Hollandalı Çift, Antalya'da Köy Geleneklerine Göre Yaşıyor

YUNUS İÇEN - Hollanda'dan Kemer'e gelen Bonnie Burger ve Arthur Vermaesen çifti, 7 yıldır satın aldıkları köy evinde yaşıyor.

Hollandalı Vermaesen çifti, ülkelerinin dışında manzarası güzel, sıcak ve doğayla iç içe yaşayabilecekleri bir yer araştırmaya başladı. 2 yıl boyunca hangi ülkeye gidebileceklerini araştıran çift, kızlarının tavsiyesi üzerine Türkiye'ye gelmeye karar verdi.

Kemer'e 2006 yılında gelerek bir otelde kalmaya başlayan Vermaesen çifti, bir ev alıp yerleşmeyi kararlaştırdı. Bir restoranda yemek yerken satılık ev ilanı gören çift, ilçenin Ulupınar köyündeki evi beğenip satın aldı. 7 yıldır Ulupınar köyündeki evde yaşayan çift, ekmeklerini genellikle kendileri yapıyor, bahçelerinde sebze yetiştiriyor, soğuk havalarda odun sobası ile ısınıyor.

"Kışları soğuk olunca sobada odun yakıyoruz"

Bonnie Burger Vermaesen (52), AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kemer'de ev aldıktan sonra Türk kültürü, gelenek ve göreneklerini ve Türkçe'yi öğrenmeye çalıştıklarını söyledi.

Buradaki köylüler gibi yaşadıklarını dile getiren Vermaesen, "Evimizde soba kurduk. Kışları soğuk olunca sobada odun yakıyoruz. Ayrıca resim yapmayı seviyorum. Evde bol bol resim yapıyorum" dedi.

Türkçe kursuna gidiyorlar

Türk vatandaşı olmayı düşündüklerini anlatan Vermaesen, bunun için biraz daha zamana ihtiyaçları olduğunu kaydetti. Vermaesen, şöyle konuştu:

"Selamün aleyküm, merhaba, nasılsın, günaydın, ne kadar, teşekkür ederim, inşallah, iyiyim' gibi kelimeleri biliyoruz. Türk olmayı düşünürüm ama Türkiye'deki ekonomi biraz farklı. Eşim Hollanda'daki ilişkilerini keserse maaşını kaybedebiliriz. Türkçe'yi daha iyi öğrenmek için de eşimle Türkçe kursuna gidiyoruz." Vermaesen, "Ev aldıktan sonra Kemer'e aşık olduk. Artık burada yaşlanmak istiyoruz. Hayatı Kemer'de koklamak çok güzel bir duygu" ifadesini kullandı.

"Hollanda'yı özlemiyorum, sadece aile özlemi duyuyorum"

Arthur Vermaesen (50) ise Türk insanı ile Hollandalıların yapılarının çok farklı olduğunu anlattı. Hollandalıların hayatı sadece eğlence olarak gördüklerini ifade eden Vermaesen, "Hollanda'yı özlemiyorum, sadece aile özlemi duyuyorum. Zaten Hollanda'yı unutmak için Kemer'de yaşamaya başladık. Sadece birkaç ayda bir gidip çocuklarımızı görüyoruz" şeklinde konuştu.

Endonezya asıllı olduğunu belirten Vermaesen, Türk insanı ile Endonezyalılar arasında pek fark olmadığını söyledi. Evde hemen hemen bütün yemekleri kendisinin yaptığını kaydeden Vermaesen, şöyle devam etti:

"Türk kültürünü tamamen öğrenmek için daha zamana ihtiyacımız var. Kavurma, menemen, şakşuka ve ekmek yapmayı biliyorum. Buralarda market olmadığı için ekmek yapmayı öğrendim. Genellikle ekmeğimizi kendimiz yapıyoruz. Sabah erken saatlerde uyanıyoruz. Çünkü güneş doğarken doğa çok sessiz ve eşsiz bir güzelliği sahip oluyor. Doğadaki sakinlik içimizi ısıtıp, rahatlatıyor."

Komşularıyla da aralarının gayet iyi olduğuna işaret eden Vermaesen, "Birbirimizi dil olarak anlamasak da oturup çay içip birlikte vakit geçirebiliyoruz. Komşularımız pekmez ve reçel yapıyor. Biz de onlara yardım ediyoruz. Komşularımız genelde çiftçi. Onları bahçeyle uğraşırken seyrediyoruz" dedi.

Vermaesen, evlerinin önünde küçük bir bahçe yaptıklarını, patlıcan, fasulye gibi sebzeler yetiştirdiklerini sözlerine ekledi. - Antalya