TBMM Başkanı Cemil Çiçek, terör örgütleri arasında derecelendirme yapmanın, DAEŞ'e karşı çarpışıyor diye onları meşru hale getirmeye çalışmanın en büyük hatanın bir kere daha tekrarlanması olacağını söyledi.
Çiçek, Washington temaslarının ardından AA ve TRT'nin sorularını yanıtladı. DAEŞ ile mücadelede Türkiye'nin, birçok çaba ve fedakarlığı ortaya koyduğu halde, eksik ve yanlış bilgilendirme ve bilgi kirliliği nedeniyle zaman zaman zan altında kaldığını belirten Çiçek, DAEŞ'in bir terör örgütü olduğunu ama bölgedeki tek terör örgütü olmadığını, bunların başında da PKK'nın geldiğini kaydetti.
Çiçek, "Eğer bu bataklık kurutulamazsa, bölgede istikrar sağlanamazsa, yeni terör örgütleri ortaya çıkar, biri azalır diğeri çoğalır. Bölge terör açısından çok verimli coğrafya haline geldi. Bu nedenle bu konuda evvela doğru bilgilenmeye ihtiyaç var" dedi.
-"Terör örgütleri akreptir, fırsat buldu mu sokar"-
DAEŞ ile mücadele ediyor diye bazı terör örgütlerini meşrulaştırma, sempatik gösterme gayretleri olduğunu hatırlatan Çiçek, şunları kaydetti:
"Bunların başında PKK geliyor. Terör örgütleri akreptir, fırsat buldu mu sokar. Bugün kendi politikası icabı, falanca-filanca terör örgütü DAEŞ ile mücadelede birilerine yardım ediyorsa, bunu meşrulaştırmak teröre yapılacak en büyük destektir. Bölgemiz böyle bir hatayı yaşıyor ve yaşamak üzere. Bu beraberinde başka sıkıntılar getirecek".
ABD'nin PYD gibi örgütleri terör örgütü olarak görmemesine yönelik soru üzerine Çiçek, "Terör örgütleri arasında derecelendirme yapar, DAEŞ'e karşı çarpışıyor diye onları meşru hale getirmeye çalışırlarsa, korkarım ki en büyük hatayı bir kere daha yapmış olurlar" diye konuştu.
Çiçek ayrıca, "DAEŞ ile mücadele ediyor diye üçüncü ülkeden gelen bir kısım yasa dışı silahlı unsurların" da bulunduğunu belirterek, "Bunlar bir taraftan DAEŞ ile mücadele ederken özellikle Musul ve çevresinde mezhep mülahazalarıyla bir katliama girişirlerse Türkiye bugünkünden daha büyük mezhep çatışmasının içerisine bölgede sürüklenmiş olur. Dolayısıyla muhataplarımıza işin bu boyutunu da gündeme getirmeye çalıştık" diye konuştu.
-"DAEŞ ile mücadelede politik belirsizlik, tutarsızlık ve kararsızlık var"-
Ateşin düştüğü yeri yaktığını, ateşin yanı başında da Türkiye'nin bulunduğunu dile getiren Çiçek, 2 milyon mülteciye ev sahipliği yaparak, "başkalarının ortaya çıkardığı problemin bedelini Türkiye'nin ödediğini" bildirdi.
Çiçek, DAEŞ ile mücadelede "politik olarak belirsizlik, tutarsızlık ve kararsızlık" da olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her gün farklı açıklamalar yapılıyor. Şunu herkesin bilmesi lazım, Suriye'de huzur, istikrar, barış sağlanmadığı sürece ve bugünkü ortamın müsebbipleri iktidarda kalmaya devam ettiği sürece, bölgede barış ve huzur olmaz. Barış ve huzur olmadığı takdirde de havadan 5-10 bomba atarak bu işin üstesinden gelmek mümkün değil. Suriye ve Irak'ı da esas olarak bütünlükçü bir politikaya ihtiyaç var."
Çiçek, ABD'nin DAEŞ politikasındaki belirsizliğin karşı cephenin işini kolaylaştırdığını, direnme gücünü artırdığını ve Şii yayılmacılığını daha da kolaylaştırdığını anlattı. Çiçek, "Bu durum, o bölgede nüfuz elde etmek ve kendi nüfuzunu orada tahkim etmek isteyen ülkelere fırsat veriyor" diye konuştu.
-"Türkiye'yi suçlamaya hakları yok"-
Ayrıca, terörle mücadelenin bir ülkenin gayretiyle sona eremeyeceğine dikkati çeken Çiçek, diğer ülkelerin Türkiye ile yeterli işbirliğinde bulunmadığını kaydetti.
Çiçek, Türkiye'nin kendi imkanlarıyla önemli adımlar attığını, 12 bin 550 kişinin girişini reddettiğini, bin 200 kişinin de sınır dışı edildiğini anımsattı.
Ancak kaynak ülkelerin de Türkiye'ye bilgi aktarımında bulunması gerektiğini ifade eden Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Terörle mücadele konusunda uluslararası toplumda yeterli ciddiyet, yeterli işbirliği yok. Kaynak ülkeler bu yönde çaba göstermezse, kendi vatandaşları üzerinde gerekli denetimleri sağlamazsa, sonra üzücü olaylar meydana geldiğinde bu ülkelerin Türkiye'yi suçlamaya hakları yok, çünkü Türkiye elinden geleni yapıyor."
Çiçek, bin 300 kilometrelik bir sınırın korunması çok kolay bir mesele olmadığına işaret ederek, ABD'nin milyarlarca dolar harcamasına, tüm teknolojik imkanları kullanmasına rağmen Meksika ile sınırından yüz binlerce geçişi önleyemediğini örnek gösterdi.
Türkiye'nin petrol kaçakçılığıyla mücadelede elinden gelen desteği göstererek şu ana kadar 150 milyon litrenin üzerindeki kaçak petrolü engellediğini anlatan Çiçek, "Türkiye gerçekten canhıraş bir çabanın ve gayretin içinde ama dünyanın birlikte sorumluluk taşıması gereken bir sorunun tek başına çaresi Türkiye olamaz. Onun için (görüşmelerimizde) bu gerçeğin bilinmesini ifade ettik" diye konuştu.
Öte yandan, ABD ile ekonomik ilişkilerin siyasi ilişkiler seviyesine ulaşamadığını belirten Çiçek, bunu da artırmak istediklerini söyledi.
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › TBMM Başkanı Çiçek Washington'da - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?