Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Adeta bir orta oyununa, tiyatro müsameresine dönen bu rezilliği bitirmek yerine daha ileriye taşıyanlar kimseye değil sadece kendi itibarlarına darbe vurduklarını bilmelidirler. Bu gidişle dünya üzerinde böylesine iki yüzlü, yalancı, düzenbaz bir ülkeye güvenip de yol yürüyecek, ortak politika izleyecek devlet kalır mı, bilemiyoruz. Daha bize söylediklerinin yankısı dinmeden arkalarını dönüp bambaşka sözler edenlere bizim vereceğimiz değer de işte bu kadar olur. Türkiye olarak sınırlarımız boyunca ve sınırlarımız içinde başımıza musallat edilen terör örgütleriyle öyle veya böyle baş eder hepsinin de hakkından Allah'ın izniyle geliriz." dedi.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, son dönemlerde Avrupa ülkelerinde artan İslam ve Türk düşmanlığı dalgasının gerisinde, bu kıtada yaşayan ve sayıları 5 milyonu geçen Türk vatandaşlarının yükselişinden duyulan korkunun bulunduğunu belirtti.
Türk vatandaşlarının yaşadıkları ülkelerin maddi, beşeri ve kültürel zenginliğine katkıda bulunmaktan başka bir şey yapmadığını ifade eden Erdoğan, buna rağmen düşman oklarının onlara yöneliyor olmasının, Avrupa değerlerinin içinin hızla boşaldığını gösterdiğini dile getirdi.
Erdoğan, 60-70 yıldır Avrupa'da yaşayan bu kişilerin güvenliği, huzuru, esenliği ve haklarının korunmasının Türkiye'nin namusu olduğunu vurgulayarak, bu vatandaşların gittikleri ülkelere emanet edildiğini, bu emanete gerektiği gibi sahip çıkılmasını sağlamanın, Türkiye'nin en başta gelen görevi olduğunu bildirdi.
Bu vatandaşların Avrupa'da herkese tanınan çalışma, eğitim, kültür, ibadet haklarını kullanmalarından daha tabii bir şey olamayacağına fakat oradaki vatandaşların, ibadethaneleri ve okullarının kundaklandığına, aralarında şehit edilenler olduğuna işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Avrupa'daki ve dünyanın her köşesindeki vatandaşlarımız müsterih olsunlar, arkalarında tüm gücüyle, imkanlarıyla, kurumlarıyla Türkiye Cumhuriyeti devleti vardır ve olacaktır. Suçlu dahi olsa kendi vatandaşları için dünyayı ayağa kaldıran hiç kimsenin de Türkiye'nin bu hassasiyetinden rahatsız olmasını kabul edemeyiz. Dün faşizm ve komünizm gibi ideolojilerle sınanan dünya, bugün terörizm imtihanındadır. Açık konuşmak gerekir ki istisnalar hariç dünya bu imtihanı başarıyla veremiyor. Demokrasinin safında olduğunu iddia eden ülkelerin, son çeyrek asırdır terör yöntemlerini kullanan örgütler ve gruplar karşısında sergiledikleri ikircikli politika, artık gizlenemez hale gelmiştir. Eğer bir ülkede, üstelik de resmen terör örgütü olarak tanınan bir yapının mensupları, sırf kendileri gibi düşünmüyor, davranmıyor diye, masum insanlara şiddet uygulayabiliyorsa orada sözün bittiği yere gelinmiştir. Pek çok Avrupa ülkesinde, bölücü terör örgütü mensubu yandaşlarının yaptıkları işte budur. Meşru bir ülkenin askerleri, diplomatları, sivil görünümlü görevlileri terör örgütlerinin kamplarında görüntü vermekte, onları destekleyen açıklamalar yapmakta mazur görmüyorsa vay dünyanın haline."
Erdoğan, terör örgütünün adını eğip bükerek açıkça itiraf ettikleri gibi onların üzerinde imaj çalışması yaparak gerçekleri gizlediklerini sananların, sadece kendilerini kandırdığını aktardı.
"Saldırılara muhatap olduklarında sırça sarayda oturduklarını anlayacaklar"
Ne terör örgütünün asıl kimliğini inkar ettiğini ne de başta Türkiye olmak üzere diğer ülkelerin bu gerçeği her seferinde ortaya sermekten geri durduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Adeta bir orta oyununa, tiyatro müsameresine dönen bu rezilliği bitirmek yerine daha ileriye taşıyanlar kimseye değil sadece kendi itibarlarına darbe vurduklarını bilmelidirler. Bu gidişle dünya üzerinde böylesine iki yüzlü, yalancı, düzenbaz bir ülkeye güvenip de yol yürüyecek, ortak politika izleyecek devlet kalır mı bilemiyoruz. Daha bize söylediklerinin yankısı dinmeden arkalarını dönüp bambaşka sözler edenlere bizim vereceğimiz değer de işte bu kadar olur. Türkiye olarak sınırlarımız boyunca ve sınırlarımız içinde başımıza musallat edilen terör örgütleriyle öyle veya böyle baş eder hepsinin de hakkından Allah'ın izniyle geliriz. Palazlandırılan, cesaretlendirilen, teçhiz edilen bu terör örgütleri, faaliyetlerini başka yerlere doğru genişlettiklerinde işin rengi çok değişecektir. Kendilerine suni bir güvenlik ve refah dünyası kuranlar terör örgütlerinin saldırılarına muhatap olduklarında aslında bir sırça sarayda oturduklarını çok çabuk anlayacaklardır. "
Geçen yıllarda, DEAŞ'ın Irak ve Suriye'deki yapılarıyla irtibatlı görülen 60 bininin üzerinde yabancıya Türkiye'ye giriş yasağı konulduğunu, 6 binin üzerinde yabancının da sınır dışı edildiğini anımsatan Erdoğan, "Bu ne demektir biliyor musunuz? Çoğunluğu özellikle bu suni güvenlik ve refah dünyası içerisinde yaşanan ülkelerde olmak üzere bu kadar potansiyel DEAŞ'lı yaşıyor, faaliyet gösteriyor demektir. Buna bir de PKK'lısından ırkçı terör örgütlerine kadar diğer tehlikeli yapıları ekleyin, işte o zaman karşımıza adeta patlamaya hazır bir bombanın çıktığını görürüz." dedi.
Erdoğan, kim bu tehlikenin en erken farkına varırsa onun en az zararla, bu işten çıkacağına işaret ederek, zaten bu tehlikenin farkına varan ülkenin, ilk yapacağı işin gelip Türkiye ile iş birliği yollarını aramak olacağını ifade etti.
-"Terörizme yüz vermeyin"
Bu durumun en kötü tarafının ise kimi ülkelerin, gerçek tehdidin farkına varamayıp meseleyi yine ırkçılık, yabancı ve İslam düşmanlığı gibi sığ korkulara bağlamaya çalışması olduğunun altını çizen Erdoğan, "Biz, ikaz görevimizi şimdiden yerine getiriyor, müttefiklerimizi, dostlarımızı iş birliği yaptığımız ve yapmadığımız tüm ülkeleri bu büyük tehdit konusunda uyarıyoruz. Bugün, terörizme yüz vermeyin, kucak açmayın ki yarın kendinize korku içinde saklanacak yer aramayın. Yaşadığımız tecrübeler ışığında daha bundan fazla ne denebilir, onu da bilmiyoruz. Türkiye'nin terörle artarak sürecek ve Allah'ın izniyle mutlaka ve mutlaka zaferle neticelenecektir." diye konuştu.
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › AK Parti TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?