CHP Afyonkarahisar Milletvekili Köksal Açıklaması

CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, şehitlerin emaneti olan ailelerine ve gazilere hak ettikleri şekilde davranmanın, minnet duymanın, herkesin boynunun borcu olduğunu söyledi.

Köksal, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Afyonkarahisarlı şehit Mehmet Tangül'ün babasının, 3 odalı evinin 11 bin 850 liralık kredi borcunu ödeyemediği için icraya düşme tehdidiyle karşı karşı olduğunu belirtti.

Bir başka şehit Tayfur Çankaya'nın annesi Şerife Çankaya'nın, devletin kendisine bağladığı maaşla geçinemediği için toplum yararına programlar kapsamında başvurduğunu dile getiren Köksal, bu başvuruya ilişkin yetkililer tarafından "900 lira maaş alıyorsun ya, sana iş veremeyiz." denildiğini aktardı.

Afyonkarahisarlı diğer şehitler Yücel Öztürk ve Selçuk Gürdal ile Dağlıca'daki hain saldırıda şehit olanlar için geçen hafta Dinar'da mevlit okutulduğunu kaydeden Köksal, bu mevlit esnasında programın akışını beğenmeyen ilçenin mülki idari amiri tarafından şehit yakınlarının gözleri önünde Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Yakınları Dul ve Yetimleri Derneği Afyonkarahisar ve Dinar Şube Başkanlarının "azarlandığını" ifade etti.

Köksal, "Şehit Selçuk Gürdal'ın annesinin gördüğü bu durum karşısında 'Evladımı bir kere daha kaybettim' diyerek ağlaması, mevlide katılanların gözyaşlarını tutamamasına neden oldu." diye konuştu.

Mühimmat deposu patlaması davası

Köksal, ayrıca, dün, Afyonkarahisar'da görülen Mete Saraç Kışlası mühimmat deposu patlaması davasının duruşmasına gözlemci olarak katıldığını söyledi.

5 Eylül 2012'de yaşanan cephanelik patlamasında 25 askerin şehit olduğunu anımsatan Köksal, yaklaşık 5 yıldır devam eden bu davanın hala karara bağlanamadığını; 5 yıllık süre zarfında şehit ailelerinin canının her duruşmada tekrar tekrar yandığını dile getirdi. Köksal, şunları kaydetti:

"Evlatlarının, yakınlarının acılarını yüreğinde hisseden aileler, duruşma bitiminde mahkeme heyetine soru soran bir şehit yakınına, savcının 'Atın bunları dışarı' şeklindeki beyanı üzerine bir kez daha yıkılmışlardır. Bu ülkede savcı, hakim, milletvekili, bakan, başbakan hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz ama o oturduğunuz koltukları, bu vatan için Türkiye Cumhuriyeti'nin devamı için canlarını veren şehitlere ve bu uğurda cansiperane mücadele eden gazilere borçlusunuz. Onun için şehitlerimizin emaneti olan ailelerine ve gazilere hak ettikleri şekilde davranmak, minnet duymak, hepimizin boynunun borcudur."