Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Bu liderler bizim için velinimet. Bunlar olduğu sürece AK Parti bu şekilde yüksek oylar almaya devam edecek. Biz ondan rahatsız değiliz. Ama Türk siyaseti için ve Türkiye için bunlar kayıptır. AK Parti'nin her zaman başarılı olması için bunlar velinimettir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, NTV canlı yayınında 1 Kasım Milletvekili Genel Seçim sonuçlarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
"1 Kasım'da AK Parti'nin kazandığı yeni zaferle, 7 Haziran'daki mesaj unutulur mu" şeklinde bir soruya Akdoğan, 7 Haziran ve 1 Kasım genel seçimlerini birlikte analiz ettiklerini söyledi.
7 Haziran'da neden yüzde 40 oy aldıklarını anlamaya çalıştıkları için 1 Kasım genel seçiminde AK Parti'nin yüzde 49 oy alabildiğinin altını çizen Akdoğan, şunları kaydetti:
"Yaklaşık 5 milyona yakın ilave oy aldık biz. Bu çok önemli bir sonuçtur. Bundan sonra herhangi bir partinin buralara ulaşması da çok kolay değil. Böyle baktığımızda ikisini birden analiz edeceğiz. 'Şuralarda eksiklerimiz var' dediğimiz ne varsa, bu seçmene bizim taahhüdümüz olmasının ötesinde bizim için ahlaki bir görevdir, sorumluluktur. 7 Haziran seçimlerinden sonra kendimizi kıyasıya eleştirdik. 7 Haziran'dan sonra çok yapıcı siyaset tarzı ortaya koyduk. Bundan sonra da daha yapısal dönüşümler gerekiyorsa, parti olarak devlet olarak bunların yapılmasıyla ilgili çalışmalarımız olacak."
63 ilde AK Parti'nin, 6 ilde CHP, 12 ilde HDP'nin birinci parti olduğuna işaret eden Akdoğan, "Bizim milletvekili çıkaramadığımız il üç tane, Tunceli, Şırnak, Hakkari... CHP 35 ilde, HDP ile MHP 57'şer ilde milletvekili çıkaramamıştır. Başarı veya başarısızlığı ararken buralara bakmak lazım. Sen 57 ilde milletvekili çıkaramıyorsan, söylemlerini, politikalarını, bütün bunları masaya yatırman lazım. Sen 'Türkiye partisi olamadın' demektir bu. Sadece HDP için değil MHP de olamamış Türkiye partisi. İkisi de 57 ilde milletvekili çıkaramadı. Şimdi CHP ana akım parti görünüyor, 35 ilde milletvekili çıkaramadı. Bakın tabloya, Ege kıyısına ve Trakya'nın batısına sıkışmış bir parti. Katılım da düşük filan değildi. Geçen seçimlerin çok üzerinde bir katılım, hem Türkiye'de hem yurt dışında gerçekleşmiş oldu" değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti'nin tekrar bütün bölgelerde birinci parti olduğuna dikkati çeken Akdoğan, bütün partilerin bu rakamları masaya yatırması gerektiğini dile getirdi. Akdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin neden Türkiye'de hiçbir ilde birinci parti olamadığına, 57 ilde neden milletvekili çıkaramadıklarına bir cevap araması gerektiğini kaydetti.
"Şimdi onlar kendilerine bakacaklar"
AK Parti içerisinden beşinci parti çıkacağı yönündeki iddialara ilişkin Akdoğan, "Bu bir hedef saptırmaydı. Çok ciddi bir tepki vardı çünkü ülkücü camiada. Orada hedef saptırıp AK Parti içine bunu çevirip 'AK Parti'de bir gelişme olabilir' gibi bir görüntü vermeye çalıştılar. AK Parti'de böyle bir şey olmaz. Yüzde 49 da bunun en güzel cevabıdır. Şimdi onlar kendilerine bakacaklar. Kendi içlerinde bir takım tartışmalar olacaktır" diye konuştu.
"Tavanda birleşme olmadı ama tabanda birleşme oldu" diyen Akdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
"AK Parti'nin hem Kürtlerden hem ülkücü tabandan aynı anda oy alabilmesi bence doğru bir politika izlendiğini de gösteriyor. AK Parti'nin birlik siyaseti, Türkiye'nin sigortasıdır. Türkiye'nin AK Parti siyasetine ihtiyacı var. Muhalefet göz dolduramadı, umut veremedi. Bunu anlamaya çalışıp, kendilerini yenileme çabalarının olmadığı söylemlerinden anlaşılıyor. AK Parti'de böyle bir şey olmaz."
- "Bu liderler bizim için velinimet"
"MHP'de bir kopma bekliyor musunuz?" şeklindeki soruya Akdoğan, "Diğer partilerin içişlerine karışmıyoruz. Çok da ilgimizi çekmiyor. Birileri istifa eder, etmez mi, onların kendi meseleleri. Bir tanesi 12'inci seçim mağlubiyetini aldı. Diğeri 7'inci seçim mağlubiyetini aldı. Buna rağmen 'bunlar bıraksınlar gitsinler'. Bu bizi ilgilendiren bir konu değil. Biz kendi işimize bakıyoruz. Onlar kendi içlerinde bu tartışmaları bundan sonra yaparlar" cevabını verdi.
"Muhalefet keşke kendisini yenileyebilse" değerlendirmesinde bulunan Akdoğan, "Bu liderler bizim için velinimet. Bunlar olduğu sürece AK Parti bu şekilde yüksek oylar almaya devam edecek. Biz ondan rahatsız değiliz. Ama Türk siyaseti için ve Türkiye için bunlar kayıptır. AK Parti'nin her zaman başarılı olması için bunlar velinimettir" şeklinde konuştu.
"Terör olduğu sürece terörle mücadele sürecek"
Akdoğan Çözüm Süreci'ne yönelik "Süreç, 7 Haziran seçimlerinden sonra buzdolabına çıkmadı, Kobani olaylarından sonra süreç koptu" dedi.
PKK terör örgütünün, Kobani olaylarından sonra 'tam anlamıyla eylemsizliğe' geçmediğini, 7 Haziran seçimlerinden sonra ise devrimci halk savaşı ilan etiğini ve terör saldırılarına başladığını hatırlatan Akdoğan, operasyonların bundan sonra hayata geçtiğini vurguladı.
"Hükümet oy almak için savaş başlattı" şeklindeki iddialar olduğunu hatırlatan Akdoğan, "Takvim budur. Buna bir karşılık olarak bu operasyonlar başladı. Çözüm Süreci'nin sahibi biziz, bunu neticeye ulaştırmak için çaba gösteriyoruz. 'Demokratik açılım' dedik, Habur'la sabote ettiler. 'Milli birlik kardeşlik' dedik, Silvan'la sabote ettiler. Bütün bunları yapmaya çalışan biziz, bozmaya çalışan da örgüt. Aynı şeyi Kobani'de bozmaya çalıştılar. Seçimden sonra bozmaya çalıştılar. Bu perspektife biz sahibiz ve bunu biz devam ettireceğiz. Ama bu sürecin başlaması ve devam edebilmesi için bu süreci zehirleyen unsurların devre dışı kalması gerekiyor. Sen yol kesersen, haraç alırsan, adam kaçırırsan, karakol basarsan, terör eylemleri gerçekleştirirsen bu süreç nasıl devam edecek. Bunların devre dışı kalması için güvenlik politikaları devreye girdi. Bu operasyonlarla bizim netice almamız lazım. Terör olduğu sürece terörle mücadele sürecek" diye konuştu.
"Baskı, tehdit, şiddet olmayınca tablo değişti"
"Çözüm Süreci" derken yapacakları reformlardan, demokratikleşmeden, hizmetten, yatırımdan, Kürtleri kucaklamaktan geri durmayacaklarının altını çizen Akdoğan, "Bu operasyonlar, halkımızın can güvenliği, hakkı, hukuku, kamu düzeni için gerektiği kadar, bu süreçlerin tekrar bir noktaya gelebilmesi için de önem taşıyor" ifadesini kullandı.
Vatandaşın sadece 'çözüm süreci başlasın' diye destek vermediğini anlatan Akdoğan, operasyonlara desteğin yüzde 70 civarında olduğunu söyledi. Vatandaşın örgüte tepki gösterdiğini belirten Akdoğan, "İnsanların günlük yaşantısını bozmaya başladı, PKK'nın yeni stratejisi. Vatandaş buna tepki gösterdi. Eskiden kırsalda bir takım şeyler olurdu. 'Sen geldin şehre, yeni bir strateji, özerklik, kantonlaşma, kurtarılmış bölge, buralarda bomba patlatıyorsun, benim başıma bela oldun' dedi. Kürtler esaret altında yaşamak ister mi? Devlet kucaklıyor, yatırımlar yapıyor, hizmet ediyor. Baskı kuran, tehdit eden bir örgüt var. Bunların esareti altında Kürtler yaşamak istemez. Böyle bir ceberrut yapı olmaz. Bunun da 'bu seçime doğrudan tesiri oldu' diye düşünüyorum" dedi.
HDP'lilerin 'özgür bir seçim olmadı' iddialarına ilişkin, "Bu kadar sükunet içinde geçen bir seçim olmamıştır. Seçim güvenliğini kimse konuşmuyor. Seçim güvenliği ile ilgili çok iyi tedbirler alındı. 385 bin güvenlik görevlisi o gün görevdeydi. Hamd olsun, vatandaşımız gitti iradesini ortaya koydu. Baskı, tehdit, şiddet olmayınca tablo değişti. Biz güney doğuda ve doğuda tekrar birinci parti haline geldik. Bunu herkesin doğru okuması lazım" değerlendirmesinde bulundu.
"Süreçte kim yanlış yaptıysa bunun bedelini öder"
Süreci açık şekilde bozan aktörlerle yol yürünmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Akdoğan, "Biz, HDP yönetimi ile HDP'nin genel yapısı, teşkilatları ve oy veren büyük kitleyi birbirinden ayırıyoruz. O kitleye oy verenler bizim kardeşlerimizdir. Bu MHP'li de olsa HDP'li de olsa. HDP'nin içinde büyük bir yapı var. Bu durumdan rahatsız olan insanlar var. 'Çözüm Süreci'ni mahvettiniz sonra da Kandil'in esareti altına girdiniz' diye eleştiriler var" diye konuştu.
HDP'nin bu seçimlerde "Türkiyelileşme" siyaseti izlemediğini aktaran Akdoğan, "Kandil önlerine başka bir şey koydu. 'Sen burada oyunu istersen yüzde 15 al beni ilgilendirmiyor. Ben başka bir oyun kurdum, sen bunun parçası olacaksın ve buna hizmet edeceksin. Kantonlaşma yapacağım. Toplumun birbirinden ayrışması lazım. Çıkacaksın 'devlet katil' diyeceksin. İnsanlar gidecek birbirinin dükkanını basacak' dedi. Bu toplumsal ayrışma örgütün planının bir parçası ve HDP bunun esareti altına girdi. Önce süreci bozdular sonra Kandil'in bu yaklaşımları ile başka yola girdiler. Bu yüzden bunlar kabil-i hitap olmaktan çıktı. Bundan sonra bütün toplum kesimleri bizim muhatabımızdır. Bu süreçte kim yanlış yaptıysa bunun bedelini öder" şeklinde konuştu.
(SÜRECEK)
Son Dakika › Politika › Başbakan Yardımcısı Akdoğan: (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?