Seta'dan "Türkiye ve Körfez Ülkeleri İlişkileri" Paneli

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı Genel Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Muhittin Ataman, "Türkiye bölgede ekonomik siyaseti önceliyor. Türkiye ile Körfez ülkelerinin bu alanda, siyasetten bağımsız bir biçimde ilişkilerini iyi tutmaları gerektiğini düşünüyorum." dedi.

SETA Vakfının Ankara merkezinde düzenlenen "Türkiye ve Körfez Ülkeleri İlişkileri" panelinde, Körfez ülkelerindeki siyasi gelişmeler, Katar krizi ve Yemen'deki iç savaş gibi bölgesel gelişmeler ele alındı.

Ankara'da görevli birçok büyükelçi ve diplomatın yanı sıra üniversite öğrencilerinin katıldığı paneli, Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal yönetti.

"DEAŞ'a karşı ortak mücadele alanı var"

SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Ataman, Türkiye'nin Körfez ülkeleriyle ortak noktada buluştuğu alanların değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye ile Körfez ülkeleri, şiddet kullanan devlet dışı aktörlerle mücadele alanında bir arada siyaset yürütüyor. Özellikle DEAŞ ve benzeri unsurlara karşı ortak mücadele alanı var." değerlendirmesinde bulundu.

Ataman, Arap Baharı sürecinin ardından Körfez ülkelerinde birlik sorunu oluştuğuna dikkati çekerek, Arapların birlik olmasını temsil eden Libya, Yemen ve Mısır gibi ülkelerin gücünün zayıfladığını, bölgede Arap dünyasını toparlamaya çalışan liderlerin olmadığını savundu.

Yeni dönemde Körfez bölgesinin ekonomik ilişkilerinde Türkiye ve İran'ın kritik rol oynayacağını vurgulayan Ataman, özellikle savunma sanayisinde Türkiye'nin, Körfez ülkeleri için iyi bir alternatif teşkil edeceğini söyledi.

Yemen'in ekonomik kalkınmasında Türkiye'nin rolü

Yemen Milletvekili Naajeb Ghanem ise "Temennimiz, Türkiye'nin Körfez ülkeleriyle uzun vadeli stratejik iş birliği yapmasıdır." dedi.

Yemen'in, iç savaşın son bulmasıyla ekonomik kalkınma ve altyapı hizmetlerine ihtiyaç duyacağını vurgulayan Ghanem, bu konuda Türkiye'nin rolü ve ekonomik desteğinin Yemen için gerekli olduğunu belirtti.

Arap Stratejik Araştırma Merkezi Üyesi Nabil al-Bukairi de bölgede hiçbir toplumun bir diğeri olmadan yaşamayacağına dikkati çekerek, "Mezhepsel kutuplaşmayı bir kenara bırakıp, tarih ve coğrafya gibi ortak yönlerimizi konuşarak barışı tesis etmek için çalışmalıyız." ifadesini kullandı.

İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav, " Suudi Arabistan'ın ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin 15 Temmuz darbe girişimini desteklediği iddialarına rağmen Türkiye bu ülkelerle ilişkileri bozmama politikası izledi." değerlendirmesinde bulundu.

Oktav, Türkiye'nin diğer bölge ülkelerinden farklı olarak Suudi Arabistan ve İran'la eşit mesafede ilişki kurduğunu belirtti.