Rusya'nın Türkiye'ye Yönelik Yaptırım Kararı

Türk-Alman Sanayi ve Ticaret Odası (TD-IHK) Genel Sekreteri Suat Bakır, Rusya'nın Türkiye'ye yaptırım uygulamasına ilişkin, "Rusya ticari yaptırımlarını sürdürse de  80 milyon genç ve dinamik nüfusuyla Türkiye ticari özelliğini koruyacak güçte. Türkiye siyasi gelişmeler ne olursa olsun her zaman cazip yatırım ülkesi olmaya devam edecektir" dedi.

Almanya'nın Bremen kentinde Türk-Alman Ticari Ağı etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Türkiye - Politika ve Ekonomi Arasındaki Gerilim Alanı" konulu toplantıda konuşan Bakır, Rusya'nın Türkiye'ye uyguladığı yaptırımlara değinerek, "Rusya'nın Türkiye'ye uyguladığı yaptırımlar Türkiye'yi sarsmayacak" diye konuştu.

"Türkiye nezle olabilir ama hasta olmayacak" diyen Bakır turizmde yaşanan daralmanın zaten geçen sene rublenin değerinin düşmesiyle başladığına dikkati çekti.

Türkiye ile Rusya arasında yaşanan söz konusu gerilimde kimsenin doğal gazı ağzına bile almadığına işaret eden Suat Bakır, "Gazı kimse ağzına almıyor bile. Rusya gazını en çok alan ülke önce Almanya sonra Türkiye. Kimse altın yumurtlayan tavuğunu kesmek istemez" dedi.

Türkiye'nin Rusya'ya sattığı diğer ürünlerin tutarı olan 5 milyar avronun toplam ihracat rakamında küçük bir yeri olduğunu ve bunun bir şekilde ikame edilebileceğini vurgulayan Bakır, "Zaten Rusya AB'nin uyguladığı ambargo nedeniyle Yunanistan ve İspanya'dan mal alamayınca Türkiye'ye yönelmişti. Bu ürünler başka ülkelere pazarlanabilir" diye konuştu.

AB ile Türkiye arasında gelecek yıl uygulanması planlanan vize muafiyeti konusunun önemine dikkati çeken Bakır, "Vize muafiyeti uygulamaya girdiği anda işadamlarımız mallarını pazarlamak için Avrupa'ya daha çok geleceklerdir. Almanya'ya var olan ihracat daha çok artacaktır. Bu tüm Avrupa içinde geçerli olacak" ifadelerini kullandı.

TD-IHK Genel Sekreteri, Türkiye'de yapılan seçimin ardından her ülkede yaşandığı gibi, seçim döneminde yaşanan ticari gerginliğin seçim sonrasında tekrar normale dönüştüğünü ifade ederek, "İşte Türkiye'de de durum budur. AK Parti hükümeti Almanya için yabancı değildir" dedi.

Türkiye'nin gelişen ekonomi politikasına ilişkin bilgi veren TD-IHK Başkanı Rolf Königs ise kendi şirketinin 1989 yılında Türkiye pazarına girdiğini hatırlatarak, "Türkiye'ye ucuz iş gücü olduğundan değil, ülkeyi bir ticari platform haline getirmek amacıyla yatırım yaptık. Bu düşünceyle 1994 yılında meydana gelen ekonomik kriz nedeniyle dahi bir orta ölçekli firma olarak Türkiye'yi terk etmedik" dedi.

27 ülkede 108 şirkete sahip olduklarını anlatan Königs, Türkiye'de otomotiv sanayisi için tekstil üreten bir fabrika, bir çimento fabrikası ve iki otel işlettiklerini belirtti.

Şirketlerinin Türkiye'de önde gelen şirketler arasında yer aldıklarını belirten Königs, "Platorm stratejimizle başarılı olduk. Başarımızın diğer unsuru da kazandığımız ülkede yatırım yapmaktır. Türkiye'ye yatırım yapmaktan memnunuz. Genç tüketici nüfusu ve ekonomik gelişmeleriyle Türkiye'nin adeta  bir yatırım cenneti" diye konuştu.

Königs vize uygulamasının kalkacak olmasının hatırlatılması üzerine de, "Türkiye'de hiç bir aksiliklerle karşılaşmazken Türklere uygulanan vizeyi bir skandal olarak görmüşümdür.  Soğuk savaşta olduğu gibi günümüzde sığınmacı krizinde de elini taşın altına koymaktan tereddüt etmeyen Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyesi olamadığına da bir anlam vermiş değilim" değerlendirmesinde bulundu.