- Çiçek, Taksim Gezi Parkı olaylarını değerlendirdi:
"Hak ve özgürlük taleplerine hukuk çerçevesinde sonuna kadar evet, cebir ve şiddete hayır"
"(Başörtüsü sorununda olduğu gibi) Demek ki kırıp dökmeden de yakıp yıkmadan da hak talep ediliyor"
Çiçek, Lüksemburg Temsilciler Meclisi Başkanı Laurent Mosar'la görüştükten sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, Taksim Gezi Parkı olaylarını da değerlendirdi.
Türkiye'de 20 yıldan fazla başörtüsüyle ilgili hak talepleri olduğuna dikkat çeken Çicek, şunları kaydetti:
"Onlar da eğitim hakkı talep ediyorlardı. Büyük mitingler yapıldı, İstanbul'da 100 bin insan toplandı, protestolar oldu, insan zincirleri oluşturuldu, imza kampanyaları düzenlendi. Ama bu hak talepleri sırasında tek bir kamu malına zarar verilmedi, bir tek şahsın burnu kanamadı. Kanunsuzluk yapılmadan, cebir ve şiddete başvurulmadan hak talep edildi ve bugün bir ortak anlayışla bu konu kendi yoluna girmiş oldu. Demek ki bir ülkede kırıp dökmeden de yakıp yıkmadan da hak talep ediliyor. Bu iyi örneği de yaşadık, bugünkü sıkıntılı örneği de gördük."
Çiçek, Türkiye'nin bir demokrasi olduğunu aynı zamanda demokratik standartlarını yükseltmek için çaba gösterdiğini belirterek, cebir ve şiddete başvurulmadıkça demokratik taleplerin dile getirilmesini sonuna kadar desteklediklerini fakat kamu malına zarar vererek, kaos çıkarak, yakıp yıkarak taleplerde bulunmanın uluslararası sözleşmeler ve AB değerleriyle de bağdaşmadığını, böylesinin hiçbir ülkede normal kabul edilemeyeceğini dile getirdi.
Türkiye'de geçmişte benzer toplumsal olaylardan edinilen tecrübeler ışığında son olayların değerlendirilmesini isteyen Çicek, "Cebir ve şiddet işin içine girdiğinde hepimizi üzen gelişmeler oldu. Çorum olaylarında, Maraş olaylarında, Taksim olaylarında, Madımak'ta oldu. Belki unutuldu, Taksim Meydanı'ndaki Atatürk Kültür Merkezi de bu olaylar sebebiyle yakıldı. Devletin gemileri, fabrikaları yakıldı" hatırlatmasında bulundu.
TBMM Başkanı Çiçek, Taksim Gezi Parkı olaylarında da mağazalara, kamu mallarına zarar verildiğini, belediye otobüslerinin yakıldığını ve hayatını kaybedenler olduğunu kaydederek, "Başlangıçtaki durumla bugün gelinen nokta birbirinden farklıdır. Bu ayrımı yaparak olaylara bakmak lazım" ifadesini kullandı.
Çiçek, Taksim'deki olayların başlangıcında polisin orantısız güç kullandığını hükümetin de kabul ettiğini hatırlattı.
Son genel seçimlerde parlamentonun yüzde 95'lik temsil oranını yakaladığını anımsatan Çicek, TBMM'de temsil edilen tüm partilerin gösterilerde şiddete başvurulmaması çağrısı yaptığını dile getirdi.
Cemil Çiçek, bazı milletvekillerinin sosyal medyada tahrik edici yaklaşımlarda bulunmasına ilişkin, "Onu da kamuoyu değerlendirir. Aslında bu konularda en olumlu örnekleri TBMM ve siyaset kurumunun vermesi gerekiyor. Siyaset kurumu bu konularda ne kadar iyi örnekler ve işbirliği ortaya koyarsa o nisbette bu sıkıntıları en az hasarla bertaraf etme imkanı bulunmuş olur. Onun için herkesin sorumluluk duygusu içersinde hareket etmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
"İnsanlar ölüyor, dünya kamuoyu seyrediyor"
TBMM Başkanı Çiçek, uluslararası toplumun Suriye krizine yaklaşımını, bir fıkrayla eleştirdi. Çiçek, "Kasabanın birinde her gün yangın çıkmaya başlamış, evler, işyerleri, fabrikalar, kamu binaları sırayla yanıyor. Toplumun önde gelenleri bir komisyon kurarak sebebini araştırmış. Yangınları itfaiyecilerin çıkardığını tespit etmişler. Ortadoğu coğrafyasında çok fazla itfaiyeci dolaşıyor ama araçlarında su yerine benzin taşıyorlar. İnsanlar ölmeye devam ediyor, dünya kamuoyu da bunu maç seyreder gibi seyrediyor" dedi.
Avrupa Birliği (AB) ve uluslararası kuruluşların Kuzey Kutbu'nda sıkışmış iki balinaya gösterdiği ilgiyi Suriye meselesine göstermediğini söyleyen Çiçek, AB ve uluslararası toplumun Bosna Hersek'te 250 bin kişi öldükten sonra bir çözüm bulabildiğini hatırlatarak, "Herhalde Suriye'de de 250 bin kişinin hayatını kaybetmesini bekliyorlar" ifadesini kullandı.
Bunun üzerine Lüksemburg Temsilciler Meclisi Başkanı Mosar, "Sizinle hemfikirim. Uluslararası camia ve Avrupa Birliği, Suriye meselesinde yeterince sesini duyurmadı. Ama bu bir tarafta iyilerin, bir tarafta kötülerin olduğu bir çatışma değil. Çeşitli endişeler var. AB ve uluslararası camia bir çözüm getirebilir mi bilmiyorum ama en azından tüm taraflara ambargo uygulanabilir" dedi.
Mosar, Taksim Gezi Parkı olaylarıyla ilgili toplantı ve gösteri özgürlüğü başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklere saygı gösterilmesinin önemini vurguladı.
TBMM Başkanı Çiçek, Lüksemburg Büyük Dükü Henri'yle de görüştü ve Place Guillaume meydanında sergilenen "Işıklar ve Gölgeler Şehri İstanbul" sergisini gezdi. - Brüksel
Son Dakika › Güncel › TBMM Başkanı Çiçek Lüksemburg'da - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?