Soylu: 'Cumhurbaşkanlığı Sistemi, Milletimizin Ferasetinin Bir Neticesi Olarak Hayat Bulacak'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Cumhurbaşkanlığı sistemi, milletimizin ferasetinin bir neticesi olarak hayat bulacak ve Türkiye, daha güçlü adımlarla geleceğe yürüyecektir." dedi.

Soylu, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde, Polis Akademisi tarafından düzenlenen "Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti Konferansı"nda yaptığı konuşmada, ülkelerin ve toplumların yaşanan olaylardan ders çıkarması gerektiğini belirtti.

15 Temmuz gecesi meydana gelen ihanet girişiminin önemli dersler verdiğini ifade eden Soylu, darbe girişimi gecesinin birçok yeniliğin, zihniyet değişiminin miladı olduğunu bildirdi.

Soylu, "Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde milletimizin gösterdiği üstün cesaret ve kararlı irade, şehit ve gazilerin destansı fedakarlıkları sayesinde ülkemiz büyük bir tehlike atlatmış ve Cumhuriyet'e, demokrasimize 27 Mayıs 1960'da musallat olmuş, bulaşmış bir kanserli hücre 15 Temmuz akşamı tamamen kesilip atılmıştır. Türkiye'de artık darbeler dönemi bitmiştir. Çünkü bunu kesin olarak bitiren bizatihi milletin kendisi olmuştur." dedi.

Türkiye'nin 15 Temmuz'dan sonra gerçekleştirdiği yapısal değişimlerle önemli mesafeler aldığına dikkati çeken Soylu, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının, İçişleri Bakanlığına bağlandığını hatırlattı. Soylu, bu sayede güvenlik noktasında işbirliğinin ve koordinasyonun artırıldığını, daha verimli bir yapıya ulaşıldığını aktardı.

Bakan Soylu, şöyle devam etti:

"Personel eğitim noktasında da yapısal düzenlemelere gidilmiştir. İnşallah bu değişimin en önemli ayağı olarak gördüğümüz Cumhurbaşkanlığı sistemi de milletimizin ferasetinin bir neticesi olarak hayat bulacak ve Türkiye, daha güçlü adımlarla geleceğe yürüyecektir. Yaşanan bu sürecin bir parçası da güvenlik anlayışımızın değişmesidir. Türkiye'de bir çok zihniyet değişiminin işaret fişeğini yakan sayın Cumhurbaşkanımız bu konuya da ekim ayında yaptığı bir değerlendirmede işaret buyurmuş, yeni güvenlik konseptimizi tarif etmiştir. Yeni güvenlik anlayışımız, hukuk devleti ve demokrasiden taviz vermeyen, herkesin güvenliği için önleyici tedbirler alan, hızlı ve etkin müdahaleyi amaçlayan, kurumlar arası koordinasyon ve işbirliğine önem veren proaktif bir yaklaşıma dayanmaktadır."

Türkiye'nin sadece terörle mücadele eden bir ülke olmadığını vurgulayan Soylu, Türkiye'nin bir yandan vatandaşının güvenliğini temin ederken bir yandan da kalkınan, gençlerini bilgiyle donatan, gençleri uyuşturucu ve kötülüklerden koruyan, eğiten ve yüksek hedeflere hazırlayan bir ülke olduğuna işaret etti.

Soylu, son 14 yılda kalkınma ve büyümenin her alanında ciddi mesafeler katedildiğine değinerek, güçlü, güven veren, krizlerle sarsılmayan bir ekonomik yapı içerisinde vatandaşlara daha müreffeh hayat sunmak için çalışmaların devam ettiğini dile getirdi.

"Önemli bir gayret sarf edilmektedir"

Yaşanan değişim süreci içerisinde polislik eğitiminde de önemli mesafeler katedildiğine dikkati çeken Soylu, şunları ifade etti:

"Eskiye nazaran yılda 250, 300 mezun veren Emniyet yönetim kadrosu hem ülkenin yetişmiş insan kaynağı kullanılarak hem de teşkilattaki personel kullanılarak, yılda 2 binin üzerinde komiser yardımcısı mezun verir hale getirilmiştir. Emniyet teşkilatına yönetici yetiştirmenin yanı sıra bir yılda 20 binden fazla polis eğiterek ülkenin iç güvenliğinin sağlanması konusunda da önemli bir gayret sarf edilmektedir. İşte bu yapı içerisinde sizlerin rolü çok önemlidir. Hukuktan, kanundan ayrılmayan, vatandaşımızın can ve mal güvenliğini, temel hak ve hürriyetlerini koruyan bir polis teşkilatı inanıyorum ki sizlerin katkısıyla çok daha güçlenecektir."

Polis adaylarına "Asla kanundan sapmayın, kanunsuzluğun içerisinde hiç olmayın." diye seslenen Soylu, polislerin devletin ve milletin göz bebeği bir mesleği icra ettiğini belirtti.

Süleyman Soylu, "Attığınız her adımın bir dua olduğunu biliniz. Bazen bir mazlumun yanında, bazen bir zalimin karşısında imdat isteyen birisine şefkat ve merhamet elini uzatmaktan hiçbir zaman çekinmeyiniz. O dua sadece size değil, hem aziz milletimize hem de büyük, güzel topraklarımıza, bu güzel cennet vatanımıza katkı olabilecek duadır. Sizden sonra gelecek nesle de faydası olan, sadece sizi muhafaza eden değil, o yaptıklarınızla birlikte sizden sonra gelecek nesli de muhafaza eden bir duadır." diye konuştu.

Polisliğin bir dua mesleği olduğunu vurgulayan Soylu, polislerin devletin temsilcisi olduğunu, devletin de "merhamet" demek olduğunu ifade etti.

İçişleri Bakanı Soylu, şunları kaydetti:

"Cumhurbaşkanımız bugün sizlere çok önemli bir ders, hem yeni güvenlik konseptini ama aynı zamanda Türkiye'nin yeni dünya ufkunu, vizyonunu, anlayışını, yürüyüşünü ve bütün dünya milletlerinin bizden beklediği o merhamet ve şefkat medeniyetinin asli unsurlarını tek tek izah edecek. Bu sizin için büyük bir fırsattır. Muhakkak aldığınız bütün dersler, hocalarımızın verdiği bütün dersler önemlidir ama bu ders, bütün devlet tecrübemizin, bilgimizin, bütün millet ve medeniyet anlayışımızın süzülerek gelen bir anlayışın ifadesi olarak ortada duracaktır. Her bir cümlesi yarına ait yürüyüşünüzün, hareketinizin bir parçası olsun isteriz ve inanırız ki bu tecrübelerle donatılarak önümüzdeki günlerde bu memlekete çok büyük hizmetler yapacağınız inancımız tamdır."