Ümit Özdağ: Demek Her 10 Senede Bir İhraç Zamanı Geliyor

MHP'den ihraç edilen Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, Türkiye'de rejim değişikliğine karşı olduklarını belirterek, "Mesele benim ihraç edilip edilmemem değildir. Bundan 10 sene 2 gün önce yine ihraç edilmiştim. Demek her 10 senede bir ihraç zamanı geliyor ama sonra geri dönüyorum. Bugün Türkiye'nin meselesi Ümit Özdağ'ın ihracı değil, Türkiye için bir hayati tehdit olan sistem değişikliğinin durdurulması ve Türkiye'nin karşı karşıya olduğu tehditlerin iç cepheyi güçlendirerek devam ettirilmesidir." dedi.

MHP'nin ihraç ettiği Genel Başkan adayı ve Gaziantep Milletvekili Özdağ ile MHP'li milletvekilleri Yusuf Halaçoğlu, Nuri Okutan ve İsmail Ok, TBMM'de başkanlık sistemi tartışmalarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Halaçoğlu, Özdağ'ın partiden ihraç kararını "Şiddetle kınıyoruz. Zira MHP tüzüğünün 63'üncü maddesi beşte bir çoğunlukla üst kurul delegelerinin imzasıyla kongrenin toplanabileceğini ve her dava arkadaşımızın da genel başkan adayı olabileceğini belirtmektedir. Bundan dolayı bir arkadaşımızın ihracını kabul etmemiz mümkün değildir. Bunu şiddetle kınıyoruz." diye değerlendirdi.

HALAÇOĞLU: TBMM'DE GEÇMEMESİ İÇİN ELİMİZDEN GELEN GAYRETİ GÖSTERECEĞİZ

Yusuf Halaçoğlu, başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığı sistemine karşı olduklarını ve bunun ülkeyi bölünmeye götüreceğini savunarak, "Türk milliyetçileri ve ülkücüler olarak Türkiye'nin baskıcı başkanlık rejimine sürüklenmesine izin vermeme kararındayız. Ülkemiz ağır bir krizden geçerken ve savaş halindeyken politik sistem değişikliği macerasına sürükleyenleri tarih affetmeyecektir. Başkanlık sistemi denemesiyle bir maceraya sürüklenmektedir. Bunu Türkiye'nin federasyona dönüşmesi izleyecektir. Nasıl başkanlığa karşıysak partili cumhurbaşkanlığına da karşıyız. Aldığımız duyumlar önceden yapılan anlaşma ile partili cumhurbaşkanlığı konusunda mutabakatı doğrulamaktadır. Türk milliyetçisi milletvekilleri olarak en az başkanlık sistemi kadar partili cumhurbaşkanlığını da Türkiye için zararlı görüyoruz ve buna da izin vermeyeceğiz. TBMM'de bunun geçmemesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Sadece MHP değil muhtemelen AKP içinde de 330'un altına bir rakama ulaşacağı tepki olacağını düşünüyoruz." diye konuştu.

NURİ OKUTAN: TAVRIMIZIN GENEL BAŞKANIMIZI İNCİTECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUZ

MHP Isparta Milletvekili Nuri Okutan ise tavırlarının disiplini gerektirecek bir tavır olmadığını söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:

"Bu tavrımızın disiplini gerektirecek bir tavır değil. Tavrımız net. Partimize, sayın genel başkanımıza, cumhurbaşkanımıza muhalif falan değiliz. Aykırı söylem içinde değiliz. Söylediğimiz şey şu doğru okunması lazım. Türkiye bir kuşatılmışlık içerisinde. Bunu yarabilmemiz için hepimizin omuz omuza durması, safları sıklaştırmamız gerekir. Türkiye'nin sorunları var. Bu tablo dururken ortada bu başkanlık sistemi tartışması nerededir. Bunun neresi disiplini gerektirir. Tavrımızın MHP yönetimimizi ve Genel Başkanımızı inciteceğini düşünmüyoruz. Bunun bir milletvekili vatandaşlık görevi olduğunu, milleti temsil etmenin ödevi, görevi olduğunu düşünüyoruz."

İSMAİL OK: MUHALİF FALAN DEĞİLİZ TABANIN TA KENDİSİYİZ

MHP Balıkesir Milletvekili İsmail Ok ise MHP tabanının da başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığına şiddetle karşı olduğunu ileri sürerek, şöyle dedi: "Balıkesir'de 10 farklı ilçeyi gezdim. Ne MHP tabanı ne de halkımızdan başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığı gibi rejim değişikliğine şiddetle karşılar. MHP'nin söylemlerinin arkasındayız. Muhalif falan değiliz. Tabanın ta kendisiyiz."

ÜMİT ÖZDAĞ: BAŞBAKAN'LA GÖRÜŞTÜĞÜ GÜN BAHÇELİ'YE BAŞKANLIĞIN ÜLKEYİ HANGİ AÇMAZLARA SÜRÜKLEYECEĞİNİ BİLDİRDİM

Partiden ihraç edilen Ümit Özdağ, Başbakan Binali Yıldırım ile görüşmesi öncesinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye başkanlık sürecinin, Türkiye'yi hangi açmazlara sürükleyeceğini yazılı olarak bildirdiğini açıklayarak, şöyle konuştu:

"Sayın Bahçeli'ye başbakanla görüştüğü gün başkanlık divanından bazı arkadaşların da ricasıyla başkanlık veya partili cumhurbaşkanlığı sürecinin mevcut dış ve iç konjonktür çerçevesinde beş senaryo çerçevesinde Türkiye'yi hangi açmazlara sürükleyeceğini yazılı olarak bildirdim. Türkiye'nin bir beka sorunuyla sorunuyla karşı karşıya olduğunu söylüyorum ve bu sorun yaşanırken bunu ağırlaştıran bir husus cumhurbaşkanının anayasayı ihlal etmesidir. Hiçbir siyasi parti eğer bir cumhurbaşkanı anayasayı çiğniyorsa madem sen bu anayasayı çiğniyorsun gel o zaman bu anayasayı senin çiğnemediğin şekildeki bir anayasaya dönüştürelim demek durumunda olmamalıdır. Bunun siyaset açısından da hiçbir mantığının olduğunu söylemek mümkün değildir. Üstelik MHP'nin daha bir ay öncesine kadar Türk milliyetçiliği ideolojisi çerçevesinde başkanlık sistemine doğru şekilde bu sitemin Türkiye'yi kademeli olarak federasyona ve bölünmeye götüreceği teşhisini koyarak karşı çıktığı göz önünde tutulursa meselenin son süreçte ne değişmiştir ki Türkiye'yi bölecek proje Türkiye'nin bölünmesini engelleyecek proje haline gelmiştir. Bu noktada sayın genel başkanla siyasi hayatının son 13-14 senesinde savunduğu fikirlerle hemfikiriz. Söylediklerimizin hepsi MHP'nin resmi internet sitesinde bulunan sayın genel başkanın yapmış olduğu konuşmalarda defaatle altı çizilmiş hususlardır. Biz o noktada duruyoruz. Türk milletini ve siyasal karar alıcıları milletvekili olarak uyarıyoruz. Mesele benim ihraç edilip edilmemem değildir. Bundan 10 sene 2 gün önce yine ihraç edilmiştim. Demek her 10 senede bir ihraç zamanı geliyor ama sonra geri dönüyorum. Bugün Türkiye'nin meselesi Ümit Özdağ'ın ihracı değil, Türkiye için bir hayati tehdit olan sistem değişikliğinin durdurulması ve Türkiye'nin karşı karşıya olduğu tehditlerin iç cepheyi güçlendirerek devam ettirilmesidir."