Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Mısır'da ordunun yönetime el koyması ardından yaşanan gelişmelere ilişkin, "Türkiye elbette kendi pozisyonunu ve Türkiye-Mısır ilişkilerini ilkesel duruşu esas olmak üzere mutlaka değerlendirecektir. Ona göre adımlarını atacaktır" dedi.
Bozdağ, Kanal 24 televizyonunda canlı yayınlanan Ankara Masası programında Yaşar Taşkın Koç'un sorularını yanıtladı.
Mısır'da ordunun yönetime el koyması ardından yaşanan gelişmelerde Türkiye'nin pozisyonunun ne olacağı yönündeki bir soruyu yanıtlayan Bozdağ, "Bir defa olup biteni tasvip etmediğimizi bütün dünyaya ilan ettik. Bu yanlıştır. Hukuk, demokrasi, milli irade çiğnenmiştir" diye konuştu.
"Türkiye olarak bu noktada ilkesel duruşumuzu ortaya koyduk ama öte yandan Mısır halkı ile Türk halkı ilişkileri de yönetimlerden bağımsızdır" diyen Bozdağ, şöyle devam etti:
"Geçmişten beri bu ilişkiler var. Bundan sonra da bu ilişkiler olacaktır. Sonuçta devletler arası ilişkiler, halklar arasındaki ilişkiler, yönetimlerden etkilenir ama bu ilişkilerin muhatabı yönetimden yönetime değil halktan halka ilişkilerdir. Türkiye elbette kendi pozisyonunu ve Türkiye-Mısır ilişkilerini bu ilkesel duruşu esas olmak üzere mutlaka değerlendirecektir, ona göre adımlarını atacaktır"
Bozdağ, darbe sürecinin Filistin'e yansımasına ilişkin ise "Refah Sınır Kapısı'nı, askeri darbe gelir gelmez hemen kapattı. Yani daha beslemeyle zararı oldu" görüşünü dile getirdi.
-Çözüm Süreci-
Bozdağ, çözüm sürecinde, bir aksama ve gerileme olup olmadığının sorulması üzerine de şunları kaydetti:
"Çözüm sürecini, Sayın Başbakınımız ortaya koyduktan sonra açıkladı, bu süreç pek çok risklerle dolu bir süreç. Provokasyonlar, başka başka tuzaklara açık süreç. Biz her şeye rağmen bu süreci sabırla yürüteceğiz ve biz o noktadayız. Bu süreci sabırla yürütme gayreti, çabası içindeyiz. Çözüm sürecinin birinci aşaması, terör örgütü mensuplarının, teröristlerin Türkiye topraklarının terkiyle sonuçlanacaktır. Şu ana kadar terör örgütü mensuplarının, Türkiye topraklarını tamamen terk etmiş değildir. Selahattin Demirtaş da yakında açıkladı ve hareket halinde olduklarını söyledi. Bu süreç bitmedi. Bittiği zaman, o zaman yeni bir evrenin başlaması söz konusu olabilir. Dolayısıyla burada devam eden süreç var. Süreç içerisinde zaman zaman yavaşlamalar, hızlanmalar mutlaka olacaktır fakat önemli olan sürecin sağlıklı yürümesidir, sürecin ilerlemesidir. Bu noktada gerilemenin olmamasıdır. Şu anda süreç ilerliyor. Hem bakarsanız silahların susması, Meclis'te araştırma komisyonunun kurulması, akil insanların çalışması ve nihai raporlarını Başbakanımıza sunması, terör örgütü mensuplarının Türkiye topraklarını terk etmeleri, bütün bunlar, bu sürecin işlerliğinin somut göstergeleridir."
Bozdağ, "Demokratikleşme konusunda, hürriyet alanının genişletilmesi konusunda hükümetimizin öteden beri yaptığı çalışmalar var. Buna ilave edeceği çalışmalar var. Biz demokratikleşmeyi sadece bölgede yaşayan insanlarımız için değil 76 milyon insanımız için genişletmeye ve daha ileri noktaya taşımayı planlıyoruz" ifadesini kullandı
Çözüm süreciyle ilgili TBMM'nin bir çalışmasının olup olmayacağının sorulması üzerine, Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu anda Meclis tatile girecek. Meclis'in çalışması yok. Bizim hatırlarsanız 30 Eylül 2010'da, parti kongremizde biz esasında AK Parti Siyaset Vizyonu 2023'ü açıkladığımızda orada büyük bir demokratikleşme paketi açıkladık. Baktığınız zaman çözüm süreci kapsamında konuşulan pekçok konuyu bu sürecin yeni evresi başlamadan önce biz Türkiye kamuoyuna zaten ilan etmiş durumdayız. Demokratikleşme konusunda, hürriyet alanının genişletilmesi konusundaki adımlarımızı kararlıkla atmaya devam edeceğiz. Bu sürecin başarısızlığıyla, başarısıyla hiçbir alakası yoktur. Bu ayrı bir konudur. Biz demokratikleşme, hukukun üstünlüğünü daha da tahkim etmemiz konusunda adımlarımız atacağız."
-Alevi açılımı
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Alevi açılımıyla ilgili yapılan çalışmaların sorulması üzerine de "Alevi kardeşlerimizle ilgili sorunlar var. Hepimiz de bunu biliyoruz. Hükümetimizin, sorunları çözme noktasında samimi gayretleri var. Bunun kaynağını tespit etmeden, çözümü sağlıklı şekilde hayata geçirme imkanı yok. Bunu net bir şekilde söylüyorum" diye konuştu.
Bozdağ, şunları söyledi:
"Bugün Alevi kardeşlerimizin yaşadığı sorunun ana kaynağı, 1925'te çıkarılmış Tekke ve Zaviyeler Kanunu'dur. Dedeliği yasaklamıştır. Alevi kardeşlermizin kullandığı ne kadar isim, sıfat varsa, bunların giyeceği kıyafetleri, bunların yapacağı hizmeti yasaklamıştır. Bu yasak CHP'nin eseridir. 1930'lu yıllarda Dersim'de yaşanan katliam, hepimizin ortak acısıdır, CHP'nin eseridir. Sivas'ta, Çorum'da, şurada burada yaşanan kardeşi kardeşin karşısına diken, insanımızı karşı karşıya getiren hadiselerin olduğu dönemin iktidarı yine CHP'dir. En son yaşanan Madımak ,ki hepimizin acısıdır, milletimizin ortak acısıdır. O zaman da SHP-DYP koolasiyon hükümeti vardır.
Türkiye'de Alevi kardeşlerimizin yaşadığı ne kadar acı varsa, bunların bir kısmı işte Dersim, Tekke ve Zaviyeler Kanunu gibi doğrudan CHP'nin eseridir. Bir kısmı da onların döneminde meydana gelmiş olaylardır. Burada adım atmamıştır. "
Hükümetin Dersim'de olanlar için özür dilediğini hatırlatan Bozdağ, şöyle devam etti:
"Madımak ile ilgili adımı biz attık. Madımak'ı bir kültür merkezine dönüştürdük, kamulaştırdık. Alevi kardeşlerimizin talepleri konusunda Madımak'ta iyileştirici adımları biz attık. İlköğretim ve orta öğretim kitaplarında, din kültürü ve ahlak bilgisi kitaplarında Alevi bölümlerini bizzat Alevi kardeşlerimizin saygı duyduğu bilge insanlara yazdırdık. Noktasına, virgülüne dokunmadan kitaplara koydurduk. Alevi klasiklerini Türkçe'ye çevirdik. Daha pek çok adımı attık. En önemlisi bu çalıştaylarda ilk defa Alevi kardeşlerimiz devletle bu anlamda çözüm endeksli bir tartışma, bir araya gelme muhatap olma imkanı buldular ve bu noktada bir hafıza meydana geldi. Çalıştayları okuyunca oradaki bilgiler değerlendirmeler karşısında hayranlığımı gizleyemedim. Gerçekten çok değerli bilgiler, fikirler, değerlendirmeler var. Bütün bunlar bizim dönemimizde oldu."
-"Çözüme yönelik değişik formüller var"
Bozdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Alevi açılımıyla ilgili yaptığı son açıklamadan sonra bu konuda yeni adımların atılması ve kalıcı bir çözüme kavuşturacak formüller konusunda yeni bir çalışma başlatıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Çalıştayları okuduğunuz zaman esasında orada bütün sorunlar dile getiriliyor. Kamuoyunda da siyasiler olsun medya olsun başka bilim insanları dile getiriyor. Sorunlar esasında belli. Bunların çözümüne yönelik değişik formüller var. Bu formüller üzerinde bizim bir takım çalışmalarımız olacak. İşte bu çalışmayı fazlaca zamana yaymayı düşünmüyoruz. Makul zaman içerisinde, kısa süre içerisinde bunları neticelendirdikten sonra Türkiye kamuoyuyla paylaşacağız. Arkasında idari tasarruflarla yapılması gerekenler varsa idari tasarruflarla yapacağız. Yasal düzenleme gerektiren kısımlar varsa onlarla ilgili yasal düzenlemeleri de yapacağız. "
Bozdağ, "Bu çalışmalar hızlı olacak mı" sorusuna, "Hızlı olacak" yanıtını verdi.
Cumhuriyet döneminde Alevileri memnun edecek çalışmaların tamamına yakının, AK Parti'nin eseri olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Bundan sonra da memnun eden, onların 'doğru yaptılar, Allah razı olsun' diyebilecekleri işleri de yine hükümetimiz yapacaktır. Ben Alevi kardeşlerimizin bu atılacak adımlar konusunda destek olacaklarına yürekten inanıyorum. Zaten onlarla konuşarak, biz bu adımları atacağız. Onlarla istişare ederek atacağız" düşüncesini dile getirdi.
Bozdağ, vekil imamların kadroya geçirilmesine ilişkin düzenlemenin TBMM'ye sunulan Torba Yasa'dan çıkarılmasıyla ilgili soruya da "Teklifte vardı ama Diyanet İşleri Başkanlığının çıkarılması talebi üzerine bu kısım Genel Kurul'da teklif metninden çıkarılmıştır" şeklinde yanıt verdi.
- Ankara
Son Dakika › Politika › Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?