Petkim Yeni Etilen Fabrikası Açılışı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji  Bakanı Fikri Işık, Türkiye'nin cari açık problemini çözmek için kimya sektörüne yatırım yapması gerektiğini, bu alanda Petkim'in yatırımlarının stratejik önemde olduğunu belirtti.

İzmir programının ikinci gününde Aliağa'daki Petkim tesislerine gelen Bakan Işık, yatırım çalışmaları devam eden Petkim Ar-Ge Merkezi'ni gezerek yetkililerden bilgi aldı. Ardından Petkim'in yeni etilen fabrikasının açılış törenine katılan Işık, buradaki konuşmasında Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kardeşliğin ete kemiğe bürünen en önemli yatırımı Petkim'de gurur verici bir tesisin daha açılışını yaptıklarını, Türkiye'den çok sayıda iş adamının da Azerbaycan'da yatırımlarının bulunduğunu belirterek "kardeşin kardeşe yapmaz dediği güzellikleri kardaş kardaşa yapıyor" dedi.

İki ülke arasındaki kardeşliğin söylemde kalıcı olamayacağını, ilişkilerin ortaklıklara ve yatırımlara dönüşmesi halinde bağların güçleneceğini dile getiren Işık, Türkiye'nin Ar-Ge'ye verilen önem neticesinde üretimini "orta teknoloji" seviyesine yükselttiğini, "yüksek teknoloji" hedefine ulaşmak için yenilikçi üretim anlayışının yaşam biçimi haline getirilmesi gerektiğini belirtti.

Bunun başarılması için Ar-Ge merkezlerini desteklediklerini ifade eden Işık, şöyle konuştu:

"Diyoruz ki 100 liralık harcamayı bölüşelim, 60 lirasını siz harcayın 40 lirasını devlet olarak biz verelim. Türkiye'nin cari açığına yönelik önemli bir iyileştirme yapmış olacağız. Kimya sektöründe 23,5 milyar dolar ticaret açığı veriyoruz. Bu sektörde ithalatı azaltacak, ihracatı artıracak her yatırım bizim için çok değerli. Petkim'e bu noktada özellikle teşekkür ediyorum. Türkiye cari açık problemini çözmek istiyorsa en fazla cari açık veren sektörlerin başında gelen kimyaya yatırım yapmalı. Hükümet olarak gündemimizde olan kimya sektörünün çok arzuladığı büyük bir kimya üretim bölgesi çalışması tamamlanınca, Türkiye'nin kimya sektöründe dışa bağımlılığı önemli ölçüde azalacak. Eğer Petkim'in yaptığı bu fabrika ve yeni üretim tesisleri olmazsa planladığımız üretim alanının bir ayağı topal kalır. Kurulacak tesisler yine ithal edip işlemek zorunda kalırlar."

Yeni yatırım projeleri kapsamında son dönemde petrol fiyatlarındaki gerilemenin kendileri için avantaj yarattığına dikkati çeken Işık, Ar-Ge'ye yatırıma geç başlayan Türkiye'nin bu konuda agresif bir büyüme içinde olduğunu ifade etti.

Geçen yıl Ar-Ge harcamalarının GSMH'ye oranının binde 9,5 olduğunu, bunun 2014 yılında yüzde 1'i geçmesinin beklendiğini aktaran Işık, Ar-Ge harcamalarının 2013 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 13,4 artışla 14 milyar 807 milyon liraya, Ar-Ge'de çalışan personel sayısının ise yüzde 7,5 artışla 112 bin 969'a yükseldiğini söyledi.

Ar-Ge yatırımlarında kamu ve özel sektör payının yarı yarıya olduğunu, bunun 2023 hedeflerinde ideal oran olan üçte bir kamu, üçte iki özel sektör seviyesine getirileceğini anlatan Işık, "yerli, yenilikçi ve yeşil üretim"i bir slogan olarak benimsediklerini vurguladı.

İnsan hayatını, işçi sağlığını hiçe sayan bir üretimin anlamı olmadığını, aynı duyarlılığı çevre konusunda taşıdıklarını söyleyen Işık, dün yaşanan bir asansör kazasının aşırı yükten kaynaklandığını, konan kurallara uymayı her vatandaşın iş güvenliğinin bir parçası olarak görmesi gerektiğini dile getirdi.

-Özel endüstri bölgesi talebi

Petkim Yönetim Kurulu Başkanı Vagif Aliyev, "tek millet, iki devlet" hedefi doğrultusunda Petkim'i satın almalarının üzerinden 5 yıl geçtiğini, bu süreçte 500 milyon dolarlık ilave yatırım yaptıklarını, bu süreçte Azerbaycan-Türkiye kardeşliğine altın harflerle yazılacak yatırımların başladığını kaydetti.

SOCAR olarak Türkiye'nin enerjide en büyük çözüm ortağı olmayı istediklerini, Petkim yarımadası içinde kimya parkı oluşturmak için yatırımları sürdürdüklerini anlatan Aliyev, şöyle konuştu:

"Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmak için enerji sektörüne tahminen 100-120 milyar dolar yatırım yapılması gerekiyor. SOCAR olarak 20 milyar dolarlık enerji altyapı yatırımıyla bu ihtiyacın yüzde 20'sini karşılayacağız. Bu da Azerbaycan'ın Türkiye'ye verdiği desteğin en bariz örneğidir. Oluşturmayı planladığımız kimya parkı için almamız gereken ruhsat ve izin sayısı fantastik bir rakam olan 3 bin 700 adet olarak gözüküyor. Şu ana kadar bunlardan yalnızca 900'ünü almış durumdayız. Hükümet olarak bu konuda desteğinizi rica ediyoruz. Kimya endüstri parkı olarak planladığımız Petkim yarımadasının özel endüstri bölgesi olarak ilan edilmesini arzuluyoruz."

Petkim Genel Müdürü Saadettin Korkut, NAFTA'yı etilene çeviren etilen fabrikasının Petkim'in kalbi konumunda olduğunu, stratejik ve teşvik belgesine sahip yatırımı tamamlayarak ülkeye, devlete olan sorumluluklarını yerine getirdiklerini kaydetti. Yeni fabrikanın etkisinin şirket bilançolarında da gözleneceğini ifade eden Korkut, 2023 yılında 50 milyar dolarlık kimya ürünleri ihracatı hedefine 5 milyar dolarla katkıda bulunmayı amaçladıklarını bildirdi. Korkut, Petkim'de 2015 yılını "İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yılı" olarak ilan ettiklerini ifade etti.

Etilen Fabrikası, yıllık 588 bin ton üretim yapacak

Petkim'in toplam yıllık üretim kapasitesini yüzde 13 artırarak 3 milyon 600 bin tona çıkaran Etilen Fabrikası yenileme yatırımının 200 milyon dolara mal olduğu belirtildi. Yıllık 588 bin ton etilen üretecek fabrika sayesinde Türkiye'nin yılda 400 bin ton daha az petrokimya ürünü ithal edeceği ifade edildi.

Törende, Soma'daki faciada madenden çıkarıldığı sırada çizmelerinin sedyeyi kirletmesinden endişe ettiği görüntülerinin basına yansımasıyla tanına, halen Petkim'de iş güvenliği konusunda çalışmaya başlayan Murat Şahin ile Socar Türkiye Üst Düzey Yöneticisi Kenan Yavuz, Bakan Işık'a plaket takdim etti.

Bürokrasinin azaltılması

Etilen fabrikasının açılışının ardından Bakan Işık, altyapı çalışmaları devam eden STAR Rafinerisi'nde de incelemelerde bulundu.

Burada gazetecilere açıklama yapan Işık, Türkiye'deki en büyük yabancı yatırım olan rafinerinin iki ülke kardeşliğinin güçlenmesi ve bölge barışı açısından çok önemli olduğunu, 2018 yılında tamamlanacak yatırımın Türkiye'nin cari açığının 2,5 milyar dolar azaltacağını söyledi.

Yatırımın hızla tamamlanması için hükümet ve bakanlık olarak gereken desteği verdiklerini ifade eden Bakan Işık, "Arkadaşlarımızın üzerinde en fazla durdukları bürokrasinin azaltılması konusunda da biz elimizden gelen her tür desteği vereceğiz. Maalesef Türkiye'de yabancı yatırımcının gözünü en çok korkutan bürokrasi. Bunun azaltılması gerekiyor. Verdiğimiz talimatla şu anda bakanlığımdaki tüm mevzuatı iç denetim birim başkanlığımız incelemeye başladı. Gereksiz, kırtasiyeciliği ve bürokrasiyi artıracak her türlü mevzuatı ayıklayacağız. Son derece basit, sade, anlaşılan, yalın bir mevzuatı önümüzdeki Mart ayına kadar tamamlamayı hedefliyoruz. Sadece Petkim değil Türkiye'de yatırım yapmak isteyen tüm firmalarımız bizim bakanlığımızla ilgili izinlerini en kısa sürede alır, karşılaştıkları sorunları gereksiz mevzuat engeline takılmadan hızla aşar" dedi.

Hükümetin planladığı kimya üretim bölgesi projesinin Petkim'in bulunduğu bölgede olmayacağını ancak bugün açtıkları etilen tesisinin zamanlamasının Türkiye için çok önemli ve stratejik bir yatırım olduğuna dikkati çekti.

Öte yandan Bakan Işık, rafineri inşaatının temelinde kullanılan ve orta büyükükteki taşların üst üste sıralanarak oluşturulduğu duvarlarla ilgili de inşaat yetkililerinden bilgi aldı. Yetkililer, rafineri altyapısının depreme en dayanıklı yapı olan gabion duvarlar üzerinde yükseldiği, milyonlarca taştan oluşan duvarların deprem sırasında yerden gelen titreşimleri emdiği, Ege Denizi'nde geçen haftalarda yaşanan depremler sırasında duvarların üzerindeki algılayıcıların saptadığı hareketin "sıfır" olarak kaydedildiği bilgisi verildi.

Bakan Işık daha sonra Petkim sahası içinde yapımı süren liman inşaatını inceledi. - İzmir