Mor Güvercin Projesi

Sabancı Üniversitesi Mor Sertifika birimi ortaklığı ve KAMER Vakfı katılımı, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü işbirliği, Avrupa Birliği Merkezi Finans ve İhale Birimi finansal desteği ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı danışmanlığında yürütülen Mor Güvercin Projesi kapsamında 607 mahpus kadın tahliye sonrası hizmetler ve yereldeki STK'lar ile ŞÖNİM'ler hakkında bilgilendirildi.

Ortak yazılı açıklamaya göre, Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı tarafından Şubat 2014-Temmuz 2015 arasında gerçekleştirilen projede, Türkiye'de 4 kadın ceza infaz kurumunda 18 ay boyunca çalışma yapıldı.

Proje kapsamında cezaevlerindeki kadın mahpusları tahliye sonrasına hazırlamayı amaçlayan süreçte özellikle ceza infaz kurumu çalışanları ile kadın alanında çalışan sivil toplum örgütleri, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) ve kadın sığınmaevi temsilcilerinin iletişimini güçlendirmeyi hedefleyen bir dizi çalışma yürütüldü.

Projeyle "ceza infaz kurumlarında kalan mahpus kadınların görünürlüğünü artırarak tahliye sonrası yaşamda kendilerine artı değer sağlayacak alternatifler sunmak" ve "bunu yaparken yereldeki sivil toplum örgütleri, ŞÖNİM ve kadın sığınmaevleriyle ceza infaz kurumları arasında ilişki geliştirmek" hedeflendi.

Mahpus kadın grubunun kadına yönelik şiddet konusundaki mağduriyetini ortaya koyan projenin genel hedefleri arasında, "ceza infaz kurumlarındaki mahpus kadınlara kadın hakları bakış açısı kazandırmak" ve "kadın sığınmaevleri hakkında bilgilenmelerini sağlamak" da yer aldı.

5 bin kişiye ulaşıldı

Proje kapsamında Adana Karataş, Denizli Bozkurt, Ankara Sincan ve İzmir Şakran kadın ceza infaz kurumlarında çalışmalar yapıldı.

Proje sonunda 607 mahpus kadın tahliye sonrası hizmetler ve yereldeki STK'lar ile ŞÖNİM'ler, 226 genç mahpus kadın toplumsal cinsiyet, ayrımcılık ve şiddet, kadının insan hakları konularında bilgi sahibi oldu. 20 STK ve ŞÖNİM temsilcisi mahpus kadınlarla buluşurken, ceza infaz kurumları ile STK'lar ve ŞÖNİM'ler arasında ilişki geliştirildi. 60 infaz koruma memuru, ceza infaz kurumlarında STK çalışmalarının önemine ilişkin bilgilendirilirken, projeyle 5 bin kişiye doğrudan ve/veya dolaylı yolla ulaşıldı.

Proje süresince yapılan araştırmalar ve gözlemlerden edinilen temel bilgiler şöyle özetlendi:

"Ülke genelinde veya yerelde kadın ceza infaz kurumları, kadın alanında çalışan sivil toplum örgütleri ve ŞÖNİM'ler arasında süreklilik gösteren bir işbirliğine, kadın ceza infaz kurumlarında mahpus kadınları tahliye sonrasına hazırlayan çalışmalar yapılsa da bu çalışmaların artırılmasına, ŞÖNİM'lerin, tahliye olmuş ve dezavantajlı durumda olan kadınlara yönelik herhangi bir özel/farklı hizmet modeli sunmasına ihtiyaç vardır. Kadın sivil toplum örgütlerinin, kadın mahpusları özel bir grup olarak değerlendiren ve buna yönelik hizmet modeli geliştirmesi gereklidir.

Ulaşılan mahpus kadınların, hukuki hakları konusunda yeterli bilgiye sahip olmadıkları, yüzde 50'sinin hukuki sorunlarına ilişkin barolardan ücretsiz avukatlık hizmeti alabileceği bilgisine sahip olmadığı görüldü. Çalışılan ceza infaz kurumlarındaki infaz koruma memurlarının mahpusları tahliyeye hazırlamada çok önemli ve etkin bir rolü olduğu, ancak personelin yüzde 42'sinin mahpus kadınların tahliye sonrası hizmet alabileceği kurumlar hakkında yeterince bilgiye sahip olmadığı görüldü."