DHA YURT BÜLTENİ - 5 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 5

Van'da kaçak elektrik ve rüşvet operasyonu: 28 gözaltıVan'da rüşvet karşılığında kaçak elektrik kullanıldığı, cezai işlem uygulanmasının engellendiği, sayaçları yok ettikleri ve sayaç endeksini düşürerek kamuyu zarar uğrattıkları tespit edilen 30 şüpheliye yönelik operasyon düzenlendi.

14.06.2019 10:09
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Van'da kaçak elektrik ve rüşvet operasyonu: 28 gözaltı

Van'da rüşvet karşılığında kaçak elektrik kullanıldığı, cezai işlem uygulanmasının engellendiği, sayaçları yok ettikleri ve sayaç endeksini düşürerek kamuyu zarar uğrattıkları tespit edilen 30 şüpheliye yönelik operasyon düzenlendi. 28 şüphelinin gözaltına alındığı operasyonda, ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda çok sayıda elektrik sayacı ve mühür ele geçirildi.
Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında, elektrik dağıtım şirketi çalışanları ve elektrik abonesi arasında rüşvet karşılığında kaçak elektrik kullanıldığı, cezai işlem uygulanmasının engellendiği, sayaçları yok ettikleri ve sayaç endeksini düşürerek kamuyu zarar uğrattıkları tespit edilen şüphelilere yönelik çalışma başlatıldı. 2 ay süren teknik takip sonucu 30 şüpheliye yönelik Van Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube ve Mali Suçlarla Mücadele Büro Amirliği ekipleri operasyon düzenledi. Eş zamanlı düzenlenen operasyonda 28 şüpheli yakalanarak gözaltına alınırken, ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda çok sayıda elektrik sayacı ve sayaç mührü ele geçirildi. Şüpheliler işlemlerinin ardından bugün adliyeye sevk edilirken, 2 şüphelinin yakalanması için de çalışma başlatıldığı belirtildi.

Görüntü Dökümü
-------------
-Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetten çıkarılması
-Şüphelilerin midibüslere bindirilmesi
-Detaylar

Haber-Kamera: Orhan AŞAN/VAN, -

===================

Psikiyatri uzmanından 'karne' uyarısı

Adana'da psikiyatri uzmanı Erdem Önder Sönmez, 2018-2019 eğitim öğretim yılının sona ermesiyle birlikle verilen karnenin bir yılın değerlendirilmesi olarak görüldüğünü belirtti.
2018-19 eğitim öğretim yılı, 18 milyon öğrencinin karnesini alması ile bugün tamamlanacak. Karne alacak öğrencilerin velilerine uzmanından uyarılar geldi. Psikiyatri uzmanı Erdem Önder Sönmez, "Veliler, karneleri öğrencilerin başarısı olarak görmemeli" dedi. Bazı öğrencilerin karneleriyle mutlu olacağını bazılarının da üzeleceğini belirten Erdem Önder Sönmez, "Aileler, karnelerde notları sadece öğrencilerin değil kendilerinin de bir nevi ilgi değerlendirmesi olarak görmeliler. Karnede alınan notlara çocuklarımıza herhangi bir baskı kötü söz söylenmemeli. Eksik olan derslere yönelik strateji geliştirilmeli. Çocuğa güven verilmeli" dedi

Görüntü Dökümü
------------------------
Psikiyatri uzmanı Erdem Önder Sönmez ile röp
Genel ve detaylar

SÜRE: 03'11"        BOYUT: 586 MB

Haber: Akif ÖZDEMİR-Kamera: Eser PAZARBAŞI/ADANA,

======================

İrem Su'nun ölümüne neden olan alkollü sürücüye 9 yıl hapis

Burdur'da Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) öğrencisi İrem Su Akkaya'nın (19) yaşamını yitirdiği kazada, tutuklu sanık uzman çavuş Emre Esmer'e 9 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Kazadan sonra 1,92 promil alkollü çıkan Emre Esmer karar öncesi "Pişmanım" derken, İrem Su'nun annesi Leyla Akkaya, sanığa "Senin ağzının üstüne vurmak istiyorum" diye tepki gösterdi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) İstiklal Yerleşkesi kavşağında 13 Mart sabahı meydana gelen kazada, Süleyman Emre Kılınç yönetimindeki 42 DIP 19 plakalı otomobil ile uzman çavuş Emre Esmer yönetimindeki 03 RF 575 plakalı otomobil çarpıştı. Mobese kameralarına da yansıyan kazada Süleyman Emre Kılınç, yanındaki İrem Su Akkaya ve Beyza Din (19) ile diğer otomobilin sürücüsü Emre Esmer yaralandı. Burdur Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalesinin ardından Isparta'daki özel hastaneye sevk edilen MAKÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi İrem Su Akkaya, bir gün sonra yaşamını yitirdi.
Tedavisinin ardından gözaltına alınan otomobil sürücüsü Emre Esmer'in, 1,92 promil alkollü olduğu belirlendi. Kırmızı ışık ihlali yaptığı da öne sürülen Esmer, emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece 'taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olmak' suçundan tutuklandı.
Tutuklu sanık Emre Esmer'in yargılandığı davanın karar duruşması, Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanık Emre Esmer'in yanı sıra İrem Su Akkaya'nın öğrenim gördüğü MAKÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Gülten Başyiğit Kılıç, Fakülte Sekreteri Kani Ziya Gökalp ile sınıf arkadaşları, kazada yaralanan Süleyman Emre Kılınç ve Beyza Din ile annesi Leyla ve babası Halil Akkaya katıldı.
SON SÖZÜ 'PİŞMANIM'
Duruşmada son sözü sorulan sanık Emre Esmer, "Olanlardan dolayı üzgünüm. İrem Su'nun ailesinden ve arkadaşlarından özür diliyorum. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Mesleğime geri dönmek istiyorum. Pişmanım" dedi.
'AĞZININ ÜSTÜNE VURMAK İSTİYORUM'
Duruşma salonunda gözyaşları içinde ifade veren İrem Su Akkaya'nın annesi Leyla Akkaya, sanık Emre Esmer'e, "Senin ağzının üstüne vurmak istiyorum" dedi. Anne Akkaya, "Sanık, 'pişmanım' diyor. Pişmanlığını gözlerimin içine bakarak söylesin. 91 gündür evime giremiyorum. Evde açtığım her dolaptan İrem Su çıkıyor. Çocuğunuzun eline diken batınca içiniz sızlar. Benim çocuğumu otopsiye gönderdiler. Benim çocuğum herkesin imrendiği bir çocuktu. Ben onu ne şartlarda büyüttüm, neler çektim biliyor musun? Özür diliyormuş. Neyin özrünü diliyorsun ? Gözlerimin içine bak, pişmanlığını anlayayım. Sana hakkımı helal etmiyorum. Allah'ın terazisi şaşmaz. Adaletin terazisi şaşmaz" dedi. Leyla Akkaya, sanığın mümkün olan en ağır ceza ile cezalandırılmasını istedi.
Baba Halil Akkaya ise sanığın polis merkezi ve duruşmada verdiği ifadeler arasında çelişki olduğunu, ifadelerinin bazı bölümlerinin yalan olduğunu iddia etti. Mahkemenin bunu dikkate almasını isteyen Akkaya, "Alkollü olarak işlediği bu cinayet nedeniyle en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" dedi.
Kazada yaralanan Süleyman Emre Kılınç ve Beyza Din ise ifadelerinde, sanık Emre Esmer'in kaza anında alkollü olduğunun belli olduğunu belirterek en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti tutuklu sanık Emre Esmer'i, 'bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne, birden fazla kişinin yaralanmasına sebep olmak' suçlarından 9 yıl 9 ay hapisle cezalandırdı. Mahkeme heyeti cezada indirim yapılmasına yer olmadığını karar verdi. Emre Esmer'in sürücü belgesine de 2,5 yıl süreyle el konulmasına karar verildi.
'KARARA İTİRAZ EDECEĞİZ'
Baba Halil Akkaya adliye çıkışında yaptığı açıklamada, "Verilen karar bizi tatmin etmiyor. Verilen hiçbir ceza benim çocuğumu geri getirmeyecek. Bu ceza bize yeterli gelmedi. Mahkeme süreci devam edecek. Çocuğumun hayatının bedeli 9 yıl 9 ay değil. Karara itiraz edeceğiz. Söyleyecek başka bir kelime yok. Sözün bittiği yer" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
-Adliye dış görünüş
-Anne Leyla Akkaya'nın İrem Su'nun arkadaşlarına sarılması
-Baba Halil Akkaya ile röp.
-Detay

Haber-kamera: Mesut MADAN/BURDUR, -

=====================

Anne adaylarına profesyonel 'kız kardeş'

Antalya'da anne adaylarına gebelik sürecinde destek olan 'doula' Ayşe Betül Balcı (28), "Anne adaylarına kız kardeşlik yapıyoruz. Samimiyetle ve güvenle bu ortam oluşuyor. Süreci çok hızlı yönetiyoruz. Babaların panik olmasını önlüyoruz" dedi.
Antalya'da oturan Ayşe Betül Balcı, 2 yıl önce çalıştığı otomotiv firmasında mutlu olmadığını görünce yeni bir meslek arayışına girişti. Çalışırken mutlu olacağı bir meslek için araştırma yapan Balcı, İstanbul'da bir akademi tarafından verilen 'doula' eğitimini gördü. Gebelik koçu anlamına gelen 'doula' eğitimi almak üzere İstanbul'a giden Balcı, burada 9 ay 10 gün süren 200 saatlik eğitimi alarak Antalya'ya döndü. Kent merkezinde bir ofis açan Balcı, 2 yıldır kendisinden destek almak isteyen anne adaylarına doğum sürecinin kolay geçebilmesi için eğitim veriyor.
DOĞUMA KADAR SÜREN YOLCULUK
Anne adayları zorlu geçen gebelik sürecinde kendilerine hem fiziki hem de duygusal anlamda yardımcı olabileceğini düşündükleri Balcı ile iletişime geçerek profesyonel destek alıyor. Anne karnında bebeğin ruhsal ve fiziki olarak rahat edebilmesi için annelere teorik ve pratik bir dizi eğitim veren Balcı, anne adaylarının hamile olduğunu öğrendikleri andan bebeği kucaklarına alacakları ana kadar yardımcı olduklarını söyledi. Balcı, uzun süren bu profesyonel birliktelikte zaman zaman anne adaylarıyla çok yakın bağ kurduklarını da ifade etti.
'KIZ KARDEŞLİK YAPIYORUZ'
Annelerin gebelik sürecinde dış faktörlerden olumsuz etkilendiğini ve çok duygusal oldukları için bu olumsuzlukları bebeğe de yansıttıklarından söz eden Balcı, "Anne adaylarına genelde 'normal doğum zordur' gibi telkinlerde bulunuluyor. Biz bunu ortadan kaldırmak ve anne adaylarını normal doğuma yönlendirmeye çalışıyoruz" dedi. Yüzlerce anne adayıyla görüştüklerini ve birçoğunun doğumuna da tanıklık ettiklerini ifade eden Balcı, "Anne adaylarına kız kardeşlik yapıyoruz. Samimiyetle ve güvenle bu ortam oluşuyor. Süreci çok hızlı yönetiyoruz. Babaların panik olmasını önlüyoruz" dedi.
Antalya'da yerleşik yabancılar dahil yüzlerce anne adayıyla görüştüğünü ve bir tespitte bulunduğunu da kaydeden Balcı, "Yabancılar doğum anına kadar daha sakin. Bunun normal bir süreç olduğunu biliyorlar. Yurt dışında doulalık çok bilinen bir meslek olduğu için alışkınlar ve bizimle iyi iletişim kurabiliyorlar" diye konuştu.
Balcı'dan doulalık desteği alan Tuba Şafak Erbaş (25), destek almaya başladığından bu yana çok mutlu olduğunu ve çok rahatladığını söyledi. Normal ve sezaryen doğumla ilgili çevreden çok farklı duyumlar
aldığını ifade eden Erbaş, "Beni çevremden çok korkuttu. Doula ile çalışmak gerçekten çok güzelmiş. Benim bir kız kardeşim yok ama gerçek manada bana kız kardeş oldu" dedi.

Görüntü Dökümü
----------
Ayşe Betül Balcı Doğum ile bilgileri anlatırken görüntüsü
Nefes tekniklerinin uygulaması
Bilgi verirken görüntüsü
RÖP 1: Ayşe Betül Balcı
RÖP 2: Tuba Şafak Erbaş
Detaylar

593 MB -- 05.21/// HD

Haber: Alparslan ÇINAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

======================

Antalya'nın Alpleri Eğrigöl

Türkiye'nin turizme açılan penceresi Antalya, deniz, kum, güneş, tarih ve doğa güzellikleriyle konuklarını büyülerken, Antalya- Konya sınırındaki Geyik Dağı eteklerinde, 2350 rakımdaki saklı güzelliği Eğrigöl ile Alpler'i andırıyor.
Toroslar'ın Geyik Dağı eteklerinde Taşeli Platosu'nda yaklaşık 2350 rakımdaki Eğrigöl, haziran ve temmuz aylarında doğa ve fotoğraf tutkunlarının vazgeçilmez rotası. Bir yanda 3-4 metrelik kar kütleleri diğer yanda dağ laleleri, çiğdemler, ters laleler, sümbüller ile onlarca farklı bitkiyle çevrili Eğrigöl, sazan balığının yanı sıra pek çok balık türünü barındırıyor. Göl etrafında koyun ve yaban keçileriyle birlikte boz ayıları, yüksekten uçan kartalları ve şahinleri de görmek mümkün.
Haziran ayı olmasına karşın dağın eteklerinde 3-4 metrelik kar kütleleri ve kar birikintilerini görenler bir yandan kartopu oynayıp karda kaymanın keyfini çıkarırken diğer yandan yemyeşil doğadaki endemik bitki türlerini fotoğraflamayı ihmal etmiyor.
Çevresinde dağ bisikleti, doğa fotoğrafçılığı, kampçılık, tırmanma, kayak ve trekking için ideal olan Eğrigöl, tüm bu özellikleriyle Türkiye'nin 2350 metredeki en canlı gölü özelliğini taşıyor. Doğaseverler bölgeyi 'Antalya'nın Alpleri' olarak nitelendirirken, bölgeye gelecek olanlara da "Lütfen bu güzelliği kirletmeyelim" uyarısında bulunuyor.
GÖRENLER EVE DÖNMEK İSTEMİYOR
Profesyonel dağcı ve rehber Cuma Gök, Eğrigöl'de her yıl mayıs ayının son haftalarında kardan kapanan yolların açıldığını belirterek, "Yolların açılmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Bu muhteşem doğanın bize sunduğu şöleni kaçırmamaya çalışıyoruz" dedi. Eğrigöl'ü görenlerin eve dönmek istemediğini söyleyen Gök, "Burası Antalya'nın saklı bir cenneti. Biz dağcılar ve doğaseverler bu bölgeye Antalya Alpleri diyoruz. Biz haziran ayında geldik buraya ama 3 metre kar var bölgede" diye konuştu. Gök, Antalya'ya yaklaşık 200 kilometre uzaklıktaki bu güzelliği görmek için çevre illerden de doğa tutkunlarının akın ettiğini söyledi. Cuma Gök, bölgeye Antalya'nın Gündoğmuş ilçesinden zaman zaman dar toprak yol ve uçurum kenarından yaklaşık 45 kilometre sonra ulaşıldığını sözlerine ekledi.
Eğrigöl'e hayran kalan doğa severler ise haziranın ilk haftası olmasına rağmen hala kar kütleleriyle karşılaştıklarını, endemik türlerin kapladığı bölgeyi herkesin görmesini istediklerini söylerken, 'Lütfen çevreyi kirletmeyelim' uyarısında da bulundu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ (DRONE)
-----------------
Karlı dağlar görüntü
Kar tüneli
Cuma gök röp
Yeşil alanlar
Dereler
Gölden görüntü
Hayvanlardan görüntü
Doğada gezenler
Manzara görüntüleri

Haber: Selma KUNAR- Kamera: ANTALYA-DHA)

=====================

Rümeysa sağlığına kavuştu, sınava hazır

Antalya Atatürk Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisi Rümeysa Arslan (18), aylardır hazırlandığı üniversite sınavı öncesi kötü bir sürprizle karşılaştı. Böbrek üstü bezinde tümör olduğu saptanan Arslan, başarılı ameliyatın ardından şimdi heyecan içinde hafta sonu yapılacak sınava girmeyi bekliyor.
2 ay önce tüylenme şikayetiyle kadın hastalıkları uzmanına başvuran Antalya Atatürk Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisi Rümeysa Arslan, aklına gelmeyen bir hastalık tanısı aldı. Yapılan tetkikler sonucu böbrek üstü bezinde 4 santimlik tümör saptanan genç kız, acil olarak ameliyata alınması gerektiği söylendiğinde şok yaşadı. Çok hazırlandığı üniversite sınavına giremeyeceği endişesine kapılan Rümeysa, sınav sonrası ameliyat olmak istedi. Doktorlarının "Sağlığın daha önemli" sözleri üzerine ameliyat olmaya karar veren Rümeysa, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Kliniği'nden Doç. Dr. İsmail Gömceli ve ekibinin gerçekleştirdiği robotik cerrahinin ardından sağlığına kavuştu. Rümeysa şimdi hafta sonu yapılacak üniversite sınavı için gün saymaya başladı.
'SINAVDAN SONRA AMELİYAT OLMAK İSTEDİM AMA SONRA DOKTORLARIMI DİNLEDİM'
Yaşadığı yorucu süreci anlatan Rümeysa Arslan, yaklaşık 2 ay önce tüylenme şikayetiyle başvurduğu kadın hastalıkları polikliniğinin kendisini endokrinoloji uzmanlarına sevk ettiğini söyledi. Burada yapılan tetkikler sonucu böbrek üstü bezinde tümör saptandığını belirten genç kız, "Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve MR çekildi. Sonuçlara göre tümörün kötü huylu olabileceği şüphesiyle daha detaylı tetkiklere başvuruldu. Ardından ameliyata karar verildi. Üniversite sınavına az zaman kaldığı için sınava giremeyeceğimden korktum. Sınavdan sonra ameliyat olmaya karar vermiştim ama doktorlar sağlığımın daha önemli olduğunu söyleyince ben de onları dinledim" dedi.
SON 1 AYI HASTANEDE GEÇTİ
Son 1 aydır detaylı tetkikler için haftada birkaç gün hastaneye gelmek zorunda kaldığını anlatan genç kız, "Tabi böyle olunca sınava çalışamıyordum da. Ama ameliyatım çok iyi geçti. Sınava yetişebileceğim. Hedefim Gazi Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü'nü kazanmak. Kendime güveniyorum. İnşallah kazanacağım" diye konuştu.
'SINAVI KAZANAMAZSA HİÇ ÜZÜLMEM'
Anne Mercan Arslan (41) ise kızının hastalığını öğrendiğinde çok korktuğunu belirterek, stresli ve yorucu 1 ay sonunda artık kızının sağlığına kavuştuğunu söyledi. Rümeysa'nın başarılı bir ameliyat geçirdiğini ifade eden anne, çok mutlu olduğunu kaydetti. Üniversite sınavına girecek kızının sağlığının her şeyden önemli olduğunu belirten Mercan Arslan, "Rümeysa sınavı kazanamazsa seneye tekrar dener. Kazanamazsa üzülmem. Sağlığı çok daha önemli. Kızım sürekli hastaneye gidip geldiği için çok da çalışamamıştı. Kazanırsa sürpriz olur. Sevinirim" ifadelerini kullandı.
DOKTORU GENÇ KIZA BAŞARILAR DİLEDİ
Antalya'da ilk kez robotik cerrahi yöntemiyle böbrek üstü bezi tümörü ameliyatını gerçekleştiren Doç. Dr. İsmail Gömceli, Rümeysa'nın çok genç ve üniversite sınavına girecek bir hasta olması dolayısıyla bu yöntemi tercih ettiklerini söyledi. Doç. Dr. Gömceli, "Rümeysa henüz 18 yaşında ve üniversite sınavına girecek. Biz de komplikasyonları en aza indirmek ve daha çabuk kendini toparlaması için robotik cerrahiyi uygun gördük. Sınavda kendisine ekip olarak başarılar diliyoruz" dedi.
RÜMEYSA İLK HASTA
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde böbrek üstü bezi tümörlerinin açık ve laparoskopik (kapalı) yöntemle ameliyat edildiğini kaydeden Doç. Dr. Gömceli, "Rümeysa'ya planladığımız robotik cerrahi yöntemini bu tip vakada ilk kez yaptık" dedi. Ameliyatın çok başarılı geçtiğini belirten Doç. Dr. Gömceli, robotik cerrahideki en büyük konforu ise hastanın hastanede kalış süresinin diğer yöntemlere göre daha kısa oluşu şeklinde açıkladı. Robotik cerrahiyi kanser vakalarında sıklıkla kullandıklarını ifade eden Doç. Dr. Gömceli, "Ekip olarak artık robotik cerrahide deneyimliyiz" dedi.

Görüntü Dökümü
-----------
Hastane dış plan görüntüsü
Ameliyat görüntüleri
Ameliyattaki doktorlardan ve robottan görüntü
Hastane odasından görüntü
Doktorun hastayı muayene etme görüntüsü
Röp1: Doç Dr. İsmail Gömceli
Hasta ve annenin sohbet görüntüsü
Röp2: Rümeysa Arslan(hasta)
Röp3: Mercan Arslan(anne)
Rümeysa'nın mezuniyetinden detay görüntüler

539 MB///4.55 "

Haber: Selma KUNAR- Kamera: Aslı DURAN/ ANTALYA,


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 5 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement