Onlar Sokağın Alternatifi - Son Dakika
Güncel

Onlar Sokağın Alternatifi

Onlar Sokağın Alternatifi

TEGV Şanlıurfa Park Yöneticisi Fikriye Zeynep Araz, "Biz okulun değil gerçekten sokağın alternatifiyiz. Biz çocuğu sokaktan çekip destek olmaya çalışıyoruz" dedi.

24.01.2016 14:05

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), başta Suna Kıraç olmak üzere, eğitimin her şeyin başı olduğuna inanan bir grup sanayici, yönetici ve akademisyenin girişimi ile "devlet tarafından verilen temel eğitime destek olmak" amacıyla 23 Ocak 1995 tarihinde kuruldu. Vakıf daha sonra Türkiye'de çeşitli illerde faaliyetlere başladı. 2010 yılında Şanlıurfa'da da faaliyetlerine başlayan Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı Sevgi Erdoğan Park Yöneticisi Fikriye Zeynep Araz'la vakfın çocuklara yönelik aktivitelerini, geleceğe dönük projelerini, amaç ve hedeflerini konuştuk.

Bize biraz kendinize tanıtır mısınız?

Fikriye Zeynep Araz. Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı Sevgi Erdoğan Parkı, park yöneticisiyim. 12 yıllık bir iş deneyimim var. Yani 12 yıldır profesyonel olarak çalışıyorum. Son beş aydır Urfa Eğitim Parkı'nda görev alıyorum. Mardin merkez eğitim biriminde 11 yıl profesyonel anlamda bir geçmişim var. Öncesinde bir gönüllü geçmişim de var. Uzun bir zamandır büyük bir azimle, çocuk sevgisiyle devam ediyoruz.

Neden Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı?

Üniversitede uzun süre gönüllü olduğum için sosyal sorumluluk kapsamında kişinin kendisini bilmesi çok önemli. Belki işimin çok ötesinde bir iş yapıyorum. İşletme mezunuyum ama sosyal yönümün, toplumsal duyarlılık konusunda çok güçlü olduğunu düşündüğüm için gönüllülük noktasında başladığım bir işte sonrasında profesyonel olarak çalışmaya başladım. Okulu bitirir bitirmez eğitim birimlerinde başladım. 12 yıldır da hiç sekteye uğramadan devam ediyor. Çünkü aydınlık yarınların oluşabilmesi için çocuğa eğilmek gerektiğine inancımın çok fazla olduğu için vakıfta 12 yıldır çalışıyormuş olmamın nedeni olabilir.

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın kuruluş amacı neydi?

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın kuruluş amacı yarınlara ışık tutmak için bugünün çocuklarının doğru eğitilmesi gerektiğine olan inançtan ortaya çıkmış bir vakıf aslında. 1995 yılında Suna Kıraç öncülüğünde kuruldu. Tabi bu vakıf çeşitli akademisyenler, ülkenin ileri gelen kişilerin desteğiyle oluşturulmuş bir vakıf. Şu anda Türkiye'nin 31 ilinde var. Genel amacı, ilkokul ve ortaokul öğrencilerine okul sonrası eğitim desteği vermek. Bunun yanında 2004 yılında milli eğitimle imzalanan protokol kapsamında okul saatleri içerisinde de çocuklara ulaşma imkanına sahip olduk. Hem okul saatleri hem de okul saatleri dışında çocuklara eğitim desteği sağlamak. Temel eğitime destek olmak vakfın temel amacı. Ve elbette ki, çocuğun fiziksel, zihinsel ve ruhsal gelişimini desteklemek için etkinlikler oluşturarak onları desteklemek.

Vakfın Urfa'daki faaliyetleri ne zaman başladı?

2010 yılında Eğitim Gönüllüleri Vakfı Urfa'da kuruldu. Sevgi Erdoğan Gönüllü Eğitim Parkı olarak geçiyor. Sevgi Erdoğan bir çift ve mal varlığının büyük bir kısmını Urfa'da büyük bir eğitim parkı kurulsun diye yönlendirdi. Burası 6 dönümlük bir araziye kurulmuş. Hem kapalı hem açık mekanımız var. Spor ve iç mekan etkinliklerimizin yapıldığı bir kompleks aslında. Bir çocuk kampüsü olarak düşünün burayı. 2010 yılından beri gönüllülerimizin aracılığıyla çocuklara eğitim desteği sağlıyoruz burada. Çocuklara aslında birebir dokunan aslında bizim eğitim gönüllülerimiz. Evet, burada fiziksel bir mekan var. Fiziksel bir program var ama bunlara can katan eğitim gönüllüleri ve çocuklar.

Hedef grubunuz daha çok dezavantajlı gruplar mı?

Değil aslında. Bütün çocukları kapsıyor. Biliyorsunuz eğitim herkesin ihtiyacı.

Eyyübiye'de kurulmuş olması…

Eğitim Gönüllüleri Vakfının önceliği eğitimde fırsat eşitliği. Eyyübiye bölgesi de bu fırsat eşitliğini sağlaması için çok doğru bir nokta. Sosyo-ekonomik yönden ve eğitim yönünden çok ciddi sıkıntıların olduğu bir bölge. İhtiyaç olan bölgelerde kuruluyor Eğitim Gönüllüleri Vakfı. Eyyübiye de gerçekten ihtiyaç olan bir yer. Şu anda bulunduğumuz mekanının üzerine kurulduğu arazinin sahibi Büyükşehir Belediyesi. Büyükşehirin araziyi tahsis etmesi ve Eğitim Gönüllüleri Vakfının binayı inşa etmesi buradaki süreç. 30 yıllığına tahsis edildi, Büyükşehir Belediyesi tarafından.

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı izin almadan yardım toplayabilen birkaç vakıftan bir tanesi sanırım?

Türkiye'de zannedersem 30-35'e yakın yardım toplayan vakıf var. Ve bunların arasına girmek zaten kolay değil. Kendinizi ispat etmeniz gerekiyor. Eğitim Gönüllüleri Vakfı bunlardan bir tanesi.

Burada ne gibi etkinlikleriniz oluyor?

Çocuğu aslında farklı alanlarda desteklemeye çalışıyoruz. Birazcık arz talep noktasına dönüşüyor. Temel amaç çocuğun fiziksel ve kişisel gelişimine destek sağlamak. Matematik temel etkinliklerimiz olduğu gibi fen etkinliklerimiz de var. Bilgisayar eğitimimiz de var. Bunun yanında 'okuyorum, oynuyorum' çocuğu okumaya yönlendiren, okumaya teşvik eden ve doğru okuma yöntemlerini öğreten böyle bir etkinliğimiz var. Sanata yönlendiren 'düşler atölyesi' etkinliğimiz var. Onun yanında drama etkinliği çok önemlidir. Çocuğun gelişimi açısından dramanın çok büyük bir etkisi var. Drama eğitimimiz var. Bahçe oyunlarımız var, hijyen eğitimimiz var, insan haklarıyla ilgili eğitimlerimiz var. Yaratıcılıkla ilgili eğitimlerimiz var. Yani birden fazla eğitim programlarımız var. Bu programlarımız 10 haftalık programlar şeklinde. Çocuğun 10 haftalık bir programı oluyor. Çocuk hangi gün, hangi saatte bu eğitimin verileceğini zaten biliyor. Program doğrultusunda iç mekanda etkinliklerini alarak, dışarıda da sosyal etkinliklerle, basketbol, futbol, voleybol gibi etkinliklerle onları destekleyebiliyoruz.

Ne kadar öğrenciniz var?

Dönemlik olarak değişiyor. Bizim iki dönem boyunca 4 bin 500 öğrenciye ulaşma hedefimiz var. Her sene zaten 4 bin 500 üzerinden bir kurguya gidiliyor. İç mekanın dışında dış mekanda da çalışmalarımız oluyor. Yani çocuğun olduğu her yerdeyiz. Çünkü çalıştığımız kesim yaş olarak küçük kesim. Köy okullarına gidip buradaki etkinliklerimizi orada öğrencilerle de buluşturabiliyoruz. Ya da köy okullarından buraya gelip kısa bir süreliğine de olsa buranın imkanlarından faydalanmalarını sağlayabiliyoruz. Okul çalışmalarımızla aynı şekilde bunları destekleyebiliyoruz. Nerede bir çocuk varsa nerede bir çocuk bize sesleniyorsa elimizden geldiğince gönüllülerin desteğiyle ulaşmaya çalışıyoruz.

Eğitim kadronuz nasıl? Gönüllü bulmakta zorlanıyor musunuz?

Biz, zaten gönüllülerle çalışıyoruz. Profesyonel anlamda çalışan dört tane arkadaşımız var. En büyük gücümüz gönüllülüktür. Bizim bu dönem çalıştığımız 150'ye yakın gönüllümüz vardı. İkinci dönemde gönüllü sayısını arttırmak için çalışmalarımız olacak. Ne kadar fazla gönüllü o kadar fazla çocuk anlamına geliyor. Bir gönüllü 15 çocuk kazanma anlamına geliyor. O yüzden burada gönüllünün çok büyük bir etkisi var.

Gönüllü olmanın şartı ne?

18 yaşını bitirmiş ve en az lise mezunu olması yeterli. Ve gerçekten inancının olması gerekiyor. Ben 'bu ülke için bir şeyler yapmak istiyorum, bilgimi ve birikimi bu noktada değerlendirmek istiyorum' diyorsa ve çocuk noktasındaysa bu sosyal sorumluluğu çok doğru bir nokta bence Eğitim Gönüllüleri Vakfı. Gönüllüden istediğimiz şu: Önce başvuru yapıyor. Başvuru yapıldıktan sonra bir vakıf tanıtımı. Yani biz burada ne yapıyoruz, nasıl bir çalışma şeklimiz var. Hangi alanlarda bize destek verebilir. Bir saatlik bir vakıf tanıtımı onun dışında ise bir temel eğitimimiz var. Tam gün süren bir eğitim. Burada da buradaki eğitim modelimiz, çocuğa yaklaşımımız, iletişimizin nasıl olduğu, uyguladığımız teknik ve modeller nelerdir şeklinde bir eğitim. Çünkü herkes farklı kültürlerden, farklı platformlardan geliyor. Ortak bir şeyin verilmesi için de temel bir eğitimden geçmesi gerekiyor. Bu verdikten sonra artık hangi alanda destek vermek istiyorsa o belirleniyor. O da belirlendikten sonra bir çocuk grubuyla buluşturuluyor. Gönüllü haftanın bir günü ve iki saat bize destek oluyorsa bu bize yetiyor. Ve bunun 10 hafta olması gerekiyor. Ama şöyle bir şey de var. Sabit veremiyor da olabilir işinden dolayı. Esnek çalışmıyor olabilir. Yine bize destek olabiliyor. Bu da farklı alanlarda oluyor. Ofis gönüllümüz olabiliyor. Teknoloji gönüllümüz olabilir. Kaynak gönüllümüz olabiliyor. Proje gönüllümüz olabiliyor. İletişim gönüllümüz olabiliyor. Bunlar da zaten çok önemli ayaklar.

Yarıyıla ilişkin bir çalışmanız var mı?

Yarıyıl tatilinde daha esnek programlarımız var. Daha çok çocuğun tatil programına yönelik sanat, spor etkinliklerimiz olacak. Matematik, Türkçe vermeyeceğiz çocuklara. Daha esnek, sinema saati, bahçe, kutu oyunları, spor aktiviteleri, müzik gibi etkinliklerle bir araya geleceğiz. Okulun bitmesiyle başlayacak olan programlarımız bunlar.

Verdiğiniz eğitimlerin geri dönüşümünü görebiliyor musunuz?

Burası için daha çok yeniyim. Beş yıllık bir geçmişi var ama Mardin için söyleyeyim. Mezunlarımız çok fazla oluyor. O değişimi görebiliyorsunuz. Üniversiteyi kazanmıştır. Mardin'den bir sürü örnek verebilirim. Onları gördükçe doğru bir iş yaptığınızı görüyorsunuz. Eğitim şöyledir. O anda o etkiyi göremiyorsunuz. Zaman geçmesi gerekiyor. Ve zaman geçtikten sonra size geri dönüş sağlanıyorsa 'sizin ve vakfın burada bir katkısı vardır' diyorlarsa 'evet vakıf olarak bir şeyler yapmışız' diyebiliyorsunuz.

Kürt, Arap, Türk çok karma bir bölgede yaşıyorsunuz. Bununla ilgili olarak dil problemleriyle karşılaşıyor musunuz?

Evet, karma bir bölgede yaşıyoruz. Dediğinizi gibi Kürtçe, Arapça vs. var. Çocuk noktasında çok fazla zorlanmıyoruz. Çocuğa ulaşmada çok fazla sıkıntı yaşamıyoruz. Çünkü bizim de farklı diller bilen personelimiz ve gönüllülerimiz var. Sadece aile eğitimlerinde dil problemi yaşıyoruz. Annelere yönelik eğitimlerde dil probleminden dolayı istediğimiz sayıya ulaşamıyor olabiliyoruz. Çocuk konusunda sıkıntı yaşamıyoruz. Okula gidip geldikleri için zaten Türkçe'nin alt yapısı oluşmuş onlarda.

Nasıl ulaşıyorsunuz çocuklara?

Duyurularla biz ulaşıyoruz. Ondan sonra kendileri zaten gönüllü olarak geliyorlar.

İl dışına gezileriniz oluyor mu?

İl dışına çocuklarla ilgili fazla gezilerimiz olmuyor. Gönüllülerin motivasyonu noktasında gezilerimiz oluyor. Hani, gönüllü buraya bir katkı sağlıyor. Biraz da kazan-kazan politikası buradaki. Gönüllü buraya çocuklar için geliyor ancak inanılmaz kazanımlarla dönüyor. Çocuktan öğrendiği veya buradaki gönüllülerle yaptığı sohbetler, kendine katma değer sağlama noktasında geri dönüşümüzü oluyor. Evet, gönüllümüz bize destek oluyor, yoruluyor, biz de onu motive edelim diye il dışına gezilerimiz oluyor. Bir de bizim bölgesel gönüllü toplantılarımız oluyor. Bu da çok önem verdiğimiz, önemsediğimiz bir şey. Yılda bir defa oluyor. Diyelim ki, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin bütün gönüllüleri bir araya gelip, bir platformda buluşuyorlar. Hem genel merkez çalışanlarımız orada oluyor birebir muhataplarıyla konuşup soru sorma şansları oluyor hem de diğer gönüllerin neler yaptıklarıyla ilgili fikir paylaşımları oluyor.

Buradaki maddi giderlerinizi nasıl karşılıyorsunuz?

Şimdi buranın bir işletme gideri var ve ciddi bir işletme gideri. Çok büyük bir kompleks. Bunun kaynağını soruyorsunuz. Eğitim Gönüllüleri Vakfı bağışlarla ayakta duran bir vakıf. Bu bağışlar farklı şekillerde oluyor. Kurumsal bağışçılarımız var. Bireysel bağışçılarımız var. 3353'e mesaj göndererek, yakın bir tarihte zaten Kanal D'de belki siz de görmüşsünüzdür, 88 bin çocuğa o SMS'ler katkı sağladı. Bireysel bağışçılarımız gerçekten önemliler. Manevi bağışçılarımız oluyor aynı zamanda. Ayni bağışçılarımız var. Bizim bir bütçemiz var zaten. Bu bütçeye ek olarak oluşturuluyor. Genel merkez tarafından bir bütçe oluşturuluyor. Biz de yerelde kaynak yaratmaya çalışıyoruz. İşadamlarının, yerel yönetimin desteklerini alıyoruz ama buranın işletme giderlerini Eğitim Gönüllüleri Vakfı tarafından bağışlarla ve Sevgi-Erdoğan'ın verdiği bütçeyle karşılanıyor.

Yaptığınız çalışmalardan taktir veya teşekkür alıyor musunuz gerek anne babalardan gerekse yerel yöneticilerden? Çünkü çocukları sokaktan veya bir yerle bağımlı olmaktan alıp eğitime tabi tutuyorsunuz.

Burası 2010 yılında kurulmuş. Kurulduğu günden beri çalışan personelimiz var. Onların anlattığına göre, ilk kurulduğunda burada cam, pencere kalmıyormuş. Ama şu anda mahalle sahiplenmeye başladı. Ailelerden çok güzel geri bildirimlerimiz oluyor. Burası güvenli diye çocuğunu gönderebiliyor. Aklında soru işareti bile kalmıyor. Birebir sohbetlerimizde bunu görüyoruz. 'Biz size güveniyoruz' diyorlar. Alan olarak da çok güvenli bir yer. Çünkü Eyyübiye'de çocuğun güvenli bir şekilde gidip oynayabileceği çok yer yok. Çünkü tehlike çok fazla. Biz okulun değil gerçekten sokağın alternatifiyiz. Biz çocuğu sokaktan çekip ona elimizden geldiğince destek olmaya çalışıyoruz. Yerel yönetimlerden de geri bildirimler alıyoruz. Geri bildirimlerimizi çalıştığımız okul müdürlerinden çocuklar da alıyoruz. Olumlu yönde geri bildirimlerimiz alıyoruz tabi ki.

Ortak çalıştığınız veya beraber proje yürüttüğünüz kurum, dernek, vakıf vs. oluyor mu?

Çok var. Vakıflar zaten ortak olarak çalışmak zorundalar. Paydaşları ve işbirlikçileri fazla olmak durumunda. Mesela Büyükşehir Belediyesi bizim büyük paydaşımızdır. Eyyübiye Belediyesi, Eyyübiye İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, okullarla çalıştığımız için onlarla kontak kurmamız gerekiyor. Yeni çalışmaya başlayacağımız STK'lar var. Geliştirdiğiniz projeler doğrultusunda paydaşlarınız da artıyor. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüyle 23 Nisan etkinlikleri kapsamında bir çalışmamız olacak. Yine Gençlik ve Spor Müdürlüğüyle Urfa'nın kurtuluşu olan 11 Nisan'la ilgili bir projemiz var. Şu anda kurgu aşamasında. 23 Nisan'da hakeza bütün yerel yöneticileri dahil etmeyi planladığımız bir çalışmamız var. İnşallah bütün bunlar burada kalmaz. Gerçekten hayata geçirilir. Birlikte olmak zorundayız. Yoksa tek başımıza hareket edemeyiz.

Burayı üç kelimeyle anlatmanızı istesek…

Bence sevgi, enerji ve güven.

23 Ocak Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfının kuruluş yıldönümü. Bununla ilgili ne gibi etkinlikleriniz olacak?

Genel merkez bazında yürütülecek çalışmalar. Hem ulusal hem de yerel medyada göreceksiniz. Günümüz inşallah kutlu olur. Dilerim nice 40-50. yılları görürüz. Hedefimiz gerçekten eğitimin, eğitim gönüllülerine ihtiyaç duyulmayacak seviyeye gelmesi. İnşallah öyle bir seviyeye gelir ülkemiz. Burası olsun ama proje geliştirmek için olsun. Çocukların proje üreteceği günleri görmeyi hayal ediyorum. Ülkemiz için de bu çok önemli bir şey. Umarım öyle olur.

(Kaynak: Gazeteipekyol)

Kaynak: Temsilci

Son Dakika Güncel Onlar Sokağın Alternatifi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement