ÇOCUKLARI YUVAYA KAVUŞTURAN MODEL: KORUYUCU AİLE - Ertekin çifti "iyi ki bizimle" dedikleri oğullarını iki biyolojik kızından ayırmıyor

Ankara'da, 3 yıl önce 6 aylık Muhammed Ali'nin koruyucu ailesi olan iki çocuk sahibi Ertekin çifti, bir çocuğa yuva olmanın mutluluğunu yaşıyor.

Çeşitli yardım kuruluşlarında gönüllü çalışan, 12 ve 14 yaşlarında iki kız çocuğu sahibi Suna Ertekin, uzun süredir bir çocuğa koruyucu aile olmak istiyordu.

Durumu eşiyle paylaşan Ertekin, eşinin de bu fikre sıcak bakması üzerine 2018'de Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne başvurdu. Ertekin çifti, değerlendirme süresinin ardından, 6 aylıkken Muhammed Ali'nin koruyucu ailesi oldu.

Anne Suna Ertekin, "onu kalbimden doğurdum" dediği oğlu Muhammed Ali'ye koruyucu aile olma serüvenini, AA muhabirine anlattı.

"Bir çocuğun hayatına dokunabilmeyi çok istiyordum." diyen Ertekin, başvurunun ardından "Kabul edilecek mi?" endişesi ve heyecanıyla beklediklerini söyledi.

Kızlarının da "Bebek ne zaman gelecek?" diye hevesle beklediğini anlatan Ertekin, şöyle devam etti:

"Bizim için kız, erkek fark etmez dedik. Pursaklar Sevgi Evi'ne gittik. Kapıdan içeri girdik, görevlinin kucağında Muhammed küçücük, ellerini, kollarını sanki kasıyormuş gibi bir durumdaydı. Belki annesinin yokluğunu hissettiğinden miydi, bilmiyorum. Kucağıma aldığımda gözyaşlarımı tutamadım. Muhammed'i 18 Haziran 2019'da evimize getirdik. Herkes bize 'Muhammed ne kadar şanslı, sizin gibi bir ailesi oldu' diyor. Ben de tam tersi, Rabbim Muhammed gibi bir hediyeyi bize nasip ettiği için o şansı kendimizde görüyorum. Biz onu kalbimizden doğurduk, kalbimizle büyütmeye çalışıyoruz. Allah nasip etti, bize iki evlat verdi. Muhammed'in onlardan hiçbir farkı yok."

"Herkesin bu duyguyu tatmasını isterim"

Anne Ertekin, koruyucu ailelikte evlat edinmeden farklı olarak çocuğun tekrar ailesine dönebilme ihtimali olduğunu belirterek, "Geri gideceği yer öz annesi ama inşallah Muhammed yanımızdan hiçbir zaman ayrılmaz." dedi.

Muhammed'in, ablalarıyla iletişiminin çok iyi olduğunu anlatan Ertekin, oğullarının küçük ablasıyla oyun oynadığını, büyük ablasının da ikinci bir anne gibi her ihtiyacına koştuğunu söyledi.

Oğullarının evde neşe kaynağı olduğunu ifade eden Ertekin, "Manevi olarak çok büyük bir lezzet. Herkesin bu duyguyu tatmasını isterim. Çok güzel mucizeleri de var. Muhammed iyi ki bizim yanımızda. İlla biyolojik olarak değil kalpten doğurmak da çok önemli. Kendi çocuğumuzdan hiçbir zaman bir gram fark hissetmedim. Oğlum iyi ki benimle, iyi ki bizimle. İnşallah yanımızdan hiçbir zaman ayrılmaz." diye konuştu.

Ertekin, ilerleyen süreçte tekrar bir çocuğa daha koruyucu aile olmayı düşündüklerini dile getirdi.

"Muhammed'le aramızda farklı bir ilişki var"

Baba Sinan Ertekin de Muhammed'le karşılaşınca, "iyi ki böyle bir işe kalkıştık" dediğini aktardı.

Muhammed'i ilk gördüğü anı, "Çok küçüktü, biraz da ürkekti. Kucağımıza aldığımızda çok duygulandık. 10-15 dakika şok gibi bir süreydi bizim için." şeklinde anlatan Ertekin, şöyle konuştu:

"İki kızımız var. Belki üçüncü çocuğumuz da olabilirdi ama Peygamber'imizin yetime kol kanat germekle ilgili hadisini yerine getirmek bizde biraz daha ön plana çıktı. Çok mutluyuz. Muhammed'le aramızda farklı bir ilişki var. Beni gördüğü andaki tepkileri, bana olan sevgisi, özlemesi... Yerine göre kızlar eğer Muhammed'e farklı davranırsa onlara bile kızıyorum. Daha küçük olduğu için mi yoksa koruyucusu olduğumuz için mi bilmiyorum ama Muhammed'i biraz daha farklı tutuyoruz."

Koruyucu ailelikte devletin imkanlarının çok iyi olduğunu, geriye çocuğa verilebilecek tek şeyin aile sıcaklığı ortamının kaldığını belirten baba Ertekin, bu nedenle bütün ailelere ve bireylere böyle bir hizmete katkıda bulunmaları tavsiyesinde bulundu.