da geçirdik, ölümler de gördük, ama ben böyle bir pislik görmedim açık söyleyeyim" diye konuştu.
Bir diğer yolcu Zafer Yel ise, çok üşüdüklerini, ısınmak için yangının etkisiyle sıcak kısımlarda kurtarılmayı beklediklerini anlattı.
Son Dakika › Güncel › Yanan Gemide Dehşeti Yaşayan Türkler: Kurtarma Operasyonları Rezaletti - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (3)