Borabey Göleti'nde Yıkım Kararı Verilen Yapılar

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Anadolu Üniversitesi (AÜ) Borabey Göleti'nde yıkım kararı verilen yapılarla ilgili olarak, 'Yapılar yıkıldığı zaman bunu yazanlar herhalde zil takıp oynayacaklar biz de tef çalacağız' dedi.

Ataç, Tepebaşı Belediyesi'nde düzenlediği basın toplantısının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Ataç, bir gazetecinin Borabey Göleti'nde yıkım kararı verilen binaların son durumunu sorması üzerine, üniversitelerin hiçbir binasında ruhsat olmadığını belirterek, üniversitelerin kamu kurumları oldukları için zamanında böyle bir ihtiyaçları olmadığını kaydetti.

Belediyelerin de ruhsat konusunda farklı bir düşüncesinin olmadığını ifade eden Ataç, şöyle konuştu:

'Şimdi bu bahsi geçen konu benim zamanımda ve Engin Ataç'ın rektörlüğü döneminde oldu. O zaman alandaki suyun içme suyu değil, kullanma suyu ile ilgili bir fonksiyonu vardı. Hatta son yapılan tahlilde 4'ncü derece su niteliği taşıdığı ortaya çıktı. Tabanı tamamen çamur olan, hatta o zaman su sporları ile ilgili bir çalışma yapılacaktı ama yapılan araştırmalarda çok uygun olmadığı görüldü. Daha sonra benim belediye başkanı olmadığım dönemde Büyükşehir Belediyesi ve ESKİ orayı içme suyuna dönüştürdü. İnşaat başlamıştı, belki de bitmek üzereydi. Burada benim bir şey göz yummuşum gibi ifade ediliyor. Yazılanlar şeyler doğru olmadığı için cevapta vermek istemiyorum açıkçası. Sonra tamam bugün içme suyu oldu. Şu anda boş olarak orada hiçbir fonksiyonu yok. Bu binanın yıkılması kime ne yarar sağlayacak? Bu bir kamu kurumu binasıdır.

Gerekirse yıkımı da yapılabilir. Bu bir milli servettir. Bugün kişilere ait kaçak bir binayı bile yıkmayı zorlanıyoruz. Ama elbette kurullar var ve hiçbirimiz bunları değiştiremeyiz ve aşamayız. Bu konuyla ilgili mahkeme kararları var. Belediye büyük ihtimalle ihale açacak. Belediye o yıkımı yapacak teknik ekipler konusunda hazırlıklı değil. Sadece orası değil, bölgedeki diğer kaçak inşaatların yıkımı ile ilgili de ihale açıyoruz. Yıkıldığı zaman bunu yazanlar herhalde zil takıp oynayacaklar bizde tef çalacağız. Bu işi bir intikama dönüştürmek, buna benzer hareketlere girmek bana hoş gelmiyor. Yapılacak işler varsa onların yazmasıyla, onların demesiyle olmaz. Belediye yasalara uyar. Onlar dediği için yapılmayacak. Yasalar ne diyorsa yapılacak. Bu bir kamu binasıdır. Bunun yıkılması kime ne fayda sağlayacaksa beri gelsin.'

- 'MİLLETVEKİLLİĞİ İLE İLGİLİ BİR DÜŞÜNCEM YOK'-

Ataç, bir gazetecinin gelecek yıl yapılacak genel seçimlerle ilgili olarak kendisinin bir hazırlığının olup olmadığını sorması üzerine de sadece DSP'nin değil çok farklı partilerin oylarını alarak başkan seçildiğini bildirdi.

Son yerel seçimlerde yaklaşık 75 bin oy aldığını ifade eden Ataç, şöyle devam etti:

'Bu elbette sadece sol partilerin oyu değildir. Tepebaşı insanı beni partiler üstü kabul etmiş, güvenmiş ve bu oyları vermişler. Şu anda DSP'nin belediye başkanıyım. Şu anda herhangi bir hareket yok, düşüncem yok, yerimdeyim. Bu görevi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Bu bir genel seçimdir. Genel seçime aday olacak insanların karar vermeleri gerekir. Milletvekilliği ile ilgili bir düşüncem yok. Öyle bir teklif de yok. Bulunduğum konumdan onur duyuyorum. DSP çatısı altında görevimi yapıyorum. Herhangi bir değişiklik gibi bir fikrim yok ama CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun son derece başarılı olmasını da canı gönülden istiyorum. Birinin başarılı olması için illa ki onun safına geçilecek diye bir kural yok. 2007 seçimlerine CHP ve DSP ortak girdi. Ben iki partininde başarısı için iş yerimi kapatıp koşturdum. Orada ortaya güzel şey çıktı. 2002 seçiminde Tepebaşı'nda CHP'nin oyu yaklaşık 24 bindi. 2007 seçimlerinde 35 bine çıkardık. Burada ortak çalışmanın yararı var. CHP çoğu yerde oy kaybederken Tepebaşı gibi bir noktada oyunu artırdı.'

(CY-FFS) - ESKİŞEHİR