Dha yurt bülteni - 6

Tatbikat için gelen NATO gemileri, Çanakkale Boğazı'nı hareketlendirdi

Çanakkale ve Saros Körfezi'nde 4-20 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek 'Nusret-2019 Davet Tatbikatı' için NATO'ya bağlı 4'ü yabancı 5 savaş gemisi, liman ziyareti için Nara Limanı'na yanaştı. Türk Sahil Güvenlik botlarının eşlik ettiği savaş gemileri, boğazda hareketlilik yarattı.
Türkiye'nin ev sahipliğinde, NATO ile Türk Deniz ve Hava kuvvetleri ile Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı yüzer ve uçar birliklerle çeşitli ülkelerden gözlemcilerin katılımıyla Çanakkale ve Saros Körfezi'nde 4-20 Ekim tarihleri arasında, 'Nusret-2019 Davet Tatbikatı' düzenlenecek.
Ege Denizi'nden Boğaza giriş yapan NATO'ya bağlı İtalyan savaş gemileri 'A 5329' borda numaralı 'ITS Vesuvio' ve M-5557 borda numaralı 'ITS Numana 9', Yunan savaş gemisi M63 borda numaralı 'HS Kallısto' ve İspanya savaş gemisi M32 borda numaralı 'Sella', Çanakkale önlerine ulaştı. NATO'ya bağlı 4 yabancı gemi ile birlikte Türk savaş gemisi M266 borda numaralı 'TCG Amasra', ziyaret yapacakları Nara Limanı'na yanaştı.
Art arda gelen ve güvenlik nedeniyle Türk Sahil Güvenlik botlarının eşlik ettiği savaş gemileri, boğazda hareketlilik yarattı. İtalyan savaş gemisi Nara Limanı'na Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'ne ait kurtarma römorkörleri yardımıyla yanaştı.

Görüntü Dökümü
-----------
-Çanakkale Boğazı'ndan Nara Burnu'na yanaşan NATO'ya bağlı savaş gemilerinden genel ve detay görüntüler.

Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE,

=====================

Ecem Balcı cinayeti davasının 6'ncı duruşması görülmeye başlandı

Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde, sevgilisinin kızı 17 yaşındaki Ecem Balcı'yı öldürüp, cesedini ormanlık alana gömdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan Süleyman Kara (45), bugün 6'ncı kez hakim karşısına çıktı. Duruşma öncesinde adliye önünde konuşan baba Gökhan Balcı adalete güvendiğini söyleyerek, "Beklediğimiz Adli Tıp raporu geldi, inşallah bugün beklediğimiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının açıklandığını duyarız" dedi.
Gölcük'te yaşayan Ecem Balcı, 5 Ocak 2018 günü kayboldu. Kızının kaybolmasının ardından bunalıma giren ve rahim kanseri olan Esra Cömert, 14 Ocak günü Kandıra Kaltakayası yakınlarında kayalıklardan denize atlayarak intihar etti. Anne, Esra Ercömert'in cesedi, denizde yapılan aramalar sonucunda 2 gün sonra bulunarak toprağa verildi. Annesinin intihar etmesinden sonra ortaya çıkmayan Ecem Balcı'nın izini süren polis ekipleri, yaptıkları incelemelerde Ecem Balcı'nın en son annesinin erkek arkadaşı Süleyman Kara ile görüştüğünü belirledi. Cep telefonu kayıtları incelendiğinde de Ecem'in, erkek arkadaşına, Süleyman Kara'nın define bulduğunu ve çok zengin olduklarını söylediği yönünde mesajlara ulaştı. Süleyman Kara'nın, Ecem Balcı'nın kaybolmasından sonra 'tarihi eser kaçakçılığı' suçundan tutuklanarak, cezaevine konulduğu ortaya çıktı.
Cezaevinde ifadesi alınan Süleyman Kara, Ecem'i öldürdüğünü itiraf ederek, cesedi gömdüğü yeri gösterdi. 15 Şubat 2018 gecesi Gölcük'ün Ayvazpınar Köyü'ndeki ormanlık alanda yapılan kazıda Ecem Balcı'nın cesedine ulaşıldı. İfadesinde Ecem'i boğarak öldürdüğünü itiraf eden Süleyman Kara, ilk duruşmada ise suçlamaları kabul etmeyerek Ecem Balcı'nın öldürülmesi olayıyla ilgili bir bağlantısı bulunmadığını söyledi.
Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 6'ncı duruşması, bugün sabah saatlerinde görülmeye başlandı. Duruşmaya Ecem Balcı'nın babası Gökhan Balcı ve Kadın Platformu üyeleri de katıldı. Duruşma öncesinde konuşan Gökhan Balcı, adaletin en kısa sürede yerini bulacağını belirterek, "Biz 6'ncı sefer buradayız, bu adliye binası önündeyiz. Beklediğimiz Adli Tıp raporu geldi, inşallah bugün beklediğimiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının açıklandığını duyarız. Kızımın katilinin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini her platformda söyledim yine söylüyorum. Gerekenin yapılacağını biliyorum. Adalete güvendim ve her zaman güvenmeye devam ediyorum. Umuyorum ki ağırlaştırılmış kızımın katili için müebbet cezası kararı artık çıkacak." dedi.
Süleyman Kara'nın cinayeti reddetmesi üzerine, mahkeme heyetinin Ecem Balcı'nın kesin ölüm nedeninin tespit edilmesi için Adli Tıp Kurumu'ndan istediği rapor geçen hafta hazırlanarak mahkeme heyetine sunuldu. Adli Tıp raporunda, Ecem Balcı'nın boyun ve göğüs bölgesinden baskı uygulanmak sureti ile boğularak öldürüldüğü kesinlik kazandı.

Görüntü Dökümü
-------------
-Adliye önünde toplanan kadın platformu üyeleri
-Baba Gökhan Balcı'nın açıklaması
-Detaylar

Haber-Kamera: Alişan KOYUNCU-Selda Hatun TAN/İZMİT(Kocaeli),

========================

Lastiği patlayan otomobil, şarampole devrildi: 4 yaralı

Aksaray'da, lastiği patlayan otomobilin şarampole devrilmesi sonucu meydana gelen kazada, aynı aileden 1'i çocuk 4 kişi yaralandı.
Kaza, saat 08.00 sıralarında, Aksaray-Konya yolunun 45'inci kilometresinde meydana geldi. Hasan Biçici (48) yönetimindeki 16 LOJ 57 plakalı otomobil, lastiğinin patlaması sonucu kontrolden çıkarak, şarampole devrildi. Kazada sürücü Hasan Biçici ile araçtaki eşi Sultan (44), kızları Rüveyda Gül (21) ve Aysıma Biçici (9) yaralandı. İhbarla gelen sağlık görevlileri, 4 yaralıyı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
------------
Yaralıların ambulanslarla hastaneye getirilişi
Hastaneden detay

Haber-Kamera: Erkan ALTUNTAŞ AKSARAY-DHA

===========================

Paris'te tanışıp Kahta'da evlendiler

Fransa'nın başkenti Paris'te çalıştıkları iş yerinde tanışan Faslı Khadija (30) ile Adıyamanlı Erdal Özdemir (32), Adıyaman'ın Kahta ilçesinde düzenlenen düğünde Türk geleneklerine göre dünya evine girdi.
Ailesi ile Paris'te yaşayan Adıyamanlı Erdal Özdemir, bir mali müşavirlik bürosunda çalışırken 3 yıl önce aynı büroda çalışmaya başlayan Fas uyruklu Khadija Mohammad ile tanıştı. Birbirine aşık olan çift, evlenmeye karar verdi. Düğünlerinin Türkiye'de yapılması için anlaşan gençler, Kahta'da bir düğün salonunda Türk geleneklerine göre düzenlenen törenle dünya evine girdi.
PARİS VE FAS'TAN DÜĞÜN İÇİN KAHTA'YA GELDİLER
Paris'te yaşayan Özdemir Ailesi ile gelinin Fas'taki yakınları, düğün için Kahta'ya geldi. Kahta'daki düğünden bir gün önce kına gecesi düzenlenerek Faslı Khadija'nın ellerine kına yakıldı. Kına gecesinde kadınlar müzik eşliğinde kendi aralarında eğlendi. Ertesi gün başlayan düğün töreninde konuklara yemek ikramı yapıldı. Yemekten sonra ise Faslı gelin ve yakınları çalınan müzikler eşliğinde halay çekip çiftetelli oynadı.
KAHTALI MIÇE RENK KATTI
Düğünde sahne alan Kahtalı Mıçe, okuduğu birbirinden hareketli türkülerle geceye renk kattı. Faslı davetliler de sık sık halaya girerek oyunlara ayak uydurmaya çalıştı.
PARİS'TE YAŞAYACAKLAR
Türk geleneklerine göre yapılan düğünden çok etkilendiğini söyleyen Khadija, "Fas vatandaşıyım. Ailem Fas'ta yaşıyor. Ben Fransa'da çalışıyorum. Düğün çok güzel. Şu an çok mutluyum" ifadelerini kullandı. Balayını da Kahta'da geçirecek olan Özdemir çifti bundan sonraki yaşamlarını Paris'te sürdürecek.
Damat Erdal Özdemir ise, "Ben Kahtalıyım, Fransa'da yaşıyorum. Mali müşavirlik bürosunda çalışıyorum. Eşim de 3 yıl önce aynı işyerinde çalışmaya gelip burada işe başladı. Tanıştık, arkadaş olduk. 3 yıl sonra arkadaşlığımızı evlilikle sonuçlandırdık. Ben düğünü kendi geleneklerime göre yapmak istediğimi söyledim. Eşim de sağ olsun kabul etti. Düğün ikimizi de memnun etti. Çok mutluyuz" dedi.

Görüntü Dökümü
------------
Düğünde halay çeken davetliler
Damat röportaj
Gelin ile röportaj
Gelin ve damat halayda
Gelin ve damat dansı
Gelin ve damadın ailesi halayda
Kahtalı Mıçe sahne alması
Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Haci BOZKURT-ADIYAMAN-DHA

======================

3 gün önce serbest kaldılar, aynı suçtan tekrar gözaltına alındılar

Konya'da 3 gün önce hırsızlık suçundan çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakılan 4 kadın şüpheli, aynı suçtan tekrar yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerden Nazan G. (20) ise kucağında 2 aylık kız bebeği ile emniyete götürüldü. 4 şüpheli işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Olay, dün saat 15.00 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Mehmet Akif Mahallesi'ndeki bir evde meydana geldi. Nazan G., Sevim Y. (19), Z.E. (16) ve Z.E. (13) isimli kadın şüpheliler kapı kilidini düşürmek suretiyle girdikleri evden yaklaşık 100 lira para çaldı. Kadın şüpheliler evden çıktıkları sırada ev sahibi ile karşılaştı. Ev sahibinin komşularından yardım istemesi üzerine şüpheliler ile vatandaşlar arasında kovalamaca yaşandı. Kısa sürede olay yerine gelen polis ekipleri şüphelileri yakalayarak gözaltına aldı.
3 GÜN ÖNCE SERBEST BIRAKILMIŞLAR
Sorgulanmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büro Amirliğine götürülen kadın şüphelilerin 3 gün önce yine evden hırsızlık yaptıkları gerekçesiyle gözaltına alındıkları, çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakıldıkları belirtildi.
KİRALIK EV ARIYORUZ YALANI
Şüphelilerin kendilerinin yaptıkları özel bir aparat ile kapıları açtıkları, kapı açmak için ise sürekli kendi aralarında pratik yaptıkları öğrenildi. Şüphelilerin ayrıca apartmanlara girdiklerinde, kendileri siz kimsiniz? diye sora bina sakinlerine, 'kiralık ev arıyoruz' yada 'temizliğe geldik' yalanını söyledikleri öğrenildi.
2 AYLIK BEBEĞİYLE ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
Yaşları küçük olan iki kadın şüpheli işlemleri için Çocuk Şube Müdürlüğüne teslim edildi. Şüphelilerden 3 çocuk annesi Nazan G. ise 2 aylık kız çocuğunu ile emniyete geldi. Nazan G.'nin yakınlarına, 'Bebeğimi yanımda bilerek getiriyorum. Mahkemede bebeğim var diye kendimi savunuyorum' dediği öğrenildi.
4 kadın şüpheli işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü dökümü:
----------
Kadınların emniyete götürülmesi
Kadınların olay yerinden kaçarken güvenlik kamera görüntüleri

Haber-Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA))

===================

Yavru ayılar piknikçilerin ilgi odağı oldu

Bitlis İl sınırları içerisinde bulunan dünyanın ikinci, Türkiye'nin ise en büyük krater gölü olan Nemrut Krater gölünün kenarında yaşamını sürdüren yavru ayılar günübirlik piknikçilerin maskotu haline geldi. Bölgeyi gezmeye gelen vatandaşlar, 2 yavru ayı ile ilgilenmeden ve yiyecek vermeden bölgeden ayrılmıyorlar. Bitlis Vali Vekili Tamer Kılıç, Nemrut'taki ayılarla ilgili çeşitli tedbirler düşündüklerini, ancak vatandaşların yoğun ilgisi nedeniyle ayıları doğal yaşam ortamına döndürmede zorluk yaşadıklarını söyledi.
Adını M.Ö. 2100'de yaşamış Babil Hükümdarı Nemrut'tan alan Nemrut Krater Gölü, Van Gölü havzasının batısında, Bitlis'in Tatvan, Ahlat ve Güroymak ilçeleri arasında yer alıyor. Avrupalı Seçkin Destinasyonlar Projesi (EDEN) kapsamında 'Mükemmeliyet Ödülü' alan 2 bin 250 rakımlı göl, doyumsuz manzarasıyla ziyaretçilerini hayran bırakırken, son zamanlarda iki yavru ayıya da  ev sahipliği yapıyor. Bölgeye gelen yerli ve yabancı turistler, bu iki ayı yavrusuna yoğun ilgi gösteriyor. Sevecenlikleri ile dikkat çeken ve küçük oldukları için daha önce elle beslenen ayı yavrularına karşı bölgeye gelenler, artık daha temkinli davranıyor. Ayılara yiyecek vermek isteyen ziyaretçiler de bu işlemi çok yaklaşmadan uzaktan yapmayı tercih ediyorlar.
VALİ VEKİLİ VATANDAŞLARI UYARDI
Nemrut Krater Gölü kenarında günübirlikçilerin maskotu haline gelen yavru ayılarla ilgili Bitlis Vali Vekili Tamer Kılıç çeşitli uyarılarda bulundu. Yoğun ilginin ayıların doğal yaşamını olumsuz etkilediğini belirten Kılıç, "Nemrut kalderamızda sayısını henüz belirleyemediğimiz ayı ve vaşak gibi yabani hayvanlarımız mevcuttur. Şu an insanların bulunduğu ortama gelen iki yavru ayının, insanların bulunduğu ortama gelmeleri, göldeki balık ve çevredeki yabani meyve ağaçlarından kaynaklanıyor. Tabi bu iki yavru ayı bunların yanına üçüncü bir besin kaynağını daha eklediler. Yavru ayıların çöpleri karıştırarak başladığı bu serüven, insanlarımızın onlara bir şeyler vermesiyle devam etti ve başka bir besin kaynağı daha ortaya çıkmış oldu.  Ayılarımız bu duruma çok alıştı. İnsanların yanına yaklaşıyorlar, onlarla oynayıp şakalaşmaları bile oluyor. Bu sebeple ayıları eski doğal yaşamına geri döndürmekte güçlük çekiyoruz. Ayılar eski doğal yaşam alanlarına dönsünler diye insanlarımızı bu konuda uyaracağız, bölgedeki çöpleri daha hızlı alacağız. Bölgeye gelen yerli ve yabancı misafirlerimize de bu durumları anlatacağız. Ayrıca bölgeye görevlendirmeler yapacağız. Kış mevsimimiz yaklaşmak üzere olduğu için ayılarımız kendi yaşadıkları mağaralara çekilecekler. Metrelerce kar yağdığı için oraya ulaşmamız büyük sıkıntı oluyor. Bu sebeple ayılara yiyecek götürme durumumuz çok sıkıntı oluyor.  Zaten ayılar kış uykusuna geçecekler. Önümüzdeki seneden itibaren ayılarımızın doğal yaşamlarını sürdürmeleri için bu tedbirimizi hızlıca alacağız. İnşallah oradaki doğal ortam bozulmadan devam eder" dedi.
Bölgede yaşayan vatandaşlar ilk defa bu yıl ayıların insanların bulunduğu bölgeye indiğini, bunun da doğal yaşama aykırı olduğunu belirtiyorlar. Bölgede işletmecilik yapan Musa Selgi de ayıların doğal ortamlarında bulunması gerektiğini belirterek, "29 yıldır buradayım. Zaman zaman ayılarla karşılaşıyorduk. Ancak insanlara bu kadar yakın değillerdi. İnsanlar bu hayvanları alıştırdı. Bunlar insanlara yanaşarak yemek alıyor. Meyve veriyorlar, kavun, karpuz ne verseniz yiyorlar. Burada işletmemiz var. Bundan 1 ay önce barakamıza girerek, bizlere maddi zarar verdiler. Burası Milli Park olduktan sonra avlanma yasağı geldi. Bu da hayvan çeşidinin artmasına neden oldu. Nemrut'ta balık, keklik, tilki ve ayı gibi havyanlar mevcuttur." diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------------
-Nemrut Krater gölünden detay görüntüler
-Yavru ayılardan görüntü
-Vatandaşlar arasında dolaşmaları
-Ayıların ağaçlar arasındaki görüntüleri
-Vatandaşların ayılara yemek vermeleri
-Vatandaşların özçekim yapmaları
-Ayılardan detay görüntüler
-Nemrut Sıcak gölden görüntü
-Vatandaşlardan Musa Selgi ile röportaj
-Bitlis Vali Vekili Tamer Kılıç ile röportaj

Haber-Kamera: Özcan ÇİRİŞ-Ceren KURTYE/BİTLİS,-

=====================

Nilüfer Gölü güzelliği ile ilgi görüyor

Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Kalafat köyündeki Nilüfer Gölü, eşsiz güzelliğiyle ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Geçen yıllarda kuraklık yaşayan göle su takviyesinin yapılmasının ardından göl üzerinde nilüfer çiçekleri de açmaya başladı. Gölü ekoturizme kazandırmak amacıyla bölgede bir mesire alanı oluşturma çalışmaları da başlatıldı.
İki dönüm büyüklüğündeki Nilüfer Gölü, eşsiz güzelliğiyle bölge turizmine katkı sunarken lotus çiçeği olarak da adlandırılan nilüfer çiçekleri gelenlerin ilgisini çekiyor. Sapı yaklaşık olarak 1 metreyi bulan nilüfer çiçeği suyun dibinde çamurda kökleniyor, yeşil yaprakların içinden aydınlık ile buluşuyor. Nilüfer çiçeklerinin tohumunun ise Amazon ormanlarından göçmen kuşlar ile taşındığı ve bu sayede oluştuğu düşünülüyor.
5 YIL ÖNCE KURUMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA KALDI
Doğa harikası Nilüfer Gölü, 5 yıl önce susuz kaldığı için kuruma tehlikesi yaşadı. Köyde bulunan Biga Bosna Hersek Kültür ve Dayanışma Derneği girişimi ve ilçedeki iş adamları ile belediyenin katkısıyla 880 metre uzunluğunda bir hat çekilerek göle su verilmeye başlandı. Düzenli olarak su takviyesi yapılan göl, kurumaktan kurtarıldı ve eskisi gibi yeşillenen yaprakların arasından açan nilüfer çiçekleriyle ziyaretçilerini ağırlamaya devam etti. Son yıllarda düzenlenen Nilüfer Gölü Şenliği ise, gölün sahip olduğu güzellikleri tüm Türkiye'ye duyurdu.
MAYIS AYI BAŞINDA AÇMAYA BAŞLIYOR
Mayıs ayı başında açmaya başlayan nilüfer çiçekleri, kasımın son günlerine kadar bu güzelliğiyle ziyaretçilerini karşılamaya devam ediyor. Köy muhtarlığı ile Biga Bosna Hersek Kültür ve Dayanışma Derneği'nin, eko turizme kazandırmak istediği gölün çevresinde mesire alanı oluşturulması için AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın talimatıyla Milli Parklar tarafından proje çalışması başlatıldı. Bu doğrultuda, 2 dönüm büyüklüğündeki gölün çevresinde yer alan 10 dönümlük alan mesire yeri haline getirilecek. Ziyaretçiler, gölün eşsiz manzarasında kahvaltı ve piknik yaparak hoşça vakit geçirebilecek.
'YAZ AYLARINDA KURUYORDU'
Nilüfer Gölü'nü daha çok tanıtıp, bölge turizmine daha fazla katkı yapması için uğraştıklarını söyleyen Biga Bosna Hersek Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Ergün Erkap, "Yaz aylarında bu gölümüz kuruyordu. Biga Belediyemiz ve iş adamlarımızın desteğiyle su vererek gölümüz canlandırıldı. Nilüfer çiçeklerimiz Mayıs ayında başlayarak, Kasım ayının son günlerine kadar açmaktadır. Vatandaşlar da gölün çevresine gelerek, piknik yapmakta. Biz de dernek ve köy muhtarlığı olarak gölün tanıtımını yapmak istiyoruz. AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın desteğiyle ziyaretçilere daha güzel bir piknik alanı sunmaya çalışacağız. Buraya gelen ziyaretçilerin sabah kahvaltı, gündüz pikniğini yapmasını ve hoşça vakit geçirmesini istiyoruzö dedi.
'ÇİÇEKLER KOPARILDIKTAN 1 SAAT SONRA YOK OLUYOR'
"Abant'ta bulunan nilüferlerin içleri mordur. Bizim nilüferlerimizin içi ise ak beyazdır" diyen Dernek Başkanı Erkap, şunları söyledi:
"Bize hocalarımızın verdiği bilgilere göre, nilüfer çiçekleri Amazonlarda bulunan kuşların getirmiş olduğu tohumlarla burada türemiştir. Gölümüz 50 yıl önce farklıydı. Su verdikçe nilüferler büyüyüp genişliyor. Yaprakları yaz kış yeşil olarak açmaktadır. Çiçekler ise mayıs ayında açıp, sonbaharda yok oluyor. Seneye yeniden türüyor. Nilüferlerin sapları bir metreye yakın oluyor. Bu çiçekleri koparanları çok gördük. Çiçek koparıldıktan 1 saat sonra yok oluyor. Şu anda mevsim itibariyle az bir çiçek var. Ama Haziran ayında hepsi açtığı zaman çok güzel oluyor. Bu ayda ise yeşil yapraklar arasında az da olsa nilüferler görülüyor. Buraya gelenler manzarayı görünce çok şaşırıyor."

Görüntü Dökümü
--------------
-Nilüfer gölünün drone ile havadan genel ve detay görüntüleri,.
-Nilüfer gölünü yerden genel ve detay görüntüleri.
-Nilüfer çiçeklerinden genel ve detay görüntüler.
-Göldeki su kaplumbağalarından detay görüntü.
-Biga Bosna Hersek Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Ergün Erkap ile röp.
-Burak Gezen anonslar.

Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/BİGA(Çanakkale),

=========================