Tiyatroyla "Engelini" Aştı

HAYATİ İKİZOĞLU - Afyonkarahisar'da yaşayan bedensel engelli Ercan Kubaş, "Bedensel Engelliler Sanat Tiyatrosunda" oyunculuk yaparak, kendisi gibi engelli eşi ve iki çocuğunun geçimini sağlıyor.

Doğuştan, halk arasında "cücelik" olarak bilinen "akondroplazi" ve "genu varum" (eğri bacak) rahatsızlığı olan 1 metre 30 santimetre boyundaki Ercan Kubaş, 15 yaşına kadar yürüme güçlüğü çekti. Rahatsızlıkları nedeniyle birçok kez operasyon geçiren Kubaş, Isparta'da gerçekleştirilen ameliyat sonrası başkasına ihtayaç duymadan yürümeye başladı.

Çevresindekilerin yönlendirmesi ile 2007 yılında oyunculuk yapmaya karar veren Kubaş, sanat ile yaşama tutunup, ailesinin ihtiyaçlarını karşılıyor.

Kubaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Afyonkarahisar Sakatlar Derneği sayesinde tanıştığı tiyatro ile hayatının değiştiğini söyledi.

"Bedensel Engelliler Sanat Tiyatrosu"nda kendisi gibi engellilerin görev aldığını öğrendiğinde çok mutlu olduğunu anlatan Kubaş, "Tiyatro yöneticileriyle görüşmemde yeteneğim olduğu söylendi. Bu şekilde başladım ve çok da hoşuma gitti. Benimle aynı kaderi paylaşan arkadaşlarla turnelere katılmak çok güzel" dedi.

Eşi Aysun ile 2011 yılında Eskişehir'deki bir turnede tanıştığını belirten Kubaş, şöyle devam etti:

"Kaçarak evlendik. Şimdi iki çocuk babasıyım ve çok mutluyum. Eşim de benimle birlikte oyunculuk yapıyor. Onun da akondroplazi ve genu varum rahatsızlığı var. Eşimin boyu 97 santimetre. 4 yaşındaki kızım Yağmur ve henüz yeni doğan Damla'nın hiçbir sağlık problemi yok. Yağmur'un doğumundan sonra 'akondroplazi' rahatsızlığı olabileceği söylendi. Bunun üzerine Isparta'da özel bir hastanede tedavi uygulandı. Şu anda gayet sağlıklı."

"Oyuncu olmak gerçekten çok güzel bir duygu"

Kubaş, tiyatronun kendisine çok şey kattığını vurgulayarak, "Engellilerin de birçok şeyi yapabildiğini, onların da sanat yeteneklerini sergileyebildiklerini öğrendim" ifadelerini kullandı.

Bir şeyler başarmanın engellilerin hayata daha sıkı sarılmalarını sağladığına işaret eden Kubaş, şunları kaydetti:

"Oyuncu olmak gerçekten çok güzel bir duygu. Çevremdekiler önceden bana farklı gözle bakıyorlardı. Sahneye çıktığımda, bir şeyler başarabildiğimi herkese gösterdiğim için çok mutluyum. İlkokuldayken, engelli olduğum için arkadaşlarım beni dışlardı. Şimdi öğretmenlerim benimle gurur duyuyor. Oynadığımız oyunlarda da yaşadığımız problemleri dile getiriyoruz. 'Her insan bir engelli adayıdır' diyerek, tüm Türkiye'ye engellilerin de bir şeyler başarabildiğini kanıtlamak istiyoruz. 'Bizler de varız' demek istiyoruz. Tüm engellilere tavsiye ediyorum. Engelli arkadaşlarım eve kapanmak yerine, toplum içine çıksınlar, insanlarla kaynaşsınlar, 'bizler de varız' desinler."