MHP Ankara Milletvekili Yeniçeri Açıklaması

MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Süleyman Şah Türbesi ile ilgili gelişmeler konusunda "Ruhsuz ve şuursuz AKP'nin palavracı yöneticilerinin 'ecdat edebiyatı' terk edilen türbenin enkazı altında kalmıştır" dedi.

Yeniçeri, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Türk tarihi açısından kara bir gün yaşandığını ve Süleyman Şah Türbesi'nin terkinin askeri terminolojideki adının "ricat" olduğunu savunarak, "Geri çekilmedir. Türbe'deki kutsal emanetleri derleyip toplayıp Türkiye sınırının daha da yakınına getirilmesi, bölgedeki terörist gruplar karşısında gerileyiştir, sinmektir, korkmaktır, kaçmaktır. Halk dilinde bunun adı tabansızlıktır" görüşünü ifade etti.

Türkiye sınırına daha yakın yerde yeni bir türbe inşa etmenin "rezaleti örtmek amacına yönelik olduğunu" ileri süren Yeniçeri, şöyle konuştu:

"Bu tabansız iktidar Süleyman Şah'ı mezarının olduğu yerde muhafaza edecek gücü ve iradeyi gösterememiştir. Süleyman Şah Türbesi'nden çekiliş, vatan toprağını terk ediş anlamına gelmektedir. Türbe'nin boşaltılarak havaya uçurulmasının anlamı sanıldığından da büyüktür. Bu durum; AKP Hükümeti'nin Türkiye sınırına 100 kilometre mesafedeki bir toprak parçasını koruyamadığını kanıtlamıştır. Ayrıca bu çekiliş AKP iktidarının Türkiye'nin egemenliğini ve çıkarlarını koruma iradesinin olmadığını göstermiştir. O coğrafyada yaşayan Türkmen nüfusun da tamamen mahvedilmesi ve yok edilmesine giden yolu açmıştır. 'Kobani düştü, düşüyor' diyen Erdoğan, Süleyman Şah Türbesi'ni IŞİD havaya uçurmadan proaktif davranarak kendisi havaya uçurmuştur.

Kobani'deki teröristler direnerek IŞİD'i durdururken, AKP kaçarak IŞİD ile PYD'nin önünü açmıştır. Ruhsuz ve şuursuz AKP'nin palavracı yöneticilerinin 'ecdat edebiyatı' terk edilen türbenin enkazı altında kalmıştır. Artık bunların ecdadı yoktur, IŞİD korkusu vardır. Bu geri çekiliş, büyük bir başarısızlık ve onur kırıcı bir yenilginin adı haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Şam'da Cuma namazı kılacağız', Davutoğlu'nun ise 'kimse Türkiye'nin gücünü test etmeye cüret etmemeli' sözlerinin lakırdıdan ibaret olduğu kanıtlanmıştır. Kendi elleriyle, Türbe'yi yıkıp, bayrağı söküp pılı pırtıyı toplayıp kendisine ait toprak parçasından sıvışmanın utanç verici lekesi, başta Davutoğlu olmak üzere AKP'nin alnına Che Guevara'nın yıldızı gibi yapışmıştır."

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun sözlerinin insan aklı ve zekasıyla alay etmek olduğunu, kendisinin inanmadığı şeyleri söylediğini ileri süren Yeniçeri, "Sınıra yakın yere getirdik" ifadesinin açıklayıcı ve ahlaki olmadığını, ayrıca Suriye'de başka bir yere konulmasının uluslararası hukuk çerçevesinde tek yönlü tasarruf ve emrivaki olduğunu  söyledi. Yeniçeri, "AKP'nin atma, tutma ve savurma üzerine kurulu dış politikası, Süleyman Şah Türbesi'nin külleri arasında kaybolmuştur" dedi.

Özcan Yeniçeri, yaşanan olayla Türkiye'nin güvenirliği ve caydırıcılığının uluslararası platformda büyük ölçüde zarar gördüğünü, kendisine "havlayan ama ısırmayan, hezimetleri zafer retoriğiyle kapatan ülke" olarak bakılacağını söyledi.