Dha Yurt Bülteni -14 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni -14

Kılıçdaroğlu, kadın tekstil işçilerine karanfil dağıttı: Birlikte olup mücadele ederseniz sonuç alırsınızCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Edirneli kadınlarla bir araya gelip, tekstil fabrikası çalışanı kadınlarla yemek yedi, onlara karanfil dağıttı.

08.03.2019 16:31
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kılıçdaroğlu, kadın tekstil işçilerine karanfil dağıttı: Birlikte olup mücadele ederseniz sonuç alırsınız

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Edirneli kadınlarla bir araya gelip, tekstil fabrikası çalışanı kadınlarla yemek yedi, onlara karanfil dağıttı. Kılıçdaroğlu, "Siz mücadele edeceksiniz, siz hak isteyeceksiniz, birlikte mücadele edeceksiniz. Eğer birlikte olup birlikte mücadele ederseniz sonuç alırsınız. Buradan özellikle geçen seçimlerde AK Parti'ye oy vermiş değerli kadın kardeşlerime de seslenmek isterim; sizler gerçekten seçme ve seçilme hakkını güçlendirmek istiyorsanız, hayatın her alanında var olmak istiyorsanız bütün kadınların bir araya gelip ortak mücadele ettiği bir platformun içinde olmak zorundasınız" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Edirne'de kadınlarla bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Konfrerans Salonu'nda düzenlenen toplantıda kadınlara seslendi. Bu toplantının seçiş sürecince yaptığı en anlamlı toplantı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

"Kadınlardan sayısal olarak fazla olduğu bu toplantıda kadınlara hitap etme onurunu bana yaşattığınız için teşekkür ediyorum. Her halükarda kadın erkek eşitliğini sağlamak, kadının hayatın her alanında olmasını istemek, omuz omuza çalışmak dünyanın en güzel işlerinden birisidir. Kırsal kökenliyim. Kırsalda kadının erkekten çok daha fazla çalıştığını biliyorum. Anadolu'nun her tarafında bunu görmek mümkün. Kente gelince kadın dört duvarın arasında kalıyor, çalışma ortamı, üretme ortamı bulamıyor. Dolayısıyla kadın-erkek eşitliği dediğimiz o eşitlik kalmıyor. Ama bunu sağlamak erkeklerden çok sizin göreviniz. Siz mücadele edeceksiniz, siz hak isteyeceksiniz, birlikte mücadele edeceksiniz. Eğer birlikte olup birlikte mücadele ederseniz sonuç alırsınız. Buradan özellikle geçen seçimlerde AK Parti'ye oy vermiş değerli kadın kardeşlerime de seslenmek isterim; sizler gerçekten seçme ve seçilme hakkını güçlendirmek istiyorsanız, hayatın her alanında var olmak istiyorsanız bütün kadınların bir araya gelip ortak mücadele ettiği bir platformun içinde olmak zorundasınız. Böyle olursa o zaman daha güçlü bir Türkiye'yi inşa etmiş olursunuz."

'KADIN HAREKET SIRADAN BİR HAREKET DEĞİLDİR'

8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne değinen Kılıçdaroğlu,  8 Mart 2857 yılında ABD Newyork'ta 120 kadının tekstil fabrikasında yanarak hayatını kaybettiğini anlatarak, "Bugün burada Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyorsak binlerce kadının verdiği mücadele ve 120 kadının hayatını kaybettiği bir günün anısına bugün burada toplanıyoruz. O kadınlar bütün dünyaya örnek oldular hayatlarını vererek. Biz bugünü çiçeklerle kutluyoruz, ama onun arkasında yatan derin bir üzüntü ve güçlü bir hak mücadelesi var. O nedenle kadın hareketi sıradan bir hareket değildir. Kadının bilinci sıradan bir bilinç değildir. Kadının üretimi sıradan bir üretim değildir. Alın teri ve göz nuru vardır. ve onun için hayatını kolayca feda edebilmiştir. Alın teri için, hak aramak için. Eğer bir insan hak arayabiliyorsa insan kimliğine kavuşmuş demektir. Hakkını aramayan kişinin hakkı verilmez. Hak aramak o nedenle çok değerlidir, o nedenle Allah'ın isimlerinden biri Hak'tır. Hak aramak, emeği birilerine peşkeş çekmemek, alın terini birine peşkeş çekmemek hepimizin ortak görevidir. Dünya Kadın hareketinin arkasında böyle bir acı, böyle bir gözyaşı, böyle bir onur kimliği vardır ve bu onur kimliği bugün 8 Mart'ta dünya kadınlarını buluşturan kimliktir" dedi.

Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutlamanın yeterli olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bu tarih, bu yıl, her yıl sizin yeni hak talebinde bulunma yılınız olmalıdır. Eğer bir yerde bir kadın sorun yaşıyorsa o soruna bütün kadınların sahip çıkma zamanıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu toprakların yetiştirdiği dünyaya var olan ender devlet adamlarından birisidir ve kadınlara onun kadar değer veren ikinci bir başkan var mıdır, emin olun bilmiyorum. Onun kadar değer veren yoktur. Cumhuriyeti kurduktan sonra 3 Nisan 1930'da belediye kanununda değişiklik yapılıyor 'kadınlar belediye başkanlığına ve meclis üyeliklerine seçilebilirler' diye. 3 yıl sonra kadınlar muhtar olabilirler, ihtiyar heyeti üyesi olabilirler kararı alınıyor. 1 yıl sonra 1934'te kadınlar milletvekili seçilebilirler kararı alınıyor. Mustafa Kemal kadın hareketini ve kadının siyasal yaşamda ne kadar önemli olduğunu bilen bir insandı. Dünyada kadın hareketine onun kadar değer veren ikinci bir lider tanımıyorum, bilmiyorum. Şunun için. Fransa'da kadınlara Türkiye'de kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesinden tam 10 yıl sonra, 1944'te milletvekili seçilme hakkı verildi. Japonya'da 1945 yılında, İtalya, Arjantin ve Meksika'da 1946 yılında. Türkiye'de 1934 yılında verildi bu hak. Verilen bu hakkın ne kadar değerli olduğunu hepinizin bilmesini isterim" diye konuştu.

'CUMHURİYET ASLINDA BİR KADIN DEVRİMİDİR'

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, kadınların toplumdan bir anlamda bir dönem uzaklaştırıldığını da bildiklerini ifade ederek, şöyle dedi:

"Cumhuriyet kurulduğu zaman kadınlarda okuma-yazma oranı binde 8. Erkeklerde yüzde 5-7. Düşünün devasa bir Osmanlı İmparatorluğu'nu, görkemli imparatorluğu düşünün. Kadınlar binde 8'i okuma yazma biliyor. O görkemli imparatorluğun niçin yok olduğunu da düşünün ve onun küllerinden kadın-erkek birlikte mücadele ederek kurdukları cumhuriyeti düşünün ve bu cumhuriyete birlikte sahip çıktığımızı düşünün. Belediye başkanı güzel bir şey söyledi. "Cumhuriyet aslında bir kadın devrimidir" dedi. Evet Cumhuriyet aslında bir kadın devrimidir. Kadınların ikinci sınıf bir vatandaş olarak görüldüğü bir çağdan Cumhuriyet'le beraber kadın-erkek eşitliği sağlanmıştır ve kız çocuklarımız, kadınlarımız okumaya başlamış. Kadının okuduğu, eğitildiği bir toplumun yaşam standardı yüksektir. Kadın ne kadar okursa yetiştireceği çocuk da o kadar eğitimli olur. Bir toplumun yaşam düzeyini yükseltmek istiyorsanız kadının okuması ve kadının hayatın her alanında çalışması lazım."

'TÜRKİYE'DE 6 MİLYON KİŞİ SOKAKTAN GEÇİMİNİ SAĞLIYOR'

Kılıçdaroğlu, grup toplantısında çöpten bir şeyler toplayan kadının fotoğrafını gösterdiğini belirterek,"21'inci yüzyılın Türkiye'sinden bir örnek göstermiştim. Kadının yüzü görünmüyor da ama böyle binlerce insanımız var. Bu insanlarımız sokak ekonomisi dediğimiz o alanda bir şeyler kazanmaya çalışıyorlar. Bu fotoğrafı gösterdim, bir gün önce gazetelerde yer aldığında hiç kimsenin kılı bile kıpırdamadı. Bunu olağan bir şey gibi görüyorlar. 21'inci yüzyılın Türkiye'sinde bu olağan değildir. Hem diyeceksiniz ki ben dünyaya meydan okuyorum, hem diyeceksiniz ki bizim ülkemiz çok hızlı büyüyor, peki bu çöpte birşeyler arayan kadın, bu hayatın gerçeği nedir? 6 milyon kişi sokaktan geçimini sağlıyor Türkiye'de. Eşleriyle beraber, çoluk çocukla beraber 24-25 milyon kişi.  İşsizlik var, yoksulluk var biliyorum. İşsizliğin ve yoksulluğun olduğu bir yerde en büyük acıyı çeken kadınlardır" dedi.

TÜRKİYE'Yİ HAYATTAN VE GERÇEKTEN KOPUK SİYASİ ANLAYIŞ YÖNETİYOR'

Uşak'taki mitinginin ardından bir kadının yanına geldiğini ve elini sıkı sıkı tuttuğunu söyleyen Kılıçdaroğlu,  çocuğunun Türkçe öğretmeni olduğunu ve tayininin çıkmadığını anlattığını belirterek, şöyle dedi:

"Niye çıkarmıyorsunuz diye bana sitem etti. Ben o çocuğu nasıl okuttum sen biliyor musun? Boğazımdan kesip onu okuttum sen biliyor musun? dedi. On binlerce çocuğumuz var böyle üniversiteyi bitirmiş. Üniversiteyi bitirdiği halde yüz binlerce çocuğumuz açıkta. Peki yoksulluğun vurduğu mutfak neresi? Yoksulun evi. İşsizliğin vurduğu ev neresi? İşsiniz evi. Dramı en acı kim yaşıyor? Kadın yaşıyor. Akşam çocuğuna yemek pişiremeyen bir annenin dramını düşünebiliyor musunuz? Askerliğini yapmış gelmiş, üniversiteyi bitirmiş gencecik fidan gibi bir çocuğun iş bulamadığı için babasından harçlık istemeyi içine yediremeyen bir genci veya ona harçlık veremeyen bir babanın acısını düşünebiliyor musunuz?  Bunları anlatıyorum çünkü hayattan ve gerçeklerden kopuk bir siyasi anlayış Türkiye'yi yönetiyor. Saray'da oturarak siz gerçekleri halktan gizleyemezsiniz. Her yeri saray gibi sanıyorlar. Her ortamı saray gibi görüyorlar. Sarayda herkesin işi gücü var, herkesin çocuklarının  bir eli yağda bir eli balda. Hayatlarında yoksulluk, fakirlik nedir hiç görmediler. En iyi okullarda okudular, çocuklara okullara özel arabalarla gitti geldi. Onlar sizi anlayamazlar. Sizler de onları anlayamazsınız. Ama bu tabloyu değiştirmek sizin elinizde, kadınlar elinde. Kadınların azmine güveniyorum, kararlılığına da güveniyorum. Az önce Ak Parti'ye oy veren kadın kardeşlerime de seslendim. Yoksulluk sadece bizim değil onların da canını yakmaya başladı. Ki onlar yıllar yılı sokak sokak gezerek bu insanları iktidara taşıdılar. Onların sırtına binip mal edindiler, servet edindiler."

'BAY KEMAL ELBETTE KONUŞUR'

Türkiye'de 7 milyon işsiz bulunduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Bin kişilik geçici işçi alınacak  başvuran 40 bin kişi. Stadyumda kura çekiyorlar. Böyle bir tabloyla Türkiye hiçbir zaman karşılaşmadı. Ben bunları sizlere anlatıyorum ama sizler de gittiğiniz her yerde anlatmak zorundasınız.  Size bir rakam daha vereyim. 6 milyon 700 bin kişi asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücretin altında gelir elde edenlerin sayısı 1 milyon 800 bin kişi. Açlık sınırı 2900 lira. Peki 2020 lira alan bir kişi çocuğu nasıl okutacak, kirayı nasıl verecek, otobüse nasıl binecek, bayramı nasıl geçirecek? Bunlar söylendiği zaman 'Bay Kemal konuşuyor' diyor. Bay Kemal elbette konuşur. Bay Kemal senin gibi saray meraklısı değil, Bay Kemal halk adamıdır. Niye diyoruz emekliye en az 2 maaş ikramiye, niye diyoruz asgari ücret en az  2200 lira olmalı, niye diyoruz taşeron işçiye kadro verin diye? Fakirin fukaranın hakkını savunduğumuz için söylüyoruz bunları. Bizim saray merakımız yok. Öyle bir merak hiçbir zaman olmadı. Vatandaş nasıl yaşıyorsa öyle yaşamayı isterim. Beyefendiler farklı bir şey, onlar artık halktan kopmuşlar.  Düşünebiliyor musunuz? Bir ülkeyi yöneten kişi 3 bin kişilik koruma ordusuyla geziyor. Allah akıl sabır versin ne diyeyim. Yahu arkadaş sen düne kadar ben vatandaşım, halkın arasındayım diyordun. 3 bin kişilik koruma tepede de helikopter. Olur ya bir de havadan vururlar diye.  Dolayısıyla hepimize insani bir görev düşüyor. Cumhuriyeti güçlendirmek, bu topraklarda hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği güzel bir Cumhuriyet hayata geçirmek hepimizin görevi. Bunun mücadelesini birlikte vereceğiz. Çocuklarımız, güzel bir Türkiye, bayrağımız ve vatanımız için" dedi.

'KADINA ŞİDDETİN ÜZERİNDE DURMAK LAZIM'

Kılaçdaroğlu, kadına yönelik şiddete de değinerek, "Kadına yönelik şiddetin üzerinde de durmak lazım. Kadınların öldürülmesi, baskı, şiddet bunun da engellenmesi lazım. Bunun yolu eğitimden geçer. Eğitimli, ahlaklı insanlar şiddete başvurmazlar. Dolayısıyla kadına yönelik şiddet konusunda daha radikal önlemler almak gerekiyor. Bunu yapacak olanlar da siyasilerdir. Bu önlemin alınması konusunda CHP'ye düşen ne görev varsa emin olun parlamentoda yerine getiriyor ve çalışıyoruz. Dünya Ekonomik Forumu'nun Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu var. Bu uçurumda Türkiye 140 ülke içinde 130'uncu. Bizden önde olanlar Burkina Faso, Katar, Kuveyt, Angola bizden önde. Demek ki Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'te kadının hak ettiği değeri kadına yeterince verememişiz. Bunun mücadelesini yapmakta sizin göreviniz. Siz bu görevi üstlendiğiniz ve yaptığınız takdirde biz size her ortamda destek olacağız. Bunun sözünü veriyorum" dedi.

FABRİKA İŞÇESİ KADINLARLA YEMEK YEDİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Edirne'de bir tekstil fabrikasını ziyaret ederek, burada kadın işçilerle birlikte yemek yiyerek, sohbet etti. Yemeğin ardından fabrika çalışanları kadınları ziyaret eden Kılıçdoğlu, kadın işçilere karanfil dağıttı.

Görüntü dökümü:

Kılıçdaroğlu işçi kadınlarla yemekte

Kılıçdaroğlu'nun fabrikadaki kadınlara karanfil dağıtması

Fabrika ziyaretinden detaylar

Kılıçdaroğlu'nu pazarcı kadınların karşılaması

Kılıçdaroğlu'nun salona girişi

Saygı duruşu, İstiklal Marşı

Salondaki kadınlar

Haber-Kamera: Gurbet GÖKÇE-Ali Can ZERAY-Olgay GÜLER,(EDİRNE),

=======================================

Bakan Dönmez: Bağımsız enerji kaynaklarına ulaşmaya ihtiyacımız var (2)

SEÇİM BÜROSU AÇTI

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde seçim bürosu açtı. Açılışta konuşan Dönmez, "1994 yılında Sayın Cumhurbaşkanımız Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda üç şeyle mücadele etti. Bunlar çöp, çamur ve çukurdur. O dönemlerde yolsuzluk ve susuzluk ile mücadele etti. Kısa süre içinde üstesinden geldi. Uyduruk mahkemelerle siyaset dışına atmaya çalıştılar. Kağıtla mahkum ettiler ama milletin vicdanına mahkum edemediler. Muhtar olamaz diyorlardı. Rabbim buna müsaade etti. Halkımız her zaman destek verdi. Cumhurbaşkanı oldu. Sadece ülkesinde değil, bölgesinde dünyada sözü dinlenen ve saygı duyulan bir lider oldu" dedi.

Çerkezköy'ün doğalgaz kullanımı sayesinde temiz havaya kavuştuğunu belirten Bakan Fatih Dönmez, "Bazı belediye başkanları doğalgazı biz getirdik diyorlar. Elektrik ve doğalgaz işi hükümetin işidir. Biz izin vermezsek gelmesi de imkansızdır. Bu hizmetlerin karşılığında hükümetimiz sizlere bunları getirdi. O dönemlerde hastanelerimizde kuyruklar vardı.Şimdi ise beş yıldızlı otel gibi hastaneler yapıldı. Muayene sistemi ile ilacınız elektronik ortamlarda hazırlanıyor. Eczaneye gittiğiniz zaman ilacınızı alıp hemen tedaviye başlıyorsunuz. Türkiye'de ortalama insan ömrü uzadı. Erkeklerde 75, kadınlarda 80 üstü oldu.Neredeyse batı ülkelerinde ortalama insan ömrüne yakın rakamlar. Sağlık ve sosyal hizmetlerini getirmezseniz bunlar olmaz. Sizler bunları unutmayınız ve etrafınıza da hatırlatınız" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Seçim ofisine gelişi

-Ofisi ziyareti

-Ofis önünde toplanan kalabalığa konuşması

-Kurdele kesmeleri

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN- Onur KAYA/TEKİRDAĞ,-

========================

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofis Başkanı Salim Atalay: Yeterince iş aramıyor, gayret etmiyoruz

ERZURUM'un ev sahipliği yaptığı Doğu Anadolu Kariyer Fuarı'na katılan Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofis Başkanı Salim Atalay, gelişmiş ekonomilere sahip ülkelerde bir üniversite mezununun 25 ile 43 arasında iş başvurusu yaptığını, Türkiye'de ise bu rakamın 9 ila 11 arasında olduğunu söyledi. Atalay, "Demek ki yeterince iş aramıyoruz, gayret edmiyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi'nin himayesinde bölgedeki 11 üniversitenin katıldığı Doğu Anadolu Kariyer Fuarı Recep Tayyip Erdoğan Fuar Merkezi'nde başladı. Bakanlıklar, Aselsan, Havelsan gibi kuruluşların yanısıra özel sektürün de yeraldığı fuarın açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofis Başkanı Salim Atalay, bu tür organizasyonların önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini bildirdi. Eğitimin amacının iyi bir kariyer olduğunu belirten Atalay, salonu dolduran öğrencilere seslenerek, "İyi bir kariyer için araçların geliştirilmesi lazım. Bunlardan bir tanesi sadece bu etkinlikler değil gençlerle ilgili planladığımız başka çalışmalar da olacak. Biz bu kariyer etkinliğini işi alma süreçleri Mart sonunda kapandığı için bu tarihte planladık. Başka uygulamalarımızı da göreceksiniz. Burada şu anda Türkiye'nin en büyük markaları, Erzurum'un yerel markaları var. Kamunun gerek uluslararası gerekse ulusan hizmet sunan birimleri var. Sivil toplum kuruluşları burada, herkes burada. Kariyer fuarı siza iş fırstları, staj fırsatları, kendi projelerinizi getirip paylaşabileceğiniz, destek alabileceğiniz olanaklar sağlayan bir yerdir" diye konuştu.

ÜNİVERSİTE MEZUNU 9-11 İŞ BAŞVURUSU YAPIYOR

Türkiye'de işsizlikle ilgili sürekli spekülasyonlar yapıldığını belirten Atalay, konuşmasında şunları söyledi:

"Size araştırmalara dayalı bir şey söyleyeyim. Çok beğendiğiniz kendinizle mukayese ettiğiniz gelişmiş ekonomiler var. Oralarda bir üniversite mezunu işe girebilmek için ortalama 25 ile 34 arasında başvuru yapıyor. Türkiye'de bir üniversite mezunu ortalama 9 ila 11 müracaatta bulunuyor. Bu ne demek, yeterince iş aramıyoruz, yeterince gayret etmiyoruz. Kader gayrete aşıktır. 'Ben üniversite okudum, mühendisim, şuyum, buyum' hayır öyle bir şey yok. Biz bir trilyon dolara yakın gayri safi milli hasılasın olan, 82 milyonu aşkın nüfuslu büyük bir güçlü ülkeyiz. Bizden daha iyi gayri safi milli hasıla üreten ülkelerde insanlar öyle patır patır işe giremiyorlar. Ekonomi büyüdükçe, üretim arttıkça, rekabet artar. O zaman daha çok çalışmanız gayret etmeniz lazım. Bu tür ortamlar ise gayretinizin karşılığını alabileceğiniz yerlerdir."

Türkiye'de 8 bölgede 87 üniversitenin kümelenmesi sonucunda düzenlenen fuarlara bin 300 şirketin katılacağı bilgisini veren Atalay, Londra, Köln, Taşkent ve Johannesbur'da da 'Kariyerinizi uluslararası Türk şirketlerinde devam ettirin' sloganıyla fuarlar düzenleyeceklerini kaydetti.

KADIN DAVETLİLERE ÇİÇEK SÜRPRİZİ

Bu arada 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebiyle fuara ev sahipliği yapan Erzurum Teknik Üniversitesi, AK Parti Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu başta olmak üzere kadın davetlilere birer çiçek verildi. Konuşmalar yapılırken ETÜ öğrencileri, kadınlara çiçek vererek günlerini kutladı.

Fuarın açılış törenine Vali Okay Memiş, Erzurum Milletvekilleri Recep Akdağ, Zehra Taşkesenlioğlu, Selami Altınok, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Bölükbaşı, üniversitelerin rektörleri, bürokratlar ve çok sayıda öğrenci katıldı. Açılış kurdelesini kesen Vali Okay Memiş ile Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofis Başkanı Salim Atalay, fuarda yeralan kuruluşların stantlarını gezerek bilgi aldı.

Erzurum Teknik Üniversitesi'nin ev sahipliğini yaptığı fuar iki gün süreyle açık kalacak.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Fuara katılan davetliler

-Fuara katılan kadınlara çiçek verilmesi

-Fuardan genel ve detay görüntüler

-Fuar kurdelesinin kesilmesi

-Protokolün fuarı gezmesi

-Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofis Başkanı Salim Atalay'ın konuşması

Haber: Salih TEKİN - Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,

==================

AV TÜFEĞİYLE OYNARKEN KENDİNİ VURAN 12 YAŞINDAKİ MEHMET ÖLDÜ

GAZİANTEP'in Yavuzeli ilçesinde,babasına ait av tüfeğiyle oynarken, tetiğe dokununca kendini vuran 12 yaşındaki Mehmet Değer, yaşamını yitirdi. Olay, sabah saatlerinde ilçeye bağlı Ballık Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Mehmet Değer, evde kimsenin olmadığı sırada babasına ait av tüfeğini alıp, oynamaya başladı. Ancak Mehmet, tetiğe dokununca tüfek ateş aldı. Silah sesini duyan komşuları, jandarma ve 112 Acil'i aradı. Eve gelen sağlık ekipleri, yaptıkları kontrolde vücuduna çok sayıda saçma isabet eden çocuğun yaşamını yitirdiğini belirledi.

Mehmet Değer'in cansız bedeni, Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsinin ardından toprağa verilmek üzere ailesine teslim edildi. Jandarma olayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Mehmet Değer'in fotoğrafı

Adli Tıp Kurumu

Cenaze aracının gelişi

Cenazenin konulması

Cenaze aracının çıkışı

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 118 MB

====================================================

FERAH ŞAHİN, İSMİNİN VERİLDİĞİ PARKTA ANILDI

MERSİN'de, polis memuru Fatih Burak Aykul'un silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren 23 yaşındaki üniversite öğrencisi Feray Şahin, isminin verildiği parkta anıldı. Gözü yaşlı annne Aysel Şahin, "Başka analar ağlamasın. Tüm kadınlar, tüm toplum olarak ellerin vicdana konulmasını ve susulmamasını istiyorum. Sen susarsan, ben susarsam bütün kadınlar, bütün insanlık susarsa bu katliamların asla sonu gelmez" dedi.Kent merkezindeki Mezitli ilçesinde yer alan Feray Şahin Parkı'ndaki anma etkinliğine anne Aysel ve baba Bekir Şahin başta olmak üzere, Belediye Başkanı Neşet Tarhan, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Gözyaşları içinde duygularını dile getiren anne Aysel Şahin, "Her yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde cinayetleri konuşuyoruz. Ben diyorum ki, yeter artık analar ağlamasın. Kadınlarımız, kızlarımız ölmesin istiyorum. Katillere iyi hal indirimi verilmesini istiyorum. Her takım elbise giyene iyi hal indirimleri verilmesin. Müebbet hapis cezaları verilsin ki, bir nebze olsun katiller de katliam yapmadan önce bir kere durup düşünsünler istiyorum. Bizim davamızın da tüm kadın cinayetlerine örnek olmasını istiyorum. Bizim davamız şuan Yargıtay'da ve takipçisiyiz. Bunun peşini asla bırakmayacağız. 23 yaşında üniversite son sınıf öğrencisi olan, mimarlık okuyan kızımızı kaybettik. Başka analar ağlamasın, susmayalım istiyorum. Tüm kadınlar, tüm toplum olarak ellerin vicdana konulmasını ve susulmamasını istiyorum. Çünkü sen susarsan, ben susarsam bütün kadınlar, bütün insanlık susarsa bu katliamların asla sonu gelmez" diye konuştu.

Feray'ın Mezitli Belediyesi'nde staj yaptığını belirten Belediye Başkanı Neşet Tarhan ise "Ben kendisini göremedim. Çok üzgünüm, keşke görebilseydim. Eğer yaşasaydı Feray bugüan toplumda saylgın bir mimar olacaktı" diye konuştu. Konuşmaların ardından parkın girişine çiçek bırakıldı. 19 Eylül 2017'de meydana gelen olayda, Toros Üniversitesi öğrencisi Feray Şahin, evinde polis memuru Fatih Burak Aykul'un tabancasından çıkan tek kurşunla yaşamını yitirmiş, sanık Aykul Mersin 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce 'bilinçli taksirle adam öldürme' suçundan 5 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Parkın girişinden görüntü

Feray'ın fotoğrafının görüntüsü

Annesi Aysel Şahin'in gözyaşı dökmesi

Annesi'nin konuşması

Belediye Başkanı Neşet Tarhan'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

SÜRE: 02'49"     BOYUT: 305 MB

Haber-Kamera: Adnan AÇIKGÖZ/MERSİN,

====================================================

ADIYAMAN'DA İHH'DAN SURİYELİ KADINLARA ÖZGÜRLÜK ÇAĞRISI

İHH Adıyaman Şubesi üyeleri tarafından 8 Mart Dünya Kadın Günü'nde, Suriye'de cezaevlerinde tutulan kadınların serbest bırakılması çağrısında bulundu. Cuma namazı çıkışında Demokrasi Parkı önünde toplanan İnsani Yardım Derneği (İHH) Adıyaman Şubesi üyesi yaklaşık 50 kişi ellerinde pankartlar ile Suriye'deki cezaevlerinde tutsak olan kadınların serbest bırakılması için protesto gösterisi yaptı.

Toplanan kalabalık adına açıklamada bulunan İHH Başkan Yardımcısı Fadil Akkuş, "Bugün 8 Mart 2019. Dünya Kadınlar Günü'nde bombaların altındaki Suriye dahil 110 ülkede meydanlardayız. Bugün dünyanın dört bir yanında Suriyeli mahpus kadınlar için meydanlardayız. Buradan Suriye hapishanelerinde acı içinde özgürlük bekleyenleri ve meydanları doldurarak onlar için vicdanları ayağa kaldıranları selamlıyoruz. Hapislerde tutulan mazlum her kadın insanlığın geleceğine dair umudumuzu biraz daha kaybettiriyor. İnsanlığımızdan utanıyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Demokrasi Parkı

Toplanan İHH üyeleri

Fadıl Akkuş'un açıklaması

Pankartlar

Dağılmaları

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mahir ALAN-ADIYAMAN-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 150 MB

====================================================

TEKİRDAĞ'DA KESİMDEN KAÇAN DANA TRAFİĞİ ALTÜST ETTİ

TEKİRDAĞ'da, mezbahadan kaçan dana Tekirdağ-Malkara karayolunda  trafiği altüst ederek sürücülere zor anlar yaşattı. Dana ancak iğne ile uyutularak yakalandı.

Tekirdağ'ın merkez Süleymanpaşa ilçesinde, mezbahadan kaçan dana, Tekirdağ- Malkara  çevreyoluna kaçarak trafiği bir birine kattı. Trafiğin akışını durduran danayı sürücüler ve sahibi yakalamaya çalıştı. Araçların ilerlemesini engelleyen  ve uzun araç kuyruğu oluşmasına neden olan dana tüm uğraşlara rağmen yakalanamayınca, Süleymanpaşa Belediyesi Veterinerlik Hizmetleri ekiplerine haber verildi. Yaklaşık 2 saat boyunca yakalanamayan ve trafiği durma noktasına getiren dana, ekipler tarafından ucuna uyuşturucu iğne bulunan tabancayla vurularak  yakalandı. Polis ekiplerinin de geniş güvenlik önlemi aldığı kovalamacada yakalanan dana yeniden kamyona konulup mezbahaya götürüldü.

Görüntü Dökümü:

-------------------

Çevre yolunda kaçan dana

Vatandaşların danayı kovalaması

Araç kuyruğu

Kaçan dana

Veterinerin danaya  müdahalesi

Farklı açılardan detay

Haber-Kamera: Ruhan YaLÇIN/TEKİRDAĞ,

=================

Bahis çetesine operasyon: 7 gözaltı

Samsun merkezli 8 ilde, yasa dışı bahis yoluyla 1 yıl içinde 8 milyon 336 bin 38 TL para alışverişi yaptıkları tespit edilen çeteye yönelik düzenlenen polis operasyonunda 7 şüpheli gözaltına alındı.

Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, 3 aylık teknik takip sonucu yasa dışı bahis oynattıkları belirlenen şüphelileri takibe aldı. Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla harekete geçen ekipler, Samsun, İstanbul, Kütahya, Giresun, Sakarya, Bartın, Trabzon ve İzmir'de eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında 1 yıl içinde 34 farklı şehirden 123 katılımcıdan 8 milyon 336 bin 38 TL para alışverişi yaptıkları belirlenen şüpheliler Selçuk K., Ercan B., Cihan A., Hamit M., Davut T., Tugay T. ve Ünal T. yakalanarak gözaltına alındı. Şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından 'Futbol ve diğer spor müsabakalarında bahis ve şans oyunları düzenlemesi hakkında kanuna muhalefet' ve 'Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama' suçlamalarıyla adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

---------

Şüphelilerin adliyeye götürülüşü

Emniyetten detaylar

(SURE: 00.56 DK) (BOYUT: 105 MB)

Haber-Kamera: Tayfur KARA/SAMSUN,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni -14 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement