Dha istanbul bülteni- 2

BOŞANMA aşamasında olduğu eşi Seren Serengil ile ilgili açıklama yaptığı gerekçesiyle üç günlük zorlama hapsi kararı verilen şarkıcı Yaşar İpek teslim olmak üzere adliyeye geldi. Basın mensuplarına açıklama yapan İpek, "Ben Seren Serengil'e asla fiziki şiddette bulunmadım. Kendisi hakkında hiçbir tane kırıcı laf etmedim. Mahkeme de karar verdi. yanlış bir karar olduğunun altını çiziyorum" dedi.
Seren Serengil ile ilgili açıklama yaparak bir aylık koruma tedbirini ihlal ettiği gerekçesiyle üç günlük zorlama hapsi kararı verilen şarkıcı Yaşar İpek, bugün avukatı Begüm Gürel ile birlikte teslim olmak üzere Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na geldi. Adliyeye girmeden basın mensuplarına açıklama yapan İpek, "Teslim olacağız. Ben bu cezayı herhangi birine fiziki bir şiddet uyguladığım için çekmiyorum. Seren Hanım'a bunu yaptığım için burada değilim. Konuşma yasağını çıkardılar ve konuşma yasağının arkasına sürekli iddialarda, iftiralarda bulundular. Ben de istemezdim şu anda böyle bir pozisyonu. Efendi efendi bitsin gitsin isterdim" dedi.
"Ben konuşma yasağından dolayı giriyorum" diyen İpek, "Herhangi bir darp raporu, herhangi bir fiziki şiddet hani bağırmamı çağırmamı çekmişler de FETÖ'cü gibi, kalkıp fiziki bir şekilde vurmamı mı çekmemişler. Ben artık bundan kurtulmak istiyorum. Herkese Allah vicdan rahatlığı versin. Ben onun elini tuttum buralarda, aklıma geliyor şimdi gerçekten çok üzücü bir durum. Bariyerleri kırarak, ellerini tutarak, ben onu götürdüm teslim ettim. O beni bu şekilde hapse soktu" diye konuştu. Seren Serengil'in televizyon programındaki açıklamalarına ilişkin de konuşan Yaşar İpek, "Benim geçmişim ortada. Eğer ki Seren Serengil'den öncesine inerseniz, bir tane boş konserim mi varmış ya da gezmediğim bir ülke mi varmış, yapmadığım şey mi varmış. Çok ayıp. Kendi hayal dünyasına, yalan dünyasına kapılmış konuşuyor. Karşındaki insan artık susmayı bilmeli. Madem bu kadar kötüyüm, madem bu kadar vicdansız, gaddar bir insanım. Neydi 14 ay paylaştığı kocam aşağı, kocam yukarı. Bana diyor ya, 'Benim için projeydin demişim'. Asıl ben onun için projeymişim. Ben onu ses kaydına almadım. Ben ona gizli çekim yapmadım. Ben böyle şeyleri planlamadım. Planlayan kendisi, uygulayan kendisi, zafer de kendisinin mi benim mi bunu Allah bilir. Ben yaşadığım hiçbir şeyden pişman olmam. Ben duygularıyla yaşayan bir insanım. Sonucuna bakıyorum hak etmeyen bir insanla yaşamışım. Ben Seren Serengil'e asla fiziki şiddette bulunmadım. Kendisi hakkında hiçbir tane kırıcı laf etmedim. Mahkeme de karar verdi. yanlış bir karar olduğunun altını çiziyorum" şeklinde konuştu.
Yaşar İpek, Serengil'in çocuğunu düşürdüğüne ilişkin sorulara da "Seren Hanım tansiyon hastası zaten. Çocuğunu düşürdü de, ben düşürttüm de, bunlar çok yanlış şeyler. Gerçekten çok çirkin şeyler. Bir çocuk öldüyse o benim de çocuğum olacaktı. Sadece kendi üzerinde, benim çocuğumdu demesi çok çirkin. Allah herkese vicdan rahatlığı versin" diye cevap verdi.

Görüntü dökümü:
--------------
-Adliye gelişi
-İpek'in açıklaması

======================

10- GERÇEĞE AYKIRI 'ASKERİ ÖĞRENCİ OLAMAZ' RAPORU DÜZENLEYEN TABİP SUBAYLARA OPERASYON

Çağatay KENARLI, İstanbul DHA
Kuleli Askeri Lisesi'nde bazı askeri öğrencilere sağlık kurulu raporu ile 'Askeri öğrenci olamaz' kanaatiyle gerçeğe aykırı sağlık raporu veren 17 tabip subayını yakalamak içi operasyona düzenlendi. 17 şüpheliden 11'i yakalanarak gözaltına alındı.
Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kapatılan Kuleli Askeri Lisesinde bazı askeri öğrencilere sağlık kurulu raporu ile 'Askeri öğrenci olamaz' kanaatiyle gerçeğe aykırı sağlık raporu verildiğini tespit etti. Polis ekipleri yaptığı çalışmalarda sağlık kurulunda görevli 17 tabip subayı tespit etti. Sabah saatlerinde yapılan operasyonda 11 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde polis ekiplerinin aramaları devam ederken gözaltına alınan 11 kişi Vatan Caddesi'nde bulunan Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirildi. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor.

===================

11- EŞİNİ BIÇAKLAYARAK ÖLDÜREN KADINA "HAKSIZ TAHRİK" İNDİRİMİYLE 24 YIL HAPİS İSTEMİ

Haber: Serpil KIRKESER/ İSTANBUL DHA
Güngören'de tartıştığı eşi Kadir Ö.'yü bıçaklayarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan Hülya Ö. hakkında  "Haksız tahrik altında eşi kasten öldürmek" suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Hülya Ö.'nün ifadesinde, "Bıçağı eşimi öldürmek kastıyla sallamadım. Sadece kendimi korumak istemiştim. Eşimin alkol problemi vardı. Sürekli bana şiddet uygulardı. Ben 10-15 gün içerisinde maddi durumumu ayarlayıp evden ayrılacaktım" dediği de iddianamede yer aldı.

İDDİANAMEDE OLAY ANLATILDI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre 25 Ağustos tarihinde Güngören'de meydana gelen olay şöyle oldu. Hülya Ö., tartışığı resmi nikahlı eşi Kadir Ö.'yü bıçakladı. Aldığı bıçak darbeleri üzerine Kadir Ö., kanlar içinde yere yığıldı. Kavga sesleri üzerine apartman sakinleri durumu polise ve sağlık ekiplerine bildirdi. Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede Kadir Ö.'nün öldüğünü belirlendi. Gözaltına alınan Hülya Ö. savcılık ifadesinde Kadir Ö.'nün  bir yıllık resmi nikahlı eşi olduğunu, evlendikten 3 gün sonra eşinin kendisine darp etmeye ve hakaret etmeye başladığını, eşi hakkında 6 ay uzaklaştırma  kararı verildiğini ancak tekrar barışarak birlikte yaşamaya başladıklarını söyledi.  24 Ağustos Cumartesi günü alkol alan eşi Kadir Ö.'nün kendisine hakaret ettiğini, bunun üzerine eşi Kadir Ö.'ye boşanacağını söylediği belirtilen Hülya Ö.'nün eşinin kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu ve birlikte olmak istediğini söylediğini iddia ettiği belirtildi.

"BIÇAĞI EŞİMİ ÖLDÜRMEK KASTIYLA SALLAMADIM"
Hülya Ö. ifadesinde "Ben 'Yeter artık istemiyorum' dedim bu kez de eliyle kafama vurmaya başladı. Ben elinden kaçmaya çalıştıkça diğer odalarda beni darp etti. Ben can havliyle mutfaktan bıçak aldım. Elimde bıçakla salona gittim. Ben gittiğimde de salonda değildi. Peşimden salona geldi. Boğazımı sıkmaya başladı. Bıçağı kendisine doğru iki kez salladım. Bir bıçak darbesinin koluna geldiğini hatırlıyorum. Ancak diğerinin nereye isabet ettiğini hatırlamıyorum. Eşim ben bıçağı salladıktan sonra yere yığıldı. Ben hemen polise ve ambulansa haber verdim. Bıçağı eşimi öldürmek kastıyla sallamadım. Sadece kendimi korumak istemiştim. Eşimin alkol problemi vardı. Sürekli bana şiddet uygulardı. Ben 10-15 gün içerisinde maddi durumumu ayarlayıp evden ayrılacaktım" dedi. Hülya Ö. çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

"EYLEMİ SAMİMİ ŞEKİLDE İKRAR ETTİ"
Savcılık hazırladığı iddianamede şüpheli Hülya Ö.'nün basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandığının tespit edildiğini, bu delilin şüpheli Hülya Ö.'nün Kadir Ö. tarafından darp edildiği yönündeki beyanını doğrular mahiyette olduğunu belirtti. Şüpheli Hülya Ö.'nün alınan beyanında Kadir Ö. ile evlendiği günden itibaren kendisini darp ve hakaret ettiği şeklinde iddiasının olduğu anımsatılan iddianamede, yapılan araştırmada Hülya Ö.'nün Güngören Polis Merkezi'ne "Hakaret" suçundan şikayette bulunduğu, Kadir Ö.'nün de "…kendisine tartışmamız esnasında o…dedim. İnkar etmiyorumö şeklinde ikrarda bulunduğunun görüldüğü ifade edildi. Yine Hülya Ö.'nün darp iddiasıyla şikayetçi olduğu Kadir Ö.'nün savunmasında, "…Ben de sinir hali ile eşime vurmaya başladım…" dediği de iddianamede yer aldı. Hülya Ö.'nün üzerine atılı eylemi samimi şekilde ikrar ettiği belirtilen iddianamede, Hülya Ö.'nün haksız tahrik altında "Eşi kasten öldürmekö suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapsi istendi. İddianame kabul edildi, şüpheli Hülya Ö. önümüzdeki günlerde Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

Görüntü dökümü:
---------------
-ARŞİV
===================

- İstanbul