Başbakan Yardımcısı İşler Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, "İkna odası kurulması konusu bizim hükümetimizde söz konusu olmaz, kabul edilemez" dedi.

Başbakan Yardımcısı İşler, Kızılcahamam'da, Kızılcahamamspor- Güngörenspor maçını izledikten sonra gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir televizyon programında Esad'a destek vermiyoruz" yönündeki sözlerini hatırlatılması üzerine Başbakan Yardımcısı İşler şunları söyledi:

"Dün Kılıçdaroğlu bir televizyon programında yine bir çark etti. Bildiğiniz gibi Kılıçdaroğlu'nun çarkları çoktur. Halbuki biz Türkiye olarak diplomatik ilişkiyi kestikten sonra baktık ki; CHP'de bir Esed sevgisi hakim oldu. Ondan sonra da art arda heyetler gönderdiler. Milletvekilleri de gitti. Hatta resim çekme yarışına girdiler. Bu basına da yansıdı. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu, milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyor. Dün dediği ifade şuydu; ' Halkını katleden birisine biz iyi adam diyemeyiz' dedi. Peki o zaman o halkını katlederken onbinlerce insanı öldürdükten sonra oralara o heyetleri göndermenin o psikolojik destek olmanın manevi destek olmanın gerekçesi neydi. Kaldı ki o heyeti oraya götüren kişi Reyhanlı saldırısının faili olması da çok manidar. Dolayısıyla her zaman olduğu gibi Kılıçdaroğlu yine çark etti ve bizim hükümet olarak politikalarımızın ne kadar doğru olduğunu ve haklı olduğunu ortaya koydu. Biz başından beri dedik ki; halkını katleden, 'halkına zulmeden, çoluğu çocuğu öldüren insanlara destek olmayız' diye ilişkilerimizi kestik. Fakat onlar maalesef şimdi artık aradan üç sene geçtikten sonra bu ifadeyi kullanıyor. Bu aslında Kılıçdaroğlu ve CHP'nin geriye dönük izlediği politikaların ne kadar yanlış olduğunu bir ikrarı, bir kabulü, ben bu açıklamayı böyle görüyorum."

İkna odalı iddialarıyla ilgili bir soru üzerine ise İşler, "Ben dün yaptığım açıklamada söyledim. Bu ikna odası diye bir durum söz konusu değil. Olan hadise şudur; bildiğiniz gibi bu paralel yapıya bağlı okullardaki ve dershanelerdeki çocuklara bir takım telkinlerde bulunulduğunu biz yakın çevremizden de biliyoruz. Yani bize gelen bilgiler var. Her gittiğimiz yerde de yurtlarda olsun dershanelerde olsun, okullarda olsun siyaset yapıldığına dair, çocukların yönlendirildiğine dair, onlara propaganda yaptırıldığına dair bize kesin bilgiler ulaşıyor, velilerden şikayetler geliyor, bazı velilerin Milli Eğitim'e yapmış olduğu şikayet neticesinde rutin denetleme faaliyeti yapılmak isteniyor. Bu yapılmak istenilen faaliyette orada bir şekilde yine birilerinin organize edilmesiyle, bazı velilerin organize edilmesi neticesinde engelleniyor. Milli Eğitim'in yapmış olduğu açıklamada da durum gayet açık bir şekilde ortaya çıkıyor ama her zaman olduğu gibi yine yalana ve iftiraya sarılarak ikna odaları kurulduğu şeklinde bir açıklamada bulundu. İkna odalarını onlar kendi okullarında, kendi dershanelerinde ve yurtlarında maalesef yapıyorlar. Bu ikna odalarından rahatsız olanlar maalesef zaman zaman işte oradan yurttan ayrılanlar oldu. Ayrılmak durumunda kalanlar oldu. Bazı çocuklarda çaresizlik içinde gidecek yer bulamadıkları için onların yapmış olduğu baskıya maalesef tahammül etmek durumunda. Durum bundan ibaret. İkna odası kurulması konusu bizim hükümetimizde söz konusu olmaz, kabul edilemez. Biz normal Milli Eğitime bağlı ve özel okullar biliyorsunuz; Milli Eğitim tarafından denetleniyor. Şikayet üzerine de denetlenebilir, rutin de denetlenebilir. Yapılan işlem budur. Ancak bu işlemin yapılmasına müsaade edilmediği için bugün gazetelerde ki ifadeler de Milli Eğitimin yapmış olduğu açıklamalarda da görüyoruz, adeta şiddet ve baskı uygulanarak devlet görevlilerinin, müfettişlerin görevini yapması da engellenmiştir. Tabi ki de bu bir suçtur. Gereği elbet yapılır. Bundan sonra da bu tarz şikayetler olursa her halde Milli Eğitim Bakanlığı üzerine düşen vazifeyi yapar ama temenni ederiz ki akıllarını başlarına alırlar ve okullara, dershanelere, yurtlara siyaset sokmasınlar. Bugüne kadar böyle bir şikayet söz konusu değildi. Özellikle bu yapının okullarında, dershanelerinde siyaset kesinlikle yasaklanırdı, şimdi ne oldu, ne değişti, bütün okul çocuklarına, ortaokul çocuklarına, lise çocuklarına, üniversite çocuklarına bu kadar propaganda yapılıyor, bu soruyu sormamız lazım. Bu soruya da o yapının cevap vermesi lazım. Geçmişte siyasi konularda çok hassas olanlar, şimdi içine düştükleri çıkmazdan kurtulmak için böyle aktif olarak propagandaya yönelmeleri çok manidar. Bunu da halkımızın taktirlerine sunuyoruz" diye cevap verdi.

"Müfettişlerden size gelen bir bilgi var mı?" sorusuna ise Başbakan Yardımcısı İşler, "Böyle bir bilgiye sahip değilim" cevabını verdi. - ANKARA